ders aralarında sürekli güler yüzle görülmeleri ve koridorda sesi en çok çıkan kişiler olmalarıyla yeni olduklarının pek rahat anlaşılabileceği karakterlerdir.
bütün derslere yetişmeye çalışmaları, srekli sınıfları sormaları, düzgün defterleri..
ilkokula başlayan öğrenci nasıl düzgün ve ürkekse bunlar da öyle olur. *
-asla yalnız göremezsiniz, mutlaka klonlarıyla birlikte gezerler.
-erkekli kızlı grubun içinde birisi sürekli espri yapar, grup mütemadiyen vahşi kahkahalarla güler.
-yeni doğmuş bebek misali herşeye şaşırabilirler. gördükleri herşey karşısında gözleri heyecanla parlar.
-kılık kıyafet çoğunda henüz kişiliği yansıtacak şekilde düzene oturmamıştır.
-bulundukları yerde illa çok ses yaparlar, göze batarlar.
-2 yıl sonra derse defter bile götürmeden gidecek bu tipler, yılın başında kırtasiye alışverişi yapar.
-sürekli dolaşır, yeni şeyler öğrenir, bir an önce herşeyin tadını çıkarmaya çalışırlar.
(bkz: siz giderken biz dönüyoduk) *
erkeklerde: uzatılmaya çalışılan ama henüz tam uzamamış saçlar. kirli sakal, tshirt üstü önü açık gömlek. koridorda sigara yakılması ve hemen akabinde yasak olduğunun anlaşılıp söndürülmesi. ders saatinden çok önce koridorda pineklemeler, derse geç kalırım telaşesi...
hatunlarda: kitap defterleri liseli kız gibi taşımaları, etrafı çaktırmadan kolaçan etmeye çalışmaları, ders başlamadan 1 dk önce anfiye gelip 1 dk sonra ortadan kaybolmaları, kahve makinesinin önüne gelip garsona "bi kahve alıcaktım" demeleri, akabinde laf yiyip başka bir cafe arayışına girmeleri.
ortak belirteç: aralarında "şimdi bak vizede şöyle oluyomuş, sonra finalde şu kadar alamazsan kalıyomuşsun... " muhabbetleri yapmaları...
bu arada çaylak olmasa da çaylak kalmış insanlar vardır: mesela üniversiteye yeni başlayanlara "çaylak" ya da "freshman" diyenler...
erkeklerin saçları jolelidir, bayramlaşmaya gider gibi bi halleri olur, sık sık tuvalete gidip aynada kendilerini kontrol ederler, gülerler egğlenirler, piyasa yapmaya çalışırlar, olmadıkları biri gibi gözükürler, bizide eğlendirirler.
