bugün

geri dönüşüm kutusunun ilelebet boşaltılması gibidir unutulmak. ses çıkmaz mesela, kafa dinlengeç noktası bi yerde..
sevildiğiniz bünyeden dışarı atılmaktır.
sevildigin bünyeden dışarı çıkmanı gerektiren bi komuttur unutulmak.
(bkz: unutuldular)
siz herseyi goze alip cabalarken, bi umut karssinizdakinden bi ses, bir isik beklerken beklentilerin hic gerceklesmemesi, sevdiginiz insanin gayet rahat bir sekilde hayatini devam ettirebildiginin gordugunüzde farkina varirsiniz ama hic kabul edemez, hazmedizsiniz.
cam kırığı dolu bir bardağı su içer gibi yudum yudum içmektir...
insan "bilinmek" ister, bu yüzden bu fiil adama koyar.
kimi insanların belkide en çok korktuğu , hiçbir şeyin eskisi gibi olamayacağı, yitip giden şeylerden sonra senin de yavaş yavaş aranmaman durumu.
farkına vardığın zaman, sessizce dalmana neden olan durum.
bazen de çok güzel bir şeydir. mesela alacaklılarınız sizi unutsa, mutlu olmaz mısınız? şahsen bankalar tarafından bir unutulsam, mutluluktan nirvanaya ulaşırım, orada da kalırım.
çok sevilmiş, ömür boyu sevileceklerine inanmış ve kendilerini seven insanı hiç sallamamışları çok daha fazla üzecek olan ego söndürücü.
acı koyar..
unutmamak için bu kadar kasmasak unutulmak bu kadar koymazdı herhalde.
insana bu hayatta ne kadar değersiz olduğunu düşündüren durumdur. çevrenizde sizi seven, değer veren ne kadar insan varsa ölümünüzden 1 kaç ay sonra (belki o kadar bile değil) sizi unutup hayatına şen şakrak devam edecek.elbette etsinde; ama bu hayatta çevreniz ne kadar kalabalık olursa olsun ya da ne kadar değer görürseniz görün ölünce sizinle beraber yok olur unutulur.
engellenmesi mümkün olmayan ve insanı yeri geldiğinde çok yaralayan olaydır. çünkü herşeyini unutmuştur, gezdiğiniz yerleri, beraber yediğiniz yemekleri, öpüştüğünüzde neler hissettiğini, seni sevdiğini unutmuştur.
seven taraf için kabustur.
unutan tarafı unutamamaktan mütevelittir.
insanlar ilişki içinde oldukları kişilerden çok büyük iyilik veya kötülük görürlerse unutmazlar... her ne kadar bir gün yollar ayrılsa bile hatırlarında hep kalırlar. Tekdüze, nötr, hiç bir şevk ve heyecanın yaşanmadığı, doğru düzgün hiç bir şeyin adamakıllı paylaşılmadığı ilişkilerde hatırlanmama söz konusu olabilir ancak... Bir şeyi algılarken o şey sende bir duygu uyandırmışssa unutulmaz kısaca.. bu bilimsel bir gerçektirde. Bir konuyu öğrenmeye çalışırken onunla ilgili şevk, heyecan, sevgi gibi duygular varsa o alana ilişkin bilgiler akılda kalıcı olarak tutulur. insan ilişkileride buna benzer.. Ama yollar genelde hep ayrılır. 20 yıl önce görüştüğümüz kişilerle şu an hemen hemen hiç görüşmüyor olabiliriz. sadece bir kaç kişiyle hala sürdürüyoruzdur muhakkak ilişkimizi... Aşklar, sevgililerde böyledir. Evlenene kadar belkide sayısını hatırlayamayacağmız kadar kişiden hoşlanır, flört ederiz. Ama sadece tek bir kişiyle evleniriz, çoluğa çocuğa karışırız.
unutmak da unutulmak da ne büyük bir haksızlık dimi?yaşanan onca anıların hatırların ağlamasına kırılmasına rağmen.sadece zaman kazandı,bıraz da bencıllık.dostluk ve sevgı hep yenıldı hep de yenılmıstı zaten...
nedendir bilinmez ama kimse unutulmuş olmak istemez, insana şartları ne olursa olsun dokunur.
unutulmak sevginin ölümsüzleştiği
unutulmak aşkın en gerçek hali
unutulmak acı yıllara bir yılın daha eklentisi
unutulmak gönüldeki darbelerin en derini
unutulmak zor ama hayatın en acı gerçeği......
önce kendinle bi kal, bi düşün! ben napıyorum? bu benim için bi fırsat olabilir mi? ben bu adamı/ kadını hakketten seviyor muyum? o olmadan hayatım nasıl olur? beni unutması daha mı akıllıca?

yani kendini dinle, için sana ne diyor?

alacağın cevaba göre; zırlar mısın, bileklerini mi kesersin bilemiyorum artık. tek bildiğim, ölünecek bişey olmadığıdır.
*.
görsel
beden ölünce kişi dünya hayatına son verir. asıl acı olansa ruhun ölümüdür, ruhun hiçbir renkte barınamamasıdır. önce ' bir bardak içeyim yeterli ' lerle başlar hatıraların ölmesi. sağına soluna baktığında aynı dalıp gitmiş bakışlarla karşılaşırsın. kalbini çıkartıp sunmaya hazır olduğun kızdan zaman zaman kalbini yakan titrek bir t kalmış sadece, geriye. unutulmak gözle görünürken, duyulurken, koklanırken anlamsızlaşmaktır. insana benzeyen, duyguları mağlup ve kayıp bir et parçası olarak kalakalmak...

iyi yönleri yok mu? olmaz mı? düşmanların da seni unutabilir. peşini bırakır.
seri katiller yakayı ele verir mesela. unutulmaktan korkan rader, terör estirdiği btk kimliğinden geriye kalanları, günlük sayfaları ve kurbanlardan alınan hatıraları, şehrin dört bir yanına dağıtınca yakalandı. bir psikopat daha sokaklardan alındı. ted bundy tek kişilik hücresine kappel' i davet etti, ona green river monster hakkında düşündüklerini detaylı olarak izah etti. gary leon ridgway yıllar sonra dna eşleşmesi sonucu yakalansa da, bundy' nin anlattıkları terminolojiye yeni bilgiler kazandırdı.
abartmamak lazım, öğretmen sınav kağıtlarını evde unutabilir.
yıllardır hoşlandığın ama açılamadığın kız yıllardır çıktığı çocuğu unutabilir.
ister züğürt tesellisi denilsin ister gerçek kabul edilip yalnızlıkla öznel işkenceler edilsin ruha, unutulmak sarsar.
eğer sizi unuttuğunu düşündüğünüz kişi aşık olduğunuz kişi ise, vay halinizedir efendim, vay halinize.