Yukarıdaki capste geçen şeyi yaşam stili haline getiren bireylerdir.
Vegan olmak, sadece et-süt-bal-yumurta-peynir gibi hayvansal gıdaları değil, hayvanların endüstiriyelleştirildiği kürk-deri ve bilimum kozmetik-sağlık ürünlerini de reddetmektir.
Şunu bile ayni kategoride adamlar elestiriyor. Size ne oğlum insanlar ne yer ne içer, sizin gibi asalakların hakkı yok aslinda bir kuzu bir sene yaşayacak da pirzolası 100 liraya önünüze gelecek bir öğünde.
bugün yarın derken dokuz ay geçti. etsiz öğün geçirmeyen, günde 1.5 l süt tüketen bi insandım. aklınıza gelecek her et ve balık ürününü pişirmeyi de yemeyi de çok severdim.
başta inancım ve manevi sebeplerle yaptığım değişiklikler sağlık ve etik kısmıyla bütünleşince buraya kadar geldi.
en başta etin kokusu, yemeğin rengi ve hatta fikri bile ağzımı sulandırıyordu. canım zaman zaman çok istiyordu. bi süre isteklerimi dindirmek için ciddi çaba sarf ettim. bi gece rüyamda kendimi et yerken gördüm. o kadar üzüldüm ki rüyamda, bunu yapmamalıydım, kendime verdiğim sözü bozmamalıydım. o günden sonra canım et istemedi. sanirim artik hafızamda tadının silikleşmesinin de etkisiyle kokusuna dahi çok hassaslaştım. etli yemekler bana hep pis işkembe kokuyor gibi geliyor. almak istemiyorum kokusunu.
ben eti bırakıp spora başladım. tembel, mızmız, üşengeç bi insandım. yoga yapıyorum, düzenli olarak koşuyorum, yine düzenli ağırlık antrenmanı yapıyorum. bedensel olarak daha güçlüyüm, daha fazla enerjim var, yorgunluğu hissetme eşiğim çok yükseldi. kilo kaybım olmadı bu arada. ama almadım da. eskiye nazaran kaslarım daha belirgin, proteini kürekle yemeden de kas güçlendirilebiliyormuş.
sağlık açısından süt ve ürünlerini bıraktığım zamana kadar çok fark hissetmedim. sonrasında ise sindirimim ve midem açısından hiç bilmediğim bi rahatlık hissetmeye başladım. yemeklerden sonra asla amma da yedik be hissini yaşamıyorum. ilk dört beş aylık sürede hayatımda ilk kez regl düzenimi yitirdim. vegan beslenme şekline geçen kadınlar için bu da normal bi süreçmiş. sonrasında yağ alımıma dikkat ederek onu da yoluna koydum. takviye ilaç, vitamin vs almıyorum. hiç kullanmadım. değerlerimde şu an için bir eksiklik yok.
başta beni en zorlayan şey dışarda yemek yemekti ama zamanla buna da alıştım. her şekilde bi yerlerde karnımı doyurabiliyorum. aslında vegan alternatifler de mümkün. ailem başta inanmadı yapabileceğime, şimdi alıştılar. onların yemeği ayrı, benim ki ayrı pişiyor. merak ediyor, benim yemeklerimi denemek istiyor, beğendiklerinde çok şaşırıyorlar. heheh.
son üç aydır kıyafet ve kozmetikte de aynı hassasiyeti gösteriyorum. hayvan testi yapilan kozmetik urunlerinden ve gercek deriden ziyade alternatiflerini tercih ediyorum. veletlerimi, arkadaşlarımı hayvanat bahçeleri, akvaryumlar, evcil hayvanlar ve hayvan satın alma konularında bilinclendiriyorum.
hepsinden önemlisi ruhsal ve mental olarak çok huzurlu bir insana dönüştüm. çok sakinim, mutluyum. stres ve uykusuzluktan etkilenmiyorum artık.
ne alaka diyeceksiniz,
yanlış. hayvanlara acı vererek faydalandığımız her şey yanlış.
akşam tabağında bir cesedin olması yanlış.
bir bebeğin sütünü içiyor olmamız, doğadan hariç canlı yaratıyor olmamız yanlış.
not: işin ehli doktorlar diyor ki, et yesen de yemesen de dengeli beslendiğin her beslenme şekli sağlıklıdır. benim manevi sebeplerim ağır bastığı için tercihim bu yönde. konuyla alakalı neymiş bu veganlık ya diyenlere izlemelik
öncelikle türkiye'deki anlamı yalnızlıktır. neden istanbul'da dahi bir vegan restorantı yok?
vegan? hı? o neymiş ki? vejetaryen ile veganı aynı zanneden bir sürü insan vardır zaten onları saymıyorum bile.
vejetaryen sadece et yemezken vegan hayvansal hiçbir ürünü tüketmez. evet jelibon da dahil. mutlaka. hayvanlardan elde edilen veya hayvanlar üzerinde denenen hiçbir ürünü de giymeyip kullanmazlar.
“Et yemek doğaldır. B12 vitaminini nereden karşılayacaksınız? Böyle gereksiz şeyler de moda oluyor!” deyip şöyle gözlerini süze süze üstten bakanlar vardır bir de. bu arada ilk insanlar vejetaryen olduğundan, bilinçli bir beslenmeyle B12 konusunda önlem alınabilir.
"hmm garipmiş." deyip kabullenen de ayrı 'garip'tir. insanları ne yediği ile de mi yargılar olduk?
vegan olmak zulme başkaldırmaktır. hayvan zulmüne pek tabii ki. tek yol bu mu? hayır. vegan mıyım? elbette hayır. ama bir insana neden vegan olduğunu sormak dahi bana mantıklı gelmiyor.
insan doğasına aykırı. Siz hiç doğada vegan bir aslan, sırtlan, leopar gördünüz mü? Göremezsiniz çünkü yok. Et, insan sağlığına faydalıdır. Doğamız gereği et yeriz.
yapılan araştırmalara göre eğer et ve hayvansal ürünler tüketilmediği takdirde yada eti pişirmeden yemeye devam edildiği takdirde beyin bu kadar modernize bir şekilde evrimleşmez ve bir orangutan zekasıyla aynı seviyede olurdu. elbetteki orangutan zekasını küçümsemiyorum ancak bir modern insan zekasıyla kıyaslanamaz. hatta ve hatta yapılan araştırmalara göre vegan, vejeteryan veya çiğ ürün tüketilmeye devam edildiği takdirde insanların büyük beyin evrimleşmesini nasıl imkansızlaştırdığını da gösteriyor.
En kaliteli protein hayvansal kaynaklı proteindir,hadi vejeteryan olmayı anlarım da veganlık gibi bir saçmalık nedir dedirten düşüncedir. Veganlar hiçbir hayvansal kaynaklı protein yemezler yani ne süt icerler ne süt ürünleri tuketirler ne yumurta yerler vs vs.Bunları yaptıkları yetmezmiş gibi bide kendi düşünceleriyle ters düşüp hayvansal kaynaklı proteinleri tuketirler ayda 1 vs çünkü yaşamaları için almak zorundadırlar uzun zamanlı aralıklarla da olsa ,en azından takviye olarak.Saçma bulduğum bir hayat görüşüdür kendiyle çelişir.
