Yolda Arapça yazılı bir şey bulsa öpüp alnına götüren, bununla kalmayıp üzerine bir de evin duvarına asan bir milletten, beklenir, belkim o Arapça yazı escort ilanıdır, %98.2 miz okunulan Arapça metni anlamadığımızdan bir sorun yoktur, din adı altında arap emperyalizmi, arap yayılmacılığı işte, ama uyanan yok, kendi örf adetleri ölürken yok olurken bir yandan araplaşıyoruz.
Ama bilmezler ki onların türkleri hadislerde, kuranda kötülediklerini kin ve nefret dolu sözlerini, zaten bilseler amin demezler.
(bkz yok araştıran kaynakları bulur şu internet çağında da bi zahmet cahil kalmayın lütfen).
Önemli olanın müslüman kimliği olması ve müslüman kimligininde kültür gelenek kılık kıyafet olarak birebir arap tipini isaret etmesi sebebi ile normaldir. Zaten islamın yayılabildigi bolgelerde ki insan tiplerine bakarakta bu durum anlasılabilir.
buna araplaşma yerine vahabileşme demek daha mantıklıdır. zira türkiyede ve bazı arap ülkelerinde islamcı kafayla alakası olmayan araplar da mevcut. türkiyede görülen süreç vahabileşmedir. bir arkadaşın dediğine göre türkiyede işide sempati duyanların oranı % 8miş. % 8 deyip geçmeyin, bu çok ciddi bir rakamdır. bu durumun ortaya çıkmasında son zamanlarda yayılan tarikatların, cemaatlerin payı büyüktür. bu tezimi doğrulayan bir örnek vereyim. annemin eskiden bir kız öğrencisi vardı, annesi muhafazakar başörtülü ama çok uç kafaya sahip değil. kız lisede okurken annesi kuran öğrensin diye kuran kursuna göndermiş. kız bir süre sonra değişmeye başlamış. kapandıktan sonra okulu bırakmış ve annesine bile "sen dinsizsin, kafirsin" diye hitap etmeye başlamış. bu durum türkiyede kuran kurslarının selefi kafasında hareket eden tarikatların tekelinde olduğunun kanıtıdır. türkiyede düzenlenen kuran kurslarının çoğunda bu şekilde beyin yıkayarak toplumu vahabileştirme operasyonu yapılıyor. mısır da bu tip operasyonlarla eskisinden daha muhafazakar bir ülke haline geldi. internette mısırlı bir sanatçıyla yapılan bir röportajı okumuştum. bu genç adam, ülkesinin enver sedat döneminde suudi arabistan ile işçi alım anlaşması yaptığını; birçok mısır vatandaşının suudi arabistana bu dönemden itibaren işçi olarak gittiğini, geri dönen işçilerin bir kısmının islamcı haline geldiğini, mısırda islamcıların çoğalmasının enver sedat döneminden itibaren başladığını ve bu sürecin 2000li yıllarda hüsnü mübarek döneminde hızlandığını söylemişti. bu sürecin aynısı farklı şekillerde maalesef bir süredir türkiyede yaşanıyor. aslında türkiyede gördüğümüz gözlerini bile kapatan kara çarşaflı suriyeliler de bu şekilde beyni yıkanan tipler.
Çok fazla gıcık olduğum durumdur. Ben Han'ım eşimde benim hanım kültüründen ayak yıkama makinesine dönüştürülen kadınlarımız merak etmeyin hala hanımızsınız
malum kişiler haricinde geçerli olmayan mevzudur. bizim kendimize has geleneklerimiz, göreneklerimiz ve hayat felsefemiz var. bize uymaz arapların sistemi de yaşama şekilleri de kafa yapıları da..
kuran karşısında büyülenmiş gibi kalmasındandır. annem kuran okuyor ne yazdığını bilmiyor, babam büyülerle ilgili program izliyor bu ne zırvalık dediğimde bana kızıyor. bas bas ezan bağırılıyor, camilerde manyak hareketler yapılıyor, insanlar açıkça yardım diye soyuluyor, din diye allah diye her istenilen yaptırılabiliyor. küçücük çocuklar çarşafa dolanıyor. herifler ağır vatan hainliği yapıyor ama suçlu olan dinsizler oluyor çünkü onlar dinsiz.
Kültürel kazanımlar etkileşimler asimilasyon olarak algılanmamalıdır.
Orta asya bozkırlarında türkler çok köklü bir medeniyer olan çinden ve diğer asya folklorlerinden etkilendiler
Ve yine onlarda etkilediler.
Anadolu sonrası ortadoğu arap devletlerinden etkilendiler etkilediler
Daha batıda romadan latinlerden rumlardan etkilendiler etkilediler.
Ama günümüzde osmanlılar ve selçukilerde fars ve arap alfabelerinin benimsenmesi şeklinde basit bir örneği asimilasyon şeklinde yorumlayanlar var, bu tamamen büyük bir cehalet bilançosudur.
Zira şu an latin alfabesi kullanmaktayız o zaman latinleştik romalılaştık artık türk değiliz.
araplaşmasa bile arap türk karması bi durumdadır. bununda temel nedeni arap kültürünü fazla benimsemiş olmalarıdır. osmanlı araplar üzerinde himaye kurmuş ancak türkleştirme yerine araplaşmayı seçmiştir.