uzunca bir zaman yaşanacak koca bir boşluk.yeni biri hayatına girinceye kadar tabi.ama bunun olması zor.çünkü uzun bir ilişkiyi katlayıp hemen çöpe atamazsınız.
ne kadar uzun sözlük? uzunluk göreceli bir kavram değil mi? benim en uzun 2.5 ay sürdü yeterince uzun sayılır mı ona göre entry gireyim sözlük. ilişkinin uzunluğu değil kalitesidir önemli olan gerisi hikaye. benim 2 ayda aldığım (tek başıma almıyorum tabiki de)2 yılda alamayan bir çok insan vardır.
beş evre halinde olan süreçtir.
1. garip bir mutluluk rahatlama hissedilir.
2. hemen birisini bulmalıyım çabasına girilir.
3. yavaş yavaş tehlike çanları çalmaya başlar.
4. onsuzluk koymaya başlar.
5. depresyon.
atılan adımlara dikkat edilmesi gereken bir süreçtir.eğer ayrılan sizseniz farkında olmadan yalnızca kafada bitirmiş ve kalben hala seviyor olabilirsiniz o sebeple hareketlere dikkat edilmeli ki barışma durumunda içiniz rahat olsun.bu evrede masum ,suçu günahı olmayan insanları çivi çiviyi söker mantığıyla harcamamak gerekir.tamamen bittiği kesinse bir klişe olarak zaman en iyi ilaçtır ve yıllar sonra insan ardına bakar ve tebessüm eder.
uzun bir ilişki deyince yalnız 3 yıllık, 5 yıllık ilişkiler olması şart değil. 3 ay dolu dolu yaşamış, dahası birbirini çok sevmiş iki insanın ilişkisi de olabilir. önemli olan zaman değil aslında yaşanılanlar, paylaşılanlar, duygular tabii ki.. ve böylesi bir ilişkinin bitmesi sonucunda kişi kendini uzun süre toparlayamaz. aslında kimseyi de aramaz çünkü kimse onun yerini dolduramaz buna inanır.
boşlukta kalırsın bir süre.birisini bulsan sona erecektir,benliğine kavuşacaksındır ama bir türlü aradığın gibisini bulamazsın.ya da tam bulduğuna kanaat getirirsin,kendi dalyaraklığın yüzünden vakit kaybetmen yüzünden açık açık sana sinyal vermiş kızı kaptırırsın.hem de loserın birine,sonra bir bakarsın ki asıl sen loser olmuşsun.kendine söversin,yeni meşgaleler edinmeye çalışırsın ama illaki bir boşluk olur hayatında,pişmanlıklar pişmanlıklar.ama illaki bitecek olan süreçtir.yoksa sikerim öyle süreci affedersiniz.
kocaman bir boşluğa düştüğünüz dönemdir. bocalama yaşanır. sık sık içilip geçen günler\dünler anılır hatta bazen ağlanır. isyeaaaan edilir. böyle değişik bir dönemdir kendileri.
haklı sebeplerle bitirilmişse eğer, sancısı biraz daha az olur. başta özgürlük duygusu hakim olur sanki her şey yoluna girmiş gibi, daha sonralarda acı gerçeklerle yüzleşir insanlar. aslında biten kendi hayatlarından bir dönemdir, boşa harcanmış onlarca hayal ve emektir. sabrın sonuna geldiğini fark edersin ve bu sabırsızlık, zamanla hırçınlığa dönüşür. önüne gelen her şeyi yakıp yıkmak ve sövmek istersin. çalışırken oturduğun koltuğu camdan fırlatıp, masanın üstündeki her şeyi yakarak korkunç bi kahkaha patlatasın gelir. derin bir nefes alıp sakinleşirsin, içine atarsın. içine attıklarınla barışmaya çalıştıkça içmek istersin, upuzun bol dost dolu bir rakı masasında ağlamak istersin kendi kendine ve sonra tekrar hayata dönmek sevdiklerinle ya da sadece bir masa iki sandalye... bu sadece bir hayal olarak kalır.
tüm bunların yanında sonsuz bir çalışma hırsıyla rahatlamaya çalışırsın, aklına gelenlerden kurtulmanın en güzel yolu budur. düşünmemek. düşünce yok, acı yok!
anlatmadan anlaşılmayı beklerken yanlışlar yaparsın, zamansız zamanda bağlanır, daha da kırılır, korkaklaşır, hassaslaşırsın ve biraz daha derine çekilirsin kabuğunda, en aciz zamanların en samimi zamanların olduğu için. sonra kendini saklayabilmek adına yeni yeni huylar edinir, yeni yeteneklerini keşfedersin. kara kalem resim yapasın gelebilir mesela. işte tamda böyle zamanlarda içindeki seni keşfetme dönemi gelmiştir. yaptıklarında başarılı olursun ve başarılı oldukça kırılan güven duygun yenilenir. mutlu olduğunu fark edersin.
taa ki gerçekten kendi ayaklarının üstünde yalnız durmaya başladığını fark edinceye kadar bu böyle sürüp gider. gücünün zirvesine geldiğini gördüğünde yeni biri gelir çünkü hiç kimse zayıf insanlarla uğraşmak istemez. sanki kendileri çok mükemmelmiş gibi mükemmelliği ararlar. aslında aradıkları, kendi hayatları için gücünü emmek istedikleri bir damızlıktır. hayat işte tamda böyle sürüp gider. iki ileri bir geri...
alışkanlıklardan vazgeçebilmek sınav içinde bir sınavdır , sonucu tahmin ettiğinden daha fazla etkiler hayatını , geleceğini.
sabretmek böyle anlarda en önemli erdem haline geliverir birden.
hem bitişlere sürekli olumsuz anlamlar yükleyip yüklememenin ; tamamen senin elinde olduğunu kavrayabileceğin zamanlardır.bu güzeldir, her şeyin senin elinde olduğunu anlamaktan bahsediyorum , ey insanoğlu değerlisin be adamım.