oğlunun mastürbasyon yaptığını fark eden baba figürünü ilk kez gördüğüm filmdir; böyle bir konuya değinmesi gayet güzel olmuştur, orijinal bir sahne olmuştur vesselam.
engin günaydın'ın büyük yeteneğini(hem oyunculuk, hem de yazarlık açsından) sergilediği film. kurgu gerçekten çok hoş. filmde tatlı ve sürükleyici, daima komedi temelli bir hava hakim. böyle bir yerli yapım olması beni çok mutlu etti.
saraybosna film festivali'nde ülkemizi temsil edecek olan bir taylan biraderler filmi. gösterimi 28 temmuz'da yapılacak, yarışmanın galibi ise 31 temmuz'da belli olacak.
ilker aksum un, celalle o aslında her şeyi farkındaymışcasına yaptığı geçmiş olsun konuşması bence filmin en harika sahnesiydi...
"gendi gendine bu gapı nası açıldı ya laa" lafı ve sonrasında celalin onun yanından ayrıldıktan sonra "ebesssini siktiimin" diye söylenmesi beni benden aldı.
durağan, sakin, aksiyondan uzak, yalın ama etkiliyici bir anlatıma sahip bir filmdir. senaryonun güzelliği yönetmenliğin bir adım önüne geçiyor. tam bir filmdir. ama asla komedi değildir. hayatın ta kendisidir.
edit: bulaşmadan duramıcam. nuri bilge şundan da bişiler öğrenmeli.
kadının erkeğe bağlılığının yalnızca ekonomik sebepler olmadığını gösteren bir kara mizah filmi. kadın-erkek ilişkilerine farklı bir açıdan yaklaşmış, kasaba hayatının rutinliğini ve dönebilen dolapları anlatmış.
özgün senaryolu bir kara mizah örneğidir. türkiye'den bu tarz sürrealizm kokan filmler çıkmadığından filmin havasının ilgi çekici özgünlük yansıttığını düşündüm film boyu. müzikler yer yer amelie tadında iz bırakıp fransız semalarına selam çakarken filmde yer yer de aaahh belinda havalarına girdim. sürekli tekrarlanan el yıkama mevzusu,gündelik hayat tekdüzesi masturbasyon, porno cdler, sarılan halatımsı ip, sürekli yemekten bahsediş, vavien, özenle örülüp umursanmayan hırka, ergenlik sanrıları, para- değer ilişkisi, pişmanlıklar silsilesi vs... filmin sürekli ısrarla yinelenen sembolleri/ simgeleri.
celal'in iç geçirişleri, korkuları, pişmanlıkları filmi üstün kılıyor. buna binnur kaya'nın masum/ saf kadın rolünde döktürmesi de eklenince filmin tadı damakta kalıyor.hemen 2. kere izlemek akıldan geçiveriyor. iyi- kötü kalıpçılığında kötünün planlarından bahsedildiği celal'in yutkunduğu sahne, gene sen beni öldürmek mi istedin şakasındaki gerçeğe binaen celal'in devamlı aynı şeyleri söyleyip- bu deyişler pişmanlığının hatasını kabullenişinin resmi aslında- üste çıkmaya çabalaması dikkate değer sahneler.
çok keyifli vakit geçirten izlenmesi farz bir güzellik vavien. son olarak, tekrardan ısrarla binnur kaya'ya dikkat!
10 üzerinden 7.5!
türk sinemasına kara film alanında yapılmış muazzam bir katkı, başlı başına tür sinemasının bütün incilerinin döktürüldüğü sessiz, sakin, karanlık bir film.
karakterlerin tamamen senaryonun içinde yaşamaları, kafalarının içinde hep bir kara bulut varmış misali buğulu, sisli düşüncelere, hareketlere sahip olmaları, birbirine fiziken yakın ruhen kilometrelerce uzak yaşamlar ve tabiki ikide bir gözümüze gözümüze sokulan ivana fukalot, sarı hırka, vavien, otomatik kapı, sarma, el yıkama vb. fetiş ögeleri. bir kara film yapmak için tüm unsurları biraraya getirmiş taylan biraderler. nihayetinde oyuncu kadrosundaki başarılı seçim ve tabiki de Engin Günaydın ve Binnur Kaya ile başarıyla kotarılmış bir film olmuş Vavien.
taylan biraderlerden coen kardeşlere tokat'ın bağrından bir selam çakılmış bu filmle. iyi de olmuş hani.
filmi izlemeden önce engin günaydın'ın 'komik değil ama çok gülüyorsun' yorumuna o nası bişey la? diyerek tepki göstermiştim. ama filmi izledikten sonra %100 katıldım engin günyadın'a.
engin gunaydin in yer yer burhan altintop a cektigi ama bu durumun izleyiciyi en azindan beni filmden sogutmadigini dusundugum,keske ulkecek biraz daha zevkli olsaydik da recep ivedik yerine bu filmi gisede hoplatsaydik dedigim filmdir.
settar tanrıöğen tiplemesi acaip hoşuma gitti bu filmde. rolü layıkıyla yapmış. film izlemeye değer bir film,film de her an bir yeni aile içi kavga çıkma ihtimali olması insanı acayip geriyor.