milletce dans ettiğimiz , bir ask parcasi olarak algiladigimiz oysa devamli rusya dan, askerlerden ve değişim ruzgarindan bahseden bir scorpions klasigi .
Dinlendiği zaman özleyeceğiniz hiçbir şey olmasa dahi,ıslıklı vokal bölümünde sizi sizden alabilecek bir scorpions parçası..Konser çekimi mutlaka dinlenmelidir..
başındaki ıslık sesinin bugün itibariyle karşı apartmanın kapıcısı tarafından çalışırken çalındığını duyduğum şarkı.amcam scorpionsçu çıktı ona mı şaşırayım,yoksa ıslığı gayet düzgün notalarına uygun çalıyordu ona mı şaşırıyım?*
ne zaman duysam aklıma Öss Zamanlarının son 2 haftasını getiren şarkı...Hazirandı,akşamdı,sınav vardı,benimki yusuf yusuf atardı,kaçamak sigara içerdim,bu şarkı fonda çalarken..Öss ile aynı cümle içinde anılması sarkının değerini azaltabilir mi,katiyyetle hayır..Daha sonra zaman gecti,Öss'ler bitti,şarkının tadı hala yerinde,canavar gibi.Tekrar geri dönülmek istenen muhteşem geceler arttıkça,şarkı daha da tatlanıyor,şarap gibi...
(Grubun Portekiz Konseri performansında da ayrı bi güzel çalınır-söylenir,tadından yenmeyebilir)
insanların biribirine "ben slow müzik dinliyorum" dediği, benim küçük bir çocuk olduğum günlerden bir scorpions parçası.
kim ne derse desin bir aşk parçasıdır. o anlam yüklenmiştir, insanlarda o duyguyu yaratmıştır, birçok kişi bu şarkı ile aşık olmuş, belki bu şarkı sayesinde sevdiği ile yakınlaşmıştır.
ki bahsettiği değişim rüzgarları yüce amaçlar, büyük değerler için insani duyguların rafa kaldırıldığı bir devrim değil tam tersi insanların tekrardan kendilerini bulma yoluna çıkmalarıdır. bu yüzden bu şarkıyı dinlerken yapılacak en iyi iş sevdiğine sarılmaktır. zaten Ertesinde dans edemediğimiz devrim, devrim değildir.
bu şarkıyı ne zaman duysam içim ürperir, ne zaman duysam heyecanlanırım, ne zaman duysam gözümün önüne görüntüler gelir: utanç duvarını balyozları, çekiçleri, olmadı elleri ile yıkan, ardından çıkan hiç tanımadığı insanlara sanki kırk yıl hasret duyduğu bir dostuymuş gibi sarılanların, sovyet tanklarının tepesine çıkan macar gençlerinin, baharın coşkusunu yaşayan çeklerin, polis ile çatışan polonyalı işçilerin, tepelerindeki tiranı alaşağı eden romenlerin, tiananmen'de cesurca tankların karşısına dikilebilen çinli öğrencilerin... görüntüleri.
ne zaman bu şarkıyı dinlesem ruhum bedenimden ayrılır kızıl meydan'da çakmaklarını havaya kaldırıp hep bir ağızdan gruba eşlik eden rus gençlerinin yanına gider, aralarına katılır, onların o heyecanına ortak olur.
gerçekleştirilmesi ertelenen gidişlerin kafaya zart diye değil, usul usul sokulabildiği eşsiz bir parçadır. masum ıslıklar eşliğinde, sevgilinin hayaliyle...