Devlet bir burjuvazi üst yapısı olarak özellikle burjuvazi tarafından kurulduğu için diyalektik açıdan geçersiz bir durumdur. Devlet üst yapısı ve bir ülkenin nasıl yönetildiği , idari kurumları o ülkenin alt yapı unsurlarına doğrudan etki eder. Ve aynı şekilde nüfusun öznel nitelikleri de kurucu burjuvazinin de sahip olduğu nitelikler olduğu için , devleti kuranların da siyasal ve iktisadi durumları mevcut devletin niteliğini etkiler. Devletsiz kapitalizm bir zamanlar proudhon ve bakunin gibi anarşistlerin sosyalizmi tasfiye etme planları içindeki " sosyete sosyalizmini " hatırlatmaktadır. Güncel olarak atı alan üsküdar'ı geçmiştir. Kapitalizm artık serbest rekabet ilkesinden tarihsel zorunluluklar nedeniyle ayrılmak ve ulus devletlerin gümrüklerle korudukları kapalı ticaret alanlarını hem içerde yerel iktidar ortaklığı yaratarak hem de açık işgal yöntemiyle ülkeleri emperyalizmin ( tekelci kapitalizmin ) sularında şerefsizce fethetmeye çalışmaktadır.
(bkz: anarko-kapitalizm)
hele bunu bir de devlete en çok muhtaç olan serbest piyasa sevdalısı liberaller söylüyorsa daha da komiktir, o devlet olmasın iki günde çuvallar sizin o taptığınız piyasa.
yanlış, komik, marksizm açısından hiçbir anlamı olmayan cümle. devlet egemen sınıfın aygıtıdır, vahşeti sınıf egemenliği adına yapar, zevk aldığı ya da canı istediği için değil.
