Sevgi ve saygı. Biri olmazsa diğerinin de olmasının bi anlamı yok. Karşınızdakini hiçbir şeyini değiştirmeye çalışmadan sevmek. Ona kendi alanını bırakmak. Örneğin arkadaşlarıyla takılabileceği alanı bırakmak. Hep ben hep ben dememek. Onu yapma bunu yapma demek yerine sen nerde duracağını bilirsin diyebilmek. Bence budur.
ilişkinin daha uzun ve daha sağlıklı olması için gerekli birçok kurallardan oluşur.
1.kural: ilişkiniz olması lazım. (sözlüğün yüzde 87'si buradan sonra okumayı bıraksın.)
temelinde sevgi olması. temelinde sevgi olan bir birlikteliği, yuvayı kimse yıkamaz. sevgi derken canım cicim aşkım sözleri değil. o bizim bildiğimiz şunu neden takip ettin, bunu neden beğendin, nereye gidiyorsun kıskançlığı da değil. ki zaten onun adı kıskançlık değil. hastalık. bahsedilen ise gerçekten bağlılık. seviyor ki kıskanıyor olayında ki kıskançlık, sevdiğiniz sizi kıskandıracak davranışlar da bulunmasa dahi onu kıskanabilmekte ki kıskançlık. kıskanmanın öz güvensizliği olmaz. uzun ömürlü ilişkiler kendiliğinden devam etmez bence. çaba gerektirir sevgi gerektirir. onu sevdiğin için kıskanmak, onu elde edince heves olmadığını idrak edebilmek, öz güvensizlik katiyen değil, sevmektir.
uzun ilişki birçok şeyi içinde barındırandır. saygıyı, sevgiyi, aşkı, özlemeyi. bunlardan en önemlisi sevginizin bitmemesi ve beraberinde duyduğunuz saygıdır. hepimiz bazen ergen kişi tribine girebiliyoruz. erkekler yeri geliyor bazı zamanlarda maço dediğimiz kılığa bürünürken kızlarımızda hep şikayet edilen türk kızı tribine girebiliyor. önemli olan bu durumda yaşanılanlara duyulan saygı, birbirnizin yanınızda olduğunuzu hissettirmeniz. üzüntüsünü kendi üzüntünüz, sevincini kendi sevinciniz olarak görüyorsanız başka şeylere takılı kalmıyorsunuz bile. huzur vermek asıl amaç oluyor.
6 yılımızın bittiği çok güzel, çok uzun bir ilişkinin içerisindeyiz. ilişkimiz toz pembe başlamadı toz pembede sürmedi. ikimiz açısından değildi sıkıntılarımız. hep dışardaki insanların yaratmış olduğu sıkıntılarımız oldu. bizi etkilemedi ama bu sıkıntılar. bizi ayırmadı. çünkü biz hep birlikteydik, birlikte dedikodu yapıp, maç izleyip, dizi izleyip eğlendik. ben 6 yıldır deli gibi heyecanlanıyorum sevgilimle buluşurken. onun istediği, sevdiği renkleri giyiyorum beğeniyor o beğenince ben kendimi çok iyi hissediyorum. birlikte alış verişe çıkıyoruz ve geleceğimiz için planlar yapıyoruz. alışkanlık olmadı mı? bunun cevabı çok açık. eğer sadece alışkanlıktan ibaret olsaydı hala onun düşünürken heyecanlanır mıydım, gülümseyebilir miydim, onu her zaman deli gibi özler miydim? biz her şeyden önce birbirmizle kavga ederken bile birbirimize asla hakaret etmedik. saygımızı hiçbir zaman yitirmedik. elbette hatalarımız oldu. dedim ya toz pembe bir başlangıç yapmadık ama düşlediğimiz hayatımız gerçekten çok güzel. tek derdimiz birlikte yaşayabilmek bu hayatı.
karsidaki insani tanimak lazim ilk basta. bir guzel kisilik analizi yapilir, bana uygun mu diye sorulur, evet uygunsa karsimizda ki guvenilir mi bakilir. eger paranoyak degilseniz ic ses dinlenir. huzursuzsaniz salin gitsin. yok iyiyse o zaman iliskiye devam. sikmayin karsinizdakini rahat birakin. acele etmeyen hicbisey icin dogal olun. asiri olan herseyden kacinin. ozellikle disarda egleniyosaniz o iliskinin uzun surme sansi yuksektir. sadece basbasayken egleniyosaniz, ne yazik ki yakinda bitecektir. gunun her dakkasi konusmayin, her allahin gunu gorusmeyin ne demisler; fazla muhabbet tez ayrilik getirir.
ilişkinin uzun sürmesi kanımca karşı tarafın kendine güvenini yok etmemekten geçer. karşı taraf bir kendini çirkin, yetersiz veya başarısız hissetsin, konuştuğunuz herkese yaptığınız her şeye karışır. sizi kaybetmekten ölesiye korkacağı için size çok ilgi gösterir, siz bunalırsınız ama bir yandan hoşunuza gider. dünyanın en iyi insanı olsanız da size olan bu bağlılık sizin bir yerinizi kaldırır karşı tarafa naparsanız yapın gitmeyeceğini biliyormuşçasına davranırsınız sonra bir gün gelir karşı taraf farkına varır ki dünyada bir tek siz yoksunuz. başkaları var. daha iyi sevgili olabilecek, daha çok sevebilecek ve daha anlayışlı olacak insanları tanıyacak. sonra sizi bırakıp gidecek, siz de afedersiniz sik gibi ortada kalacaksınız. peki bu özgüveni yok etmememin yolu/yolları nelerdir?
-ondan daha güzel/yakışıklı olanlar tabi ki olacaktır, ama bunu ona hayvan gibi söylemenize gerek yoktur. eh zaten başka birinin güzelliği/yakışıklılığı aklınızdan çıkmıyorsa da ayrılın, çünkü uzun süreli ilişkiler de karşı taraf sevilmeli, beğenilmeli başka türlü sıkar.
-yalan söylemeyin. yok ilk sevişmem seninle, yok ilk öpücüğüm seninle gibi şeyler söylemeyin yani. sonra bir kavgada dayanamaz söylerseniz sıçarsınız, güveni kaybedersiniz.
-birbirinize çok çok bağlanıp, arkadaşlarınızdan uzaklaşmayın, ama arada sırada birbiriniz için arkadaşlarınız satmayı da bilin. ne bileyim sevgili daha bi önemli, onunla geçirilen zaman daha bir değerli. sürekli arkadaşlarınızı tercih ederseniz, onun muhabbetinden sıkıldığınızı düşünebilir.
-birlikte sevişip yiyişmekten başka şeyler yapın. açıkçası bazı sevgililer sinemaya sırf yiyişmek için girebiliyor. eh onu da yapın tabi ki, ama arada bir filmi adam gibi izleyin hakkında konuşun. ne bileyim konserlere gidin birbirinizi eve atmaktan başka şeyler yapın. sonra karşıdaki kişi kızsa kullanıldığını hisseder, erkekse de sizi "fuck buddy" olarak görmeye başlayabilir.
-siyasi fikirlerinizi aşağılamayın. ya da genel olarak herhangi bir görüşünü aptalca bulmayın. çünkü zaten herkesin birbirini ezdiği aşağıladığı ortamlarda bulunuyoruz genellikle. insanlar birbirlerini ezip kendi egolarını tatmin etme amacıyla hareket edebiliyor. en azından siz birbirinize bunu yapmayın.
-her ne kadar ego itici bir şey gibi gelse de, herkesin bir egosu belli bir konuda kompleksi vardır. birbirinizin egosunu zedeleyecek şeyleri bilerek yapmayın. özür dilemesini, geri adım atmasını bilin.
eh işte. aklıma gelenler bunlar. he bir de, kıskançlık yapın ama karşıdaki sizi kıskandırmak için başkalarını kullanıyorsa her ne kadar onun suratını dağıtmak isteseniz de ona bunu belli etmeyin. yoksa daha da abartır, bırakın ne hali varsa görsün bir hafta sonra vazgeçer.
sevişmeyin. sevişme umuduysa tekretme olmaz * evet şaka bi yana sabırlı olmak lazım , karşıdakini gerçekten dinlemek lazım , anlamaya çalışmak ve ufak şeyleri kafaya takmamak lazım. bu kadar. çok basitmiş gibi konuştum lan.
her şeyi alttan alacak ve unutmayı bileceksiniz. monotonluktan nefret etmeyeceksiniz. çünkü bir süre sonra ister istemez monotonlaşacaktır ilişki. bir kişi için kendinizden vazgeçebilecekseniz uzun bir ilişkiniz olur. söylemesi kolay tabi benim gibi bazı insanlar hiçbir zaman başaramayacaktır.
Sevmek, sevildiğini hissettirmek, belli bir zaman geçtikten sonra ise sabretmektir. Alttan almayı bilmek, sevildiğine sonuna kadar inanmak bununla beraber güven duygusunu pekiştirmektir. beklentilerin gerçekleşmesi için beklemeyi bilmektir. mızmız olmamak, çocukça kaprislerden uzak durmak, karşı tarafı sıkmamaktır. kısacası uzun ilişki emektir.