lisedeyken sağlam bir kulaklığım vardı. arkadaşım ismail, ver bir kaç gün müzik dinleyeyim dedi, verdim. sonra kulaklığı istedim, bizim adem'e verdim, gel beraber isteyelim dedi. adem'e gittik, pansiyonun gece bekçisi zeki abiye verdim kulaklığı dedi. böyle olunca pişman olunuyor tabi. benim kulaklığımla tren yapmışlar. emaneti ehline vermek gerekir.
yakın arkadaşa veya akrabaya verilen borç paradır. geri isteyemezsin sıkışırsın ama dilin varmaz söylemeye çekinirsin sanki çekinmesi gereken senmişsin gibi. o arada o borç verdiğin kişiyi görürsün aradan uzun zaman geçmesine rağmen sana olan borcunu ödememiş ama cebinde 3-4 bin liralık telefon ile gezmektedir sigaranın en pahalısını içmektedir..
Borç paradır. Sıkışık bir zamanımda geri bana vereceğinden emin olduğum bir kişiye verdim ama hala geri dönmedi. Umudumu kestim artık. Hatırlatmaya da utanıyor insan.