Herkes şimdi, ortaya dökülen iddiaları araştırması için "Cumhuriyet Savcısı" arıyor ya... O cumhuriyet savcısı, Vural Savaş'tır işte. Cumhuriyeti savunacak... Bulamazsınız. Ne Cumhuriyet bıraktılar, ne hakim, ne savcı, ne hukuk... Kendisine sağlıklı uzun ömürler dilerim.
12 ekim 2013 sözcü gazetesinin 6. sayfasında ülke gündemine ait çok önemli açıklamalar yaptığını telefonuma gelen bilgi mesajından öğrendiğim hukuk adamıdır.
28 şubat dönemi itibari ile yaptığı icraatlar o dönemlerde bende "bu adam yakın çevresindeki birkaç kişi dışındaki herkesi vatan haini zannediyor" intibaı bırakmıştı. bu adam için bunca yıl sonra bile hala düşüncelerim değişmemiştir.
4. kocaeli kitap fuarı'ndaki durumu "yeni türkiye'nin fotoğrafıdır" aslında.
önceden söylemek isterim ki kendisinin hayranı ya da düşmanı değilim. aynı şekilde kendisine tapan ya da kendisini yakan grupla da alâkam yoktur.
yeni türkiye'nin fotoğrafına gelince...
vural savaş günlerdir bilgi yayınevinde ancak ben kendisinin etrafında kimseyi göremedim. bununla birlikte, vural savaş'ın yani bilgi yayınevi'nin tam karşısında bulunan timaş'ın standı ise yoğun talep görüyor. ilgi yoğunluğu sadece vural savaş'ın kitaplarını çıkaran yayınevine nispetle de yoğun değil aslında. timaş standı ister iş bankası olsun, ister yky, ister iletişim olsun hepsinden daha fazla rağbet görüyor.
bu yazdıklarım timaş bünyesinden çıkan eserlerin muhtevası göz önünde bulundurulunca daha anlam kazanacaktır sanıyorum ki.
görmeden ikna olabilen laikçi kişi. bir de görse artık ne yapardı çok şaşıyorum.
Erke Bilimsel Düşüncenin Gücü sloganı ile 29 Ekimde bir kampanya başlatıldı. 21 Kasımdaki basın toplantısında ise yüzyıla yön verecek buluş iddiasıyla proje kamuoyuna açıklandı. Bilim çevreleri, hiçbir enerji kaynağına dayanmadan kendi kendine çalışan makine projesinin bilime aykırı olduğu görüşünde birleşiyor. Erkenin basın toplantısına katılanlar arasında bulunan Emekli Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş da vardı. Savaş, Buluşu gördünüz mü? sorusuna, Görmedim ama çok güzel bir çalışma, ben ikna oldum dedi.
bürokratik burjuvaziyi arkasına alarak 28 şubat sürecinde halat güreşinin kazandığını zannetmişti. lakin 2002 yılından sonra halatın diğer ucuna halkın desteğini almış bir parti geçti ve halat güreşini kaybetti.
bürokratik burjuvanın halk vicdanı üzerinde her daim egemen olmasını savunan totaliter bir fikre sahiptir. yani 1940'lı yıllardaki mussolini italyası, inönü türkiyesi gibi. halbuki inandığı ve savunduğu fikirler demode olalı çok oldu.
yazınca ne oluyor?
bu hukuksuzluklara imza atanlar yine cahil halkın oyları ile iktidara geliyor.
insanlara gerçekleri göstermeye uğraşmak yerine onlara rüşvet vermek daha etkili bu ülkede.
başsavcı da sonunda yıldı, usandı...
nefes dahi almaması gereken organizmalar oy kullanarak ülkeyi yönetecek unsurların belirlenmesinde etkileyici rol oynuyor, böylece paşalar ve yılların birikimini taşıyan gazeteciler içeri atılırken, pkk ve hizbullahçılar davul zurnalı şenliklerle özgür kalabiliyor...
halk da bunları unutup yine başımıza badem bıyıklıları sultan ediyor...
yazık...
başsavcının dediği gibi,
"bu ülke bitmiş artık, düzelmez"...
vur-al savaş. çocuklara böyle isim verildimi, büyüdüklerinde ismin içerdiği sertlik ve şiddet doğrultusunda tavır sergiliyorlar. 1982 anayasasını savunmasına şaşırılmaması gereken kişilik.
28 haziran pazar günü Antalya halkıyla buluşacak "Faşizm ve Demokrasi" adlı bir söyleşi verecek eski yargıtay onursal başsavcısı. beğeniriz, beğenmeyiz aydınlanmak için gidip dinlenilesi zaman ayırılası doluluğa sahip biri. hiç olmadı aklınızdaki sorularla köşeye sıkıştırılması vatana millete hayırdır.
Aihm'ye başvuranlar için devleti şikayet ediyorlar diyerek fıkraya paragraf diyen hukuk öğrencisinin dahi yapmayacağı bir gafletde bulunmuş kişi. bu önermeden şu çıkar taksimde sizi coplayan polisi şikayet etmeyin, arsanızı işgal edip park yapan belediyeyi dava etmeyin. yasaların verdiği bir hakkı kullanmak ne zamandır kabahat. böylesine bir hukuk garabetine saplanan kişi nasıl olurda yargıtay cumhuriyet başsavcılığına getirilir. yoksa 28 şubat projelerini hayata geçirmek için seçilmiş bir adammıydı.