uzak uzak uzaktır. istanbul'da olana olamayandan da uzaktır. ben şahsen değilim; kafam rahat. gidebilseydim ibrahim tenekeci nin geldiği gün giderdim. göremedik. olsun. en azından nasıl gideceğim sıkıntısı yok.
Edirne yakınlarına taşındı taşınalı gitmediğim, varlığını şimdi görünce tekrar hatırladığım etkinlik. Trakya üniversiteli arkadaşlar daha çok yararlanıyor olmalı.
ne yapıp ne edin april yayıncılık'tan merak ettiğiniz ya da almayı düşündüğünüz kitaplar varsa uğrayın standlarına. 3 kitabını 10 liraya aldım bugün fuarda.*** internetten alışveriş yapmam mümkün değil. etiket fiyatıyla d&r'dan anca 60 liraya filan edinebilirdim. buradan anlayın ki ciddi anlamda bir indirim ve iyi niyet söz konusu.
ilginç not: benimle ilgilenen görevli abla sanırım ela gözlüydü ve öyle yerinde öyle ona yakışan bir makyaj yapmıştı ki hala aklımda. parlayan sarı ve üst tarafı da kahverengiydi sanırım göz kapağının. çok yakışıyordu. bu da anı olarak kalsın şu fuara gittiğim ilk seferde.
2 sene önce bursa kitap fuarı için gidiş dönüş uçak biletimi almış ve gitmemiştim. arkadaşlar arasında hala konu edilir. * gitmeyi çok isteyip de gidemediğimdir.
sevdiğiniz bir yazarla iki kelam etmek veya kitap imzalatmak, ne bileyim söyleşisine katılmak gibi bir derdiniz yoksa zaman kaybıdır. asıl sorun şu ki bir elin parmaklarını geçmeyen kadarı haricinde, hayranlığımı kazanan tüm yazarlar ölü. o birkaçı da uğramıyor zaten böyle yerlere. kitap satın almak için hele asla gidilmemeli. internet kitapçıları daha uygun fiyatlı ve size kalitesiz baskıları kakalamaya çalışmıyorlar. devamlı bir kitapçınız varsa ve kıyağını da alıyorsanız, en güzeli. yoksa, gitmek bir dert, gelmek bir derttir. özellikle toplu taşıma araçlarıyla yolculuk esnasında ölme riskiniz her daim mevcut. öyle entelektüel bir hava, ortam hiç yok zaten, her fuar gibi yani.
katılım oranının her sene arttığı bu sene 31.si düzenlenen istanbul kitap fuarıdır.
ailelerden ögrencilere, tek tabancalardan gruplara bir sürü insan kah imza almak kah indirimlerden yararlanmak ünlü yazarları görebilme telaşı içinde ziyaret etmekteler.
danilov beşlemesinin yazarı jasper kent sanırım bu senenin uluslararası konuklarından. geçen sene cidden daha çok popüler yazar katılmıştı. bu anlamda tüyap geriye gitmektedir.
asıl sorunun ise ücret/fiyat kısmında yatmaktadır. direkt kitabevinden aracısız almaya çalıştıgımız kitapları sadece yüzde yirmi/onbeş indirimle satın almak budalalık. kaldı ki d r yahut ideefixe bile fuara göre daha çok indirim sağlamaktadır.
bu anlamda fuarın esprisi nedir? sadece yazardan imzalı kitap almak mı? aracısız,direkt ve indirimli gerçekleşecek satışın ekonomik olarak getirisi hem daha fazla hem peşin alımlıdır. kredi kartı alımları bile genellikle tek çekim gerçekleşmektedir.
fuar başlamadan önce bazı tecrübeli yazarların tavsiye vermesi gerekmektedir.
arkadaşlar senelerdir gidiyorum, başlamadan size bazı tavsiyeler vereyim:
1) gitmeden önce alacağınız bazı kitapları belirleyin.
2) bütün fuar alanını dolaşın. ondan sonra kitapları almaya başlayın. yoksa ilk girişte paranızı hemen harcarsınız ve sonra daha çok almak isteceğiniz kitaplar çıkar karşınıza, alamazsınız.
3) kitap seçimi yaparken sakın görevlilere danışmayın. bazıları o kadar iyi satıcı oluyorlar ki normalde yüzüne bakmayacağınız kitapları size satabiliyorlar. fuar bitiminde de "niye aldım ben bu kitabı lan?" diyebiliyorsunuz.
4) yine görevlilere danışmayın. bana bir görevli aldığım kitabın sonunda kimlerin ölüp kaldığını söylemişti.
5) kitapları kendiniz inceleyin, almayı düşündüyseniz kitabın adını kafanıza yazın. bütün fuarı dolaştıktan sonra hala almayı düşünüyorsanız fuardan giderken alın.
6) yanınızda en az 100 lira bulunsun. çünkü doğru düzgün bir kitap en aşağı 15 lira falan. (indirimli hali bu)
ben bu hataları çok yaptım, siz yapmayın dostlar. bu sene de güzel bir fuar olur inşallah. en azından ilkokullar gezi yapmazlar umarım. (hayal bu, her sene gezi yapıyorlar.) hayır anlamıyorum arkadaşım, kitap fuarı yetişkinler içindir. çocukları götürürsün kütüphaneye, gezini orada yaparsın. etraf çoluk çocuk kaynayınca kitaplara rahat bakamıyoruz anasını satayım.
