bir haftadır çeşitli işlemlerimi yapmak için okul ile ev arası mekik dokuyorum. sıcağın bu ortasında kız peşinde değilde iş peşinde koşmak acccccccayip şekilde canımı sıkıyor. evraklar, ödemeler, koşuşturma... bir sekreterlikten başka bir sekreterliğe ordan mali işlere ordan öğrenci işlerine ordan oraya koş babam koş. oldukça sıkıldım bu işten.
diyorum sene içerisinde bu kadar öğrenci yokken yazın ortasında nasıl oluyorda insan kaynıyor bu okul. meğerse yaz okuulu için kayıtlar alınıyormuş. başarılı bir öğrenci olduğumdan dolayı pek oralarda gözüm yoktur açıkcası. yazın okul yüzü nedir bilmem. ama okula bir giriyorum içerisi amcık kokuyor. baldır, bacak, göğüs allah ne verdiyse. hepsi toplanmış sanki bugünü bekliyor. kışın bir göt görecez diye kendi götümüzü yırtıyoruz ama meğerse yazın okul çıplaklar kampı mübarek.
işlerimi halledene kadar doğal olarak bir çok arkadaş ile ayak üstü muhabbet fırsatı buluyorum. tabi bu sırada karizmamı ve vurucluğumu ortaya koyarak güzel bir kaç çıtır ile de muhabbeti kurdum. daha merhaba safhasını geçmeden telefon vermeler, feysden beni bul demeler.. arandıkları ve kendilerine tokmakçı aradıkları o kadar belliki.
malum yaz ayları, insanların hormonları tavan yapmış yeni heyecanlar arıyorlar. özelliklede kızlar. okul içerisinde göt, bacak gösterme çabaları, yok mu beni siken edaları gerçekten görülmeye değer. bahçedeki kızların arasındaki fiskosları ise ayrı bir konu.
bir haftadır kara kara düşünüyorum ben niye bu yaz okulunun nimetlerinden faydalanmıyorum diye. meğerse eğlence burdaymış. inanın bana ortalamam harika gelmesine rağmen ilk işim yaz okuluna kayıt yaptırmak oldu. tatil köyünde rus sikeceğimize okula gider yurdun malını sikeriz. eğlence çıktı bize bu yazda. madem sikiş var ben niye bundan mahrum kalayım.
yani şimdi aynen öyle. ben de geçen bi kızın yanına gittim 'ya ayakların çok güzel o terlik her hatuna yakışmıyor, ama sen de çok güzel durmuş, çok rahat ya yaz okulu için mükemmel' dedim. kikikikiki gülmeye başladı. lançiçontatintiton desem bile gülersin dedim. hatun kahkahalara boğulmaz mı? akşam işin var mı dedim yok dedi telefonunu aldım neyse akşam buluştuk aga. eski sevgilisinden bahsetmeye başladı. hah dedim eski sevgililerden can sıkıcı sıkıcı konuşup akşama iyice vuruşçaz. ben godfather içiyorum o da bira içiyor, bira beni too drunk to fuck yapar bu nedenle sikişceksem biradan uzak dururum. eski sevgilisi aradı bunu, kız tabi harala gürele hüngür hüngür salya sümük. ben de baydım yan masadaki kızla kesişmeye başladım. o da nasıl afet biliyon mu? bana göz kırparak yerinden kalktı tuvalete doğru gidiyor ben de peşinden kalktım. bak bana dedim sertçe haşin erkekliğimi yatakta sunacağım hızlı vuruş darbelerimi belli etmek için. o da işin kaşarıymış hemen anladı beni. elini attı, dedim benim çok katı kurallarım, orgy yoksa birden fazla kızla sevişmem bi günde dedim. neyse telefonunu verdi ben de masaya döndüm. kız hala ağlamaklı. gel bana gidelim dedim dünden razı zaten. taksiyle eve döndük, kapıdan girer girmez çıkardım malı...
'kızların böyle birşeye ihtiyacı yoktur ' denilesi cümle , nitekim ortalama güzellikteki bir kızın türkiyede boşta kalma süresi yılda toplasan 2 ay eder-etmez . yılda 5 sevgili değiştirebilen bir cinsten bahsediyoruz. her türlü vurdurabiliyor iken neden büte kalsın?
vurdurmak için olmasa bile baskıcı ailesinin yanında kalmak yerine okuduğu şekilde istediği gibi takılmak, arkadaşlarıyla tatile falan gidebilmek için yaz okuluna kalan kızlar vardır. üst sınıftan ders alırlar, kalsalar bile çok da umurlarında olmaz.