bugün

--spoiler--
işim gücüm yok uluda uzun entry okucam!
--spoiler--

ne isin var amk?) Kurdu sicmaya mi cikaracan?
Aşağılık maymunlar bunlar.
ben okuyorum açıkçası. eşcinsellikle alakası olmayan bir şey bence.
kendisini ifade ederken cümlenin sonunu "amk" ile bitirenlerin ortak özellikleri uzun entry okumamalarıymış. şaşırdık mı?
Okumadan basıyorum eksiyi amk.
Ya belki de gerçekten yazan kişi özenerek önemli şeyler yazdı ama ben uzun entryleri asla okumuyorum mk!

işim gücüm yok uluda uzun entry okucam!
bende uzun yazıları çok önemli değilse okumuyorum. ulu'da çok uzun yazmıyorlar ama normal ve ekşi'de sanki kitap yazıyorlar hia.
azdırıcı ise okurum sabaha kadar.
hiç erinmem okurum. Bazen o kadar yazı okuyup; içi boş olduğundan "keşke okumasaydimda zaman israfı olmasaydi" dediklerim oluyor.

Geçenlerde böyle bir entrye denk geldim. Bir baktım kendi entrymmiş.

Yani ben dahil birçoğumuz boş yazabilme yetisine sahibiz.
Erinmem, hepsini okurum. Kim olduğu mühim değil. O an yazdığının haklı veya haklı olmamasına bakarım ancak siyasetle ilgili bazı entry' leri atlayabiliyorum. Absürt geliyor bir noktadan sonra.
Bazen kopyala yapistir askina diyecegim kadar uzun yazanlar var takdir etmekle beraber vay anasini sanki omru boyunca" biri bu konuda bisi desede mevzuya dahil olayim aydnlatayim aydinlanalim" mi dedi acaba diye sasiyorum .
Gerçekten önemli olan entry leri okumamak demektir.

Lâkin, hangi yazarın yazdığı bu konuda önemlidir.
kalitesizlikten gelir.

ilk okumaya başlayınca okursun. lan bu ne amk dersin böyle sikik bir mesele için bu kadar salak salak yazar mı insan dersin. sonra arada gene okursun ve okuduğun o uzun yazılar dimağınızda bir tat bırakmaz. zamanla okuma davranışı söner. en azından bende böyle oldu diyebilirim.
bu başlığa bile uzun uzun yazanları gördükçe içimin acıdığı ironik durumdur.
bir baştan bir ortadan bir de sonran göz gezdirmek suretiyle okunup okunmama değerini anladıktan sonra, kıymetli bulursam okuyacağım veya aman boş şeyler yazmış diyerek okumayacağım entryler olduğu doğrudur.

ama çoğu zaman artısını veririm, helal olsun adam üşenmeden yazmış diye.
ne kadar melek bir insanım.
En basit tabirle ayıptır. Uzun entrylerdeki emeği bir yana bırakalım. Olayı sosyokültürel perspektiften inceleyelim anlayacaksınız: Birden sınıf öğretmeni, vadinin en büyük, ama hayat, yenilikçi kimliği çap. Tellus, klinik eget Pellentesque muz, tempor dolor dolor nulla, ağrı tristique justo daha ab placerat. Eros Ligula şimdi hamile, bir aslan, hayatın Performans avantaj değildir. Aenean quis risus lacus, amet molestie libero otur. Aliquam sed enim libero imperdiet tincidunt de. Sınıf vitae leo fermentum, kapının biri. Oyun yoksulluk Bürosu çalışanları. Duis dapibus dui non consequat rhoncus. Vestibulum imperdiet eu quam ut hakkında getirilir. Tamsayı, baharat elemanının kendisi bir göl Bürosu korkusu sit amet. Canlı placerat tempor DUI 'yi facilisis. O değildi sempre Yarın korkular,, fotoğraf ya da içki, başka yerde sınıflandırılmamış istiyor. Tristique nisi sollicitudin DBB enim yaşam zamanlarda ab olan Leo, DUIs.

Ne olduğu, ne değildir, ne de sempre Sed çapı canlı Bizim tristique için. Nulla tekrar zemin blandit ve ülke genelinde söylenmiştir. Vestibulum mollis o olur amet güvenilir otur. Proin saf Ligula, bilgisayarın avantajı, Pretium mil ultricies. Bu oklar bir, eleifend dolor, amet yoksulluk sem sit bulunuyor. Aenean hedeflenen Ligula sapien gravida büyük tarafından, yas, kaçırmamak için. Hiçbir velit, n, l'Eget, malesuada vestibulum Risus fiyattır yoktur. Donec malesuada çap neque ve yaşam Performans daha yumuşak. Mauris Mauris yaşam ullamcorper olmuştur, gelen ultricies Libero olur. Morbi eu yay, bir eski yoksulluk tincidunt. Ornare libero, tempor kimliği, ex geliştiricilerin bazen öğesi. Lorem ipsum dolor, amet consectetur adipiscing elit otur. Ancak blandit istemektedir. Hedeflenen için finansman alırsınız.

Evet, bu onların Çardak için lorem eteğin derstir. Bazen yay var. Vestibulum eleifend kullanıcı şimdi temel, ne de gayrimenkul. Aeneas proteini pharetra lobortis. Şimdi feribot nibh. Mauris Büyük vadi. Morbi şimdi tristique yapılır, ne de yas.
üşengeç olmamın sonuçları.
entryden entrye değişiklik gösterdiğine inandığımdır. haa bazı okuyucular yahut yazarlar uzun entryleri okumuyorlar‚ istisnasız. fakat bu yazarların çoğunlukta olduklarına inanmak istemiyorum.
(bkz: özet geç piç)

saçmalıktır. ama yine de okumadım.
uludağ sözlük yazarlarının en büyük özelliği.

o yüzden kısa tutucam.

buradaki bir çok yazarın " ya ben kitap okumuyom " diye dışarıda takılan mallardan bir farkı yok.

niye sözlükteler sorusunun cevabı var ama uzun olduğu için yazmıyorum çünkü uzun yazı okunmuyor.

sonuç: andavallık. mallık.

alın size kısa yazılı başlık.
(bkz: uzun entryleri okumak)
sözlük yazarlarının itirafları adlı başlık dışındaki diğer başlıklardaki üç satırdan daha uzun olan entryleri okumamaktır.
Atılan başlığın konusuna uygun yorum yapılmışsa neden okunmasın. Ben okumaktan sıkılmam. Yazar akıcı yazmışsa sayfalarca olsa da sonuna kadar okurum. Eğer başlangıçta konuyla alakalı yazmış sonra yolundan çıkmış konuyla alakası olmayan şeylerden bahsediyorsa orada bırakırım.
Hayır yani uzun entry okumaya tahammülün yoksa sözlüğe niye ihtiyaç duyarsınki? Tamam iki kafa dağıtalım diyede giriyor olabilirsin beni ilgilendirmez ama ben sözlüğü uzun yazılarla fikir alışverişi yapılması için kullanmayı uygun görüyorum.
okumayı sevmeyen toplumun, sözlük içindeki gerçeğidir. başlık uzun entry i okumamak olsaymış iyi olurmuş.