isteyen kendini borçlu hisseder, isteyen hissetmez. senin tek zorunluluğun/sorumluluğun yaşadığın ülkenin kanunlarına uymak, iyi bir vatandaş olmak, kimseye zarar vermemektir.
askerlik mi "borç"?
mesela (şahsi konuşmam gerekirse) elimde olsa askere gitmezdim.*
unutma, gönüllü olarak borç altına girmediğin sürece kimseye borçlu değilsin.
hükümetlerin kafana soktuğu gereksiz derecede ideolojik saçmalar da sen değilsin.
sadece türk halkı tarafından borç sayılan şeydir askerlik. o yüzden devletine ve vatanına sadakatı bir borç bilmiş türk insanı askerliğe vatan borcu demiştir.
anne karnında borca sokulduğumuzun, en belirgin örneği.
vatan sevgisi eşit değildir vatan borcu. herkes *vatanını sever. zaten sağcılarla, solcuların tek kesişme noktası budur neredeyse. ama sen bu sevgiyi alıp, ''madem vatanını seviyorsun, e okulda okumuyorsun. hadi gel o zaman askere'' diye kullanırsan, olmaz o iş.
alakasız konulara gireceğim ama *; eskisi gibi değil hayat. sen kendince bir hesap yapıp, hayata atılmaya çalışan insanları borçlu çıkartıp zorla askere alırsan, verim alamazsın ne psikolojik olarak ne de fiziksel olarak.
eskiden liseyi bitiren öğretmen oluyormuş, üniversiteyi bitirenler ise ilah zaten. işsizlik oranı çok yüksek değil, nüfus az. bir nevi askerden döndüğünde işin garanti. ancak artık, askerliğini yapıp gelmeni bekleyebilecek ahmet abi'nin yeri yok. artık mr and mrs brown ltd şti aş var. bu brown'larda, senin 1.5-2 sene askerliğini yapıp geri gelip çalışmanı bekleyemez.
yıllarca okul okuyorsun, bitirip hayata tutunman lazım bir an önce. tam kafanda gelecek için planlar kurarken, evine bir mektup geliyor ''pis kafa hadi gel anam askere''. haydaa. okulunu bitirmişsin, kafan harıl harıl çalışıyor, tüm bilgilerin taze, bunları bir yerde kullanman, verimli olman gerekiyor. ama olmaz ''sen türk gencisin, aslansın kaplansın, askere gel. biz seni bir kalıba sokup, hayata salarız''. yaa abi ben aslan kaplan filan değildim yahu.
kafanda '' tanjant, kotanjant, fizibilite, iş, verimlilik'' gibi şeyler geçerken; birden kendini, hülya avşar posterinin karşısında mastürbasyon yaparken buluyorsun. çünkü sen, ''sen'' değilsin artık. oradaki binlerce kişiden sadece birisin. ölsen, ''zayiat'' olarak kayıtlara geçeceksin lan, mal gibi. saçların herkesle aynı, sakalların aynı, kıyafetin aynı, düşüncelerin bile aynı; hülya avşar ve bacakları. *
askere gitmek için can atan, binlerce belki de milyonlarca insan var. bunları alsana askere, sana gerçekten verimli olsunlar. diğer adamdan verim alamazsın ki sen, sadece psikolojisini bozarsın. hayata 1-0 yenik atarsın onu. illa bir borçtur tutturduysan, askerliği istemeyen adamları da başka yerlerde, başka projelerde kullan.
askerliği reddetmek için, bir ton mantıklı sebep var. illa vatan haini olunması gerekmez yani. üniforma fobisi olan birçok insan var.* bu insan ''hayy ağzına sıçayım yaa'' nidalarıyla askere gelse ne olur, gelmese ne olur. tatmin mi olacaksın, o herif gece 3-5 nöbetinde tek başına bekleyince. ne faydası olur bu adamın sana.
bu noktada vicdani ret hakkı devreye giriyor. ancak bu hakkını kullanmaya cesaret edebilirsen; ya vatan haini ilan edilirsin, ya da pembe tezkere almış bu muhabbetlerine maruz kalırsın. vicdani ret hakkın da bir nevi iptal yani. sike sike asker olacaksın demiş sana bu ülke, sen doğmadan yıllar önce.
bana kalsa iyi eğitim almak, ilimle bilimle içli dışlı olmak, farklılıkları kabul edebilmek, barış yolunda adımlar atabilmek ve ülkenin başına şuanki insanlar gibi insanlar getirmemektir. ama bana kalmıyor tabii.
bizde bir laf vardır; "devlet baba" deriz her zaman. devlet babalık yapar milletine, halkı borçlu hisseder kendini. ama tabii devlet babalık yaparsa...
bu vatan borcu bu nedenle, neye dayanılarak, ne sebeple tahakkuk ettiği anlaşılamayan borçtur. devlet babalık vazifesini yerine getirmektemidir ki halkına karşı, halk vatan borcunu kabul eylesin?
1998 senesinde üzerime düşen kısmı hakkari-şemdinli'nin dağlarında mahsup edilmiştir. gün itibari ile hiçbir şekilde hakkım helal değildir.
Ancak cahillerin veya çocukların kanacağı bir palovredir. Hadi devlet dayattı diyelim neden kadınları es geçiyor. Olması gereken şey ya üniversite çağında 1 ay temel eğitim verecek ya da isteyen kadın erkek askere gidecek. Sen hiç ilgisiz adamı hatta terörist kürdü zorla askere alarak bişey başarmış olmuyorsun.
devletin bizden askerlikle ödememizi beklediği şey. ama ben öyle olduğuna inanmıyorum. vatan borcu; askerlikle ödenmez. vatan borcu ölmekle ödenmez. vatan borcu sakat kalmakla ödenemez. vatan borcu öldürmekle ödenmez. eğer benim ölmeme rağmen sonuç değişmeyecekse, şerefsiz pkk gerilla savaşına bir şekilde devam edecekse, ben ölümümü nasıl sizlere helal edeyim? benim ideallerim var, hayallerim var. bilim yapmak istiyorum, öğrenciler yetiştirmek istiyorum vatana borcumu yaşayarak, yaşatarak ödemek istiyorum. ölerek öldürerek vatan borcu ödememizi isteyen bir devleti aklım almıyor. korkuyorum.
20 yaşını* doldurmuş olan ve biikmiş parası olmayan her türk gencinin vade farksız 6 ya da 15 ayda; çeşitli koşullara uygun olup peşin ödemek isteyenlerin ise 26 günde ödediği borç türüdür.