özellikle senaryosuna dikkat edilmesi gerekilen ve oyuncuların performansıyla izleyeni oldukça etkiyleyen bir yapım.çağan ırmak, her zaman ki gibi filmi çok başarılı bir şekilde yazmış,yönetmiş beğenimize sunmuş.tabii her filminde olduğu gibi insanların tam yüreğne vura vura tüyleri diken diken eden sahneleri koymuş filmine.son dönemde türkiye'den çıkan en iyi yönetmenlerden biri olarak gösterebileceğimiz bir adamın ellerinden çıkmış bir film.
içindeki masalsı ve tiyatral repliklerle daha bir güzelleşen sanatsal ve bir o kadar da gerçeği anlatan mükemmel bir çağan ırmak filmi. evet bir masal ama masalın içindeki kişilerin isimleri - zekariya,meryem,ibrahim- bile bu kadar mesaj verirken ve masalda geçen olayların - aydınların öldürülmesi, faili meçhul cinayetler, cesaret göstermek- gerçekle bu kadar örtüştüğünü görünce masaldan ders almaktan başka çare kalmıyor.
Çağan Irmak'ın önceki işlerine benzemeyen, farklı bir tadı olan güzel film. fakat herkes bu tadı alacak mı bilinmez. bu yüzden de birçok kişi bu filmi sevmeyecek gibi geldi bana.
filmde masal ve gerçeklik birarada. tıpkı hayatta da olduğu gibi.ferhat rolündeki çocuğa diyecek laf bulamıyorum. doğal yetenek böyle bir şey olmalı sanırım. abla-kardeş olan çocuklar da harikuladeydi. bana kalırsa, çağan ırmak bu çocukları çok iyi yönlendirmiş. çağan'la çalışan oyuncuların söylediği ortak bir şey var ki; onun bir yönetmen olarak, oyuncularını çok iyi oynattığı ve motive ettiği gerçeğidir.
--spoiler--
filmde anlayamadığım kısımlar oldu. dinle ilgili bir şeyler söylenmeye çalışılmış ama ben -net olarak- "heh şunu söylemiş!" diyemedim. *
filmin sonunda ferhat -bence- ölüyordu. o çocuğa ne olduğunu göstermemesi, bunun açıklamasını izleyiciye bıraktığını gösteriyor zaten.
her çocuk masalların sonunda kötülerin kaybetmesini ister. bu masalda da öyle oluyor. güzeldi velhasıl. iyi ki varsın çağan!
müzikleri evanthia reboutsika'ya ait film. aynı babam ve oğlum'da olduğu gibi yani.
sinema sanatıyla ilgili çok da bir şey bilmem ama müziğin insanı etkilediğini ve yönlendirdiğini bilirim.(tıpkı kokular gibi) bir başka bildiğim şey de insanın, beynin çalışma sisteminin, biraz da tabiatı gereği, aynı kişiye ait "işler"i birbiriyle ister istemez bağdaştırdığını da. işte tam bu noktada filmi düşünürken benim de aklımın babam ve oğlum'a kaydığı noktaya itina ile parmak basmak isterim: müzikler!!! babam ve oğlum filmini izlememiş olsaydım; hikaye, oyunculuk, o hüzünlü/huzurlu müzikler..eşliğinde salya sümük zırlamamış olsaydım, hiç aklıma gelmezdi tabi ki ulak'ın içinde babam ve oğlum. bu yüzden keşke filmin müziklerini bir başkası hazırlamış olsaydı dedim film için.
herkesin filmden aldığı farklı olacaktır tabi, olumlu olumsuz yorumlar ya da fakat beğenilse de beğenilmese de sözünü çarpıcı bir şekilde söylesin diye çok uğraş verilmiş, orjinal bir film bu. ellerine kollarına sağlık denilesi cinsten, tüm emeği geçenlere!
çağan ırmak'ın türk sinemasına armağanı. açıkça söyleyebilirim ki, türk sinema izleyicisinin düşünce yapısını da bir adım öteye taşımaya çabalayan bir yapım. her sahneyi ayrı bir güzel ve özenle çekildiği belli.
--spoiler--
filmin sonu tamamen bize bırakılmış. ferhat öldü mü yaşıyor mu? zekeriya sonunda kök salacak mı? yoksa gezmeye devam mı?(burada leon geldi aklıma) hemen hiç bir karakterin akıbeti hakkında bilgimiz yok. ama zaten filmin olayı bu, afişinde yazdığı gibi bazen en iyisi bir hikayeye inanmaktır diyor ve çocuğun sonunda anlattığı masala inanmak istiyoruz. tüm kötülerin belasını bulduğu, iyilerin kazandığı bir masala.
--spoiler--
önyargılarla gidilmemesi gereken film. türk sineması tarihinin en farklı filmlerinden birine imza atmış çağan ırmak..
şimdi öyle babam ve oğlum hastalarından değilim. filmi beğenmiş olmama rağmen babam ve oğlum filminin aslında gayet düz bir senaryoyu oyunculuğa yüklenerek kurtarmayıa çalışıldığını düşünüyorum. o yüzden fazla bi beklentiyle gitmedim ulak'a...
ırmak, diğer işlerinin aksine gayet karmaşık ve sürükleyici bir senaryoyu çok güzel işleyerek aktarmış. kendisinden bu kadar üstün bir performans beklemezdim. güzel hikaye oyunculukla birleşmiş, masal gerçekten ayrılmış ve mükemmel bir film çıkmış ortaya.
sonuç olarak : tiz gidile...
film boyunca hep geri palnda kalmasına rağmen ferhat adlı çocuk bakışlarıyla filmin sonunda filme damgasını koymuştur. ayrıca sarı saçlı velet ve ablasının diyaloglarıda filmin sonunda etkileyiciliği arttırmış.
çağan ırmak'ın fantastik olarak tanımlanan fakat bu anlamda beklentilerin altında kalan film. film kesinlikle babam ve oğlum kıyaslamasına girilmemesi gereken bir yerde ve dolayısıyla kafanızda yanlış düşüncelerle izlemeyiniz. aynı şey oyuncular için de geçerlidir. ki filmin oyuncuları hemen hemen aynı oldugundan karakterlere göre oyuncuları yerleştirebiliyorsunuz kafanızda. hikaye içinde hikaye ve kişilere göre değişen hikayeler anlatan filmin yerel zamanını sorgulamak bazen yoruyor. oyunculara zaten bir şey demiyorum, bir çetin tekindor bir hümeyra bir yetkin dikinciler duruşları yeter. çocuk oyuncular çok güzel seçilmiş, çok güzel yönetilmiş. filmde ömer karakterini oynayan oyuncuya hayran kaldım kendisi gayet başarılı, izlerken dikkat edilmesi gereken bir oyuncu. yalnız yönetmenin de o güzel beynine saygıda kusur etmem, şiddetle izleyiniz.
--spoiler--
kurt kuş uyuyunca
eski ahırda
el ayak çekilince
kimseye söyleme
--spoiler--
çağan ırmak ve oyuncu kadrosunun alnının akı ile cıktıgı, biraz daha abartmak gerekirse showa kacan hareketler sergilediği film olmuştur. sahnesi, dekoru, konu bütünlüğü, işleyişi ve oyunculuk tek kelime ile muhteşemdi.
hüzünbaz bir arkadaşınız ile rahatlıkla izleyebileceginiz, bazı sahnelerinin hafif tırstıran gerilim ögeleri içerdigi, izleyen her kişinin ana hikayeyi kendi hikayesine giydirdiği nefis bir film olmuş.
filmde çocuk oyuncalara çok rol düşmesi, çocukların üstün bir rol yetenegi ile oynamaları da filmin artı yonlerinden bir tanesi.
tebrikler çağan ırmak, yine büyük bir iş başarmıssın !
eğer gidilecekse hakkında hiçbir şey bilmeden gidilmesi gereken film. kimseyi dinlemeyin, başka bir babam ve oğlum beklemeyin, aynı oyuncular hep aynı hep aynıııııı demeyin, sakin olun, zihninizi boşaltın, akışına bırakın, mesaj kaygısı gütmeyin. kapasitenizi aşsa bile beğenmedim ööö olmamış bok yönetmen demeyin emeğe saygı duyun.
şimdi sözüm yönetmen bey hazretleri çağan ırmak'a:
ey adam, sen kalktın önce en ailemizden, en içimizden daldın, şimdi de bambaşka bir şey yaptın. ellerine kollarına aklına sağlık. sen bu ülkede pek fazla insanın burun kıvıracağı bir film çektin, helal olsun. yanarım yanarım o filmde bir ağaç dalı, bir ot parçası ne bileyim bir kum tanesi kadar yerim olmadığına yanarım. haddime değil ama çok tebrik ederim.
filmin sonu bütün filmi bitirdi denilebilir. sonuna gelene kadar senaryo, oyuncular, efektler mükemmel fakat sonu biraz saçma sapan oldu. sonuna gelene kadar harika bi senaryo yazdı da sonuna gelince mi tıkandı anlamış değilim. ama güzel bir film...*
sinemada tiyatro izliyormuşsunuz izlenimi uyandıran, tarafımca sıkılarak izlediğim, çağan ırmak'ın bu sefer tutturamadığı film. tamam güzel bir mesaj veriyor ama düz bir senaryo kardeşim diyor ve 10 üzerinden 5 veriyoruz.
damaklarda yüzüklerin efendisi tadı bırakmış filmdir. ama ben bunu daha çok sevdim. aferin çağan ırmak. böyle iyi..
--spoiler--
öldürülen gençlerin ölmeden önce halka yaptıkları konuşma müthişti. iki dakikada bizim milleti özellikle de şu dinci kesimi süper dört dörtlük özetlediler. insanların içindeki pislik ve ikiyüzlülük bellerini incitmeden ancak bu kadar güzel yüzlerine vurulurdu.
--spoiler--
çağan ırmak isminden ötürü bünyede peydah olan büyük beklentilerimi tamamiyle karşılayamasa da büyülü görüntüleri, çok özenildiği belli kostüm ve mekan tasarımları ve harikulade müzikleriyle senaryosunda olan eksik ve gedikleri kapatarak bize nasıl geçtiğini anlamadığımız 2 saatlik bir yaşam dilimi sunuyor bu film. 2 saatlik bir masal aslında sunduğu çağan ırmak'ın. zaman ve mekan kavramları olmayan, sorgulamayan bir masal ya da bize öyle geliyor kimbilir. "bilipte susanlar da yapanlar kadar suçlu" diyorlar mesela masalın bi yerinde, masaldan alıp başka yerlere götürüyor insanı bu ve bunun gibi nice öğeler filmdeki yoksa masaldaki mi demeliydim?
evet her film gibi eksikleri, oturmayan temelleri var filmin. çoğu da senayodan ortaya çıkan eksikler. planlarına, ışığına, görüntülerine, sanatına, müziklerine diyecek en ufak bir şeyimiz bile yok, olamaz da. ama senaryoda bazı şeyler havada kalıyor, yeterince temellerine dayandırılamıyor. filmin sonu biraz aceleye getirilmiş gibi sanki. zekeriya gidiyor, film bir anda bitiyor. ama dediğim gibi bu senaryo eksiklerini giderecek düzeyde başka artıları var filmin ve sırf bu artılar için bile mutlaka izlenmesi gereken bir film.
hatasıyla sevabıyla türk sinemasında denenmemiş bir şey yapmış çağan ırmak. iyi ki de yapmış. eline,koluna sağlık diyorum ve harcadığı parayı çıkarmasını umut ediyorum.
illa bir isimde vermek zorunda isek; ben sinemasal demeyi uygun gördüm bu filmin türüne.
sinemada fragmanını görüp heyecanlandığım film. fantastik bir film olması, türk sinemasında yeni bir çığır açacağa benziyor. özellikle de yönetmenin çağan ırmak olması heyecanı bir kat kat daha artırıyor diyebiliriz. bu arada film ile ilgili herhangi bir senaryonun da açıklanmamsı ilginç. anlaşılan çağan ırmak bol sürprizli bir filme imza atacak.
bir dergideki röportajında Hümeyra ulak ın babam ve oğlum la alakası olmadığını, öyle bir film beklemenin hata olacağını söylediği merakla beklenen çağan ırmak filmi. babam ve oğlum daki tanıdık öykünün aksine talepkar bir filmmiş. sinemamızın geldiği noktayı görmek açısından hayırlı olacağı düşünülen filmdir ayrıca.