Makarnası pişiyorsa akbili de doluysa
82 Şam 83 Musul 84 Kahire demekten acayip zevk alan, çok çabuk dolduruşa gelen, devlete tapmaktan dolayı hiç bir yanlışını eleştirmeyen ve bu yüzden çok acı çeken özünde iyi bir halk.
Biraz eğitilmiş olan yarısı iyi insanlardır. Zekidirler. çalışkandırlar . Pratik zeka bakımından Avrupalıların eline verirler. avrupalılar türklerin iyi eğitim aldığında uçak, araba, silah, buzdolabı, fırın, akla gelecek herşeyi üretip satacağını ve pazarlarını elinden alacağından korkarlar . eğitilemesinler, kolay güdülecek bir sürü olarak kalsınlar ister.
Eğitilmemiş diğer yarısı arap asimilasyonuna uğramıştır. Onlar osmanlıcı, hilafetçi, şeriatçı, arap milliyetçisi ve mezhepçidir. Tam natonun istediği adamlardır. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2379878/+
yaratıcının her dönem yakın davrandığını düşündüğüm millet.
Türkler Geçmişten bugüne hangi dine inanırsa inansın.
Hep deriz, Çin'e diz çöktürdük şu bu.
Aslında aleyhimizde olan inanılmaz güç dengesine rağmen bunu lehimize çevirmeyi bildik.
Biz kazandık çin vergi ödedi, çin kazandı biz esaret altına girdik. Aslında bizim varlığımız hep daha kırılgan bir yapıda idi.
Biz sanılanın çin'in, roma'nın aksine hiç binlerce yıldır aralıksız yaşayan devletler kuramadık.
Çok yıkıldık ancak buna rağmen bir şekilde ayakta kaldık ve yeniden devlet kurduk, hiç yok olmadık.
Teşkilatçı yapımızın da katkısı olsa da, bu yapı hiçbir devletin uzun ömürlü olmasını sağlayamadı.
Çok düştük ama hep kalkmayı bildik.
Bir ama bir tek en hassas konumuz olan yaratıcı ile bağımız olan konular (din-asimilasyon) üzerinden kalıcı darbeler (asimile olan Türk boyları) yedik.
Bunlar da tanrının değil, bizlerin hatasıydı.
Tarih boyunca hep böyleydi; hiçbir Zaman tanrıyı unutacak kadar refah görmedik, hiçbir zaman tanrıdan başkasına muhtaç kalacak kadar düşmedik.
Başka milletlerin defalarca kez yok olup gideceği yerlerden hep bir şekilde çıkmayı başardık.
Ve hep bir yaratıcı aradık, bozkır kültüründe dahi göklere bakarak yaratıcıya seslendik.
Hiçbir zaman refahtan şımaracak seviyeye gelemesek de "artık ancak tanrılar yıkabilir" seviyesine gelen sayısız uygarlığı yine biz yaratıcının sadık evlatları Türkler devirdi.
Yavaştan bozmaya başlasak da yaratıcıyı arama güdümüz hep diğerlerinden samimiydi.
Yaratıcı yanımızda olsun.
Elimizden en kuvvetli şeyimizi almaya çalışıyorlar; Türklük bilincimizi/ruhumuzu, mütevazı yapımızı, asi yanımızı.. sorgusuz kaderci olmak tanrıya bağlılık değildir, monarşinin gereğidir ve maalesef buna çabalıyorlar.
Yozlaşıyor yahut yobazlaşıyoruz, Türklükten uzaklaşıyoruz maalesef.
türkiye türkleri için konuşursak araptan daha arapçıdır. kazak türkleriise araplar gibi kızlarımızı kısıtlamayız derken bizimkiler elin silkik arap teröristi için ağlıyor amk. bu milletin mensubu olmak harbiden çok zor lan.
Göçebedirler. Karakter özellikleri grafiğinde tüm kriterlerde neredeyse moderate konumdadırlar, karaktersiz olarak da yorumlanabilir, uyumlu olarak da.
"şu çılgın türkler" deyu kitap yazıldı bu ülkede?
Türk çılgın olmaz-olabilmez, akl-ı selim sahibi ve ser-best(başı-bağlı)'dir? Türk hayatı, "baş başa bağlı, baş da şer-i şerife bağlı?" olarak yürür.
Türk'ün, "kara dinli, kara donlu gâvur" dediğine bak hele? Türk dediğin, "işini din gününde vereceği hesaba göre kotaran?" kişinin (milletin) adıdır, ırk değildir.
Günümüzde Anadolu'da yaşayanların eskilere oranla çok küçük oranda ait oldukları kimlik. Tamam tarih içinde birçok coğrafyaya yayıldık ettik ve dönüşüm oldu da islam bambaşka bir dönüştürücü etken be kardeşim. Araplaştırdı tabii ki islam. Buna rağmen Türklüğe dair şeylerin bir kısmını yaşattık evet orası ayrı ama nerede o Hunlar, Göktürkler falan. Şimdi araplara köle olmuş zihinlerden başka bir şey değil buralardakiler.
biz islamiyet türk'süz kalsın demedik?
biz ''sadece islamiyet için savaşan türk'tür'' ile ''islamiyet için savaşan herkes türk'tür'' sözüne karşı çıktık.
işte bu çarpıtmaktır.
türk tengrici de olsa, müslüman da olsa hep tek yaratıcısına dua etti, her şeyi ondan istedi, onun için savaştı.
yaratıcı için canımızı veririz. ama onun bize bahşettiği türklük kimliğini de ele ayağa düşürecek değiliz!
“Türksüz islam genel olarak kafirlerin, özel olarak münafıkların tüm sermayesidir. Yani Türksüz islam küfrün kol gezdiği, münafıkların cirit attığı bir vasatı temin eder. Fakat asla bir vatanı temin etmez. Türksüz islam vatansız islam’dır. Vatansız yaşamakta namussuz yaşamaya denk düşer. Bu vatansız vasat Müslüman’dan başka herkesin işine yarar. Çünkü Türksüz islam vasfedilemeyen mücerret bir islam algısıdır. Türkler devleti icap ettiği zaman korudu ve kurtardılar ama devlet hiçbir zaman Türkleri iyi bir pozisyona ulaşmaları için desteklemedi. Bugün Müslüman’ım deyip her türlü alçaklığı yapan insanlara alçak demeyenler de alçaktır. Bugün Müslümanlık adına ortaya çıkıp da alçaklık yapanlara alçak demeyenler de alçaktır.” Vesselam… (23.10.2010 - Ankara)
elbette müslüman bir türk'üm.
ancak mete han'dan, bumin kağan'dan, bilge kağan'dan rahatsız olan türklük kimliğini taşımak zorunda değildir!
türk-islam tarihinde bilge kağan gibi türklere tabiri caizse ulusa sesleniş yapmış kaç lider vardır?
bir mustafa kemal atatürk, bir bumin kağan.. başka eşi benzeri yok türk tarihinde.
türk adını köktürkler kadar hangi türk-islam devleti ağzına almış?
yalnızca karahanlı devleti, ruhları şad olsun onların da.
size göre türkçe'den çok farsça konuşan, türklerden çok farslara yönetimde söz hakkı tanıyan selçuklu devleti çok daha türk'tür tabi.
her ne kadar çağdaş olmasalar da köktürkler ve selçuklu karşı karşıya gelse, müslüman olmama rağmen tarafım köktürkler olurdu.
biz hangi dine inanırsak inanalım yaratıcı için savaştık.
tanrının mütevazi, samimi kulları olduk.
lakin bu türk olmak = müslüman olmak anlamına gelmiyor.
“Bize islam’ın ne olduğuna dair tatlı yalanlar söylediler ve biz de yalanların tadına bayıldık. Hayatımızın deveranı konusunda bize söylenen tatlı yalanların hepsini hakikat kabul ediyoruz. Yani bize acı yalan söylemiyorlar, tatlı yalan söylüyorlar. Bu bizim islam’ı anlamamıza mani olan bir ruhi durum. Tabiatıyla Türklüğü anlamamıza da mani oluyor bu ruh hali. Biz islam’ı anlamadığımız kadar Türklüğü de anlamıyoruz, islam’a uzak düştüğümüz kadar Türklüğe de uzak düşüyoruz. islam’a ne kadar yakınsak Türklüğe de o kadar yakınız."
türklük islam bayraktarlığını yapan bir roldü ne demek?
abbasiler göktürklerden daha türk'tü o zaman? hadi oradan!
Biz hamd olsun sadece türk'üz; müslümanı, hristiyanı, yahudisi, şamanisti fark etmeksizin..
ahmed yesevi'nin dediği gibi müslüman olduğumuz kadar da türk'üz!
çok sevdiğiniz türk olmayan dindaşlarınız islamiyet'ten önce putlara taparken, biz göğe bakıyorduk.
biz islamiyet'ten önce de, sonra da büyük bir millettik.
türklüğü kimsenin saçmasapan kalıplara sokmak haddine değildir!
mete han'ı atilla'yı, bilge kağan'ı türklük dışı saymak kimsenin haddine değildir!
birileri ortadoğuda kabilecilik oynarken tengrici bumin orta asya'da türk milletinin diriliş öyküsünü yazıyordu!
akıllı olun!
“Türklük her zaman tarihi bir roldü; bir ırk değildi, bir kültür değildi, bir yaşam tarzı değildi. Bir tarihi rol, yani islam bayraktarlığının, kafirle çatışmayı göze almanın tebeyyün ettirdiği (meydana çıkardığı) bir unsur idi. Türklük bir kavim olarak başlamış bir şey değildir. Türklük bir isim değildir, Türklük bir sıfattır. Müslümanlık içinde vasıf, nitelik ve karakter üstünlüğünün belirginleştirdiği bir mekandır. Türkler bütün varlıklarını islam’a borçlu olduğu için, (sadece Türkler) islam’ı kendi ezberlerine tahvil etmediler (çevirmediler, dönüştürmediler). Yani Türk bütün ezberlerini ve direktiflerini Kur’an’dan ve Sünnet-i Seniyye’den alandır. Bir insan Müslüman’ım diyorsa iki ihtimal vardır; bu adam ya Türk’tür, ya münafıktır. Çünkü münafıklık imanla değil, zahiri bir şekilde inandık demekle var olan bir şey. Türklük ise zaten başka bir yolu ve mümkünatı olmadığı için olunan bir şeydir.”
"Haddi zatında Osmanlı vatansız, milletsiz bir devletti. Milleti de vatanı da yoktu. Osmanlı yıkılınca milletin kim olduğu, vatanın neresi olduğu Osmanlı tarafından değil de "Millet" tarafından tekrar tayin edildi. Ama son zamanında "Osmanlının Türksüz islam'ı" kendisini kendi eliyle yaktı. Bu daha sonra Türkiye'de Cumhuriyet'ten sonra Türk olmayanlara örnek oldu. Bugün Türkiye'de Müslüman olduğunu söyleyip Türk olmadığını, kesinlikle Türk olmadığını söyleyen bir sürü grup, cemaat, etnik yapı ortaya çıktı. Bu Osmanlıdan kalan bir şey, zihniyet. Osmanlı da Türksüz isam'ı savunuyordu. Ama istiklal Harbi'nde bu toprakları "Türk'lü islam'ın" savunduğu ortaya cıkınca Türksüz islam'ı savunanlar hayal kırıklığına uğradı. Demek ki Türsüz islam kimin işine yarıyorsa kafirlerin ve münafıkların istediği islam ona (kafire ve münafığa) hizmet ediyor. Mesela; Pakistan'da ve Hindistan'daki islamiyet ingilizlere ve Avrupa'dan gelen sömürgecilere herhangi bir güç, mukavemet gösteremedi. Çünkü orada islam'ın gazayla savunulacağı fikri henüz kavranmamıştı. Orada insanlar hala eski gelenekleriyle islam'ın sentezini yapmaya çalışıyorlardı. Orda kafirlerin ilerlemesi çok zor olmadı. Ama bu topraklarda öyle olmadı, çünkü bu topraklarda islamiyet sadece gazayla savunulan bir şey olarak kavrandı. Kültürel, itikadi vs. bir zenginlik olarak kavranılmadı. Bugün tam tersi olduğu savunulmaktadır. Türkiye'de bunun bayiliğini yapan bir sürü insan türedi. Kafirlerle çatışmayacaksın veya aklının ucundan bile geçirmeyecek; maksimum seviyede anlaşma, uzlaşma yoluna gideceksin. Bunun kimin lehine kimin aleyhine olduğu iyice ortaya çıktı. Türkiye'de kafirleri çağıran, Türk olmayan Müslümanlar türedi."
(i.M.D'nin "Türksüz islam Kimin Neyi?" Konferansından;)
Bakmayın olm türklük dünyada 7-8 unsurun sahip olduğu bir kavramdır.
Irktır gelenektir kültürdür dildir vs.
Slavlık böyledir
Çinliler
Vikingler gibi.
O arap sandığınız kuzey afrika arap değildir!
Berberidir
Mısır; eski mısırın devamı kıptidır
Suriyeli asuridir vs.
Bunlar ibrahim veya ismail soyu değildir.
Bakmayın aq dünyada herkes "ben türküm" gibi bir anlamda diyemez. Totalde 7-8 tanedir.
Arap götü yalayanları siktir edin zaten ne dediklerini bile bilmiyorlar.