Bunun bir geçiş evresi olduğunun farkındayım, biliyorum ben de güveneceğim birine ama şu boşluk duygusu o kadar kötü ki.. Canım yanıyor mesela, sessiz sessiz odamda ağlıyorum.. Kimsenin haberi olmuyor.. Oysa birine sarılıp kaburgalarım ağrıyana kadar ağlamayı o kadar çok isterdim ki..
Bazen kandırıyorken buluyorum kendimi. ”Birine ihtiyacın yok, yalnızlık seni daha güçlü kılacak.” diye.. Ama bazen tükendiğimi hissediyorum.. Nefesim daralıyor.. Parmak uçlarımda güç kalmıyor..
O kadar yorgunum ki.. Sevgililiğin o ilk bir iki aylık döneminde karşısındakini tanıma evresini yaşamak gözümü korkutuyor.. ister istemez bazı davranışlarımın nedenlerini açıklamak zorunda kalacağım diye.. Kimseye eskileri anlatmak istemiyorum.. Anlattıkça yaşıyorum, anlattıkça yaşlanıyorum sanki..
Başım boynuma ağır geliyor, taşıyamıyorum.. Şimdi sadece uyumak istiyorum, onu da yapamıyorum..
Uzun süredir değil şu ana kadar kimseye güvenmemiş biri için zor olan eylem. Güvenmeyi denedim en azından çokça çabaladım ya ben beceremedim ya da karşıma çıkan insanlar buna değmiyodu bilmiyorum. Kalbim kırılacak diye aklım çıkıyo çünkü güvenmediğim halde dahi bu kadar parçalandıysam güvendiğimde oluşacak enkazdan sağ çıkamayabilirim.