11.
bir sylvia plath $iiri
çeviri yusuf eradam
Büsbütün olur kadın.
Ölü gövdesi
Başarının gülümsemesini taşır,
Bir Yunan zorluğunun yanılsaması
Akar durur sarındığı çarşafın kıvrımlarında,
Çıplak
Ayakları "Buraya kadardı,
Bitti" der gibidir.
Cansız çocuklar, bembeyaz bir yılan gibi
Kıvrılmış yatmaktadır,
Artık boş, küçük süt şişelerinde.
Katlamış geri koymuş onları bedenine
Bahçe kaskatı kesilip
Gece çiçeğinin tatlı derin boğazlarından
Kokular kanayınca
Kapanırken bir gülün yaprakları.
Kemik başlığının altından öyle bakan
Aya göre hava hoş.
O böyle şeylere alışıktır.
Çatırdar karaları ve sürüklenir.
18.
göktürkçede 1- Son, bitim, sınır, kıyı 2- Aşırılık, ekstrem 3- Herhangi bir nesnenin sivri kısmı
4- Ordu kanadı, kol, cenah.
19.
Doruk, fevk, şahika, tepe ve zirve anlamına gelen kelime.
2.
anadolu selcuklu devleti'nde diger ülkelerle sınıra yerlestirilen asiretlere verilen isim
5.
b den h ye gidildikçe sertleşir.kışın yumuşak uçlu yani b nin türevlerinden -misal 2b- kullanılması tavsiye edilir.çünkü donmadan dolayı zaten kalemin ucu sertleşecektir.yazınsa h türevi -misal hb- kullanılması tavsiye edilir,erimeden dolayı zaten kalemin ucu yumuşayacaktır.
8.
gripin ve deniz özbey düetiyle "kalabalığın içinde yanlız kalanların" hikayesi...
9.
üç.düş sokağı sakinlerinin birlikte yaptıkları son ve en güzel albümü.
(bkz: zirvede bırakanlar )