amerikadan ve avrupadan bol bol otomobil ithal eden malum tüsiad ve müsiad patronlarının taksi, toplu taşıma, otomobil piyasası üzerinde tekel oluşturduğunu ve çinden ithal edilen birkaç bin dolarlık araçları bile yirmi otuz bin dolar bandına çekmeye çalıştığını göremiyorsunuz.
adamlar kendi cebini doldurmak için her şeyi ateş pahası fiyatlarlarla etiketlerken, tek sorun ekonomideki chp ve akp tahakkümüymüş gibi davranıyorsunuz.
akp ve chp nin ayakta kalabilmek için zenginlere her konuda sınırsız serbestlik tanımaya muhtaç olduğunu görmeden!
türkiye de üretim yapmak, patron olmak, işçi çalıştırmak savaşa girmek gibi bişeydir.
zaman zaman bencillik yapsalarda ben bu işleri yapan insanlara saygı duyuyorum. daha çoğalsınlar diyorum.
neden, bu insanlar arasında çok doğru bir laf vardır. "türkiye de sanayicilik enayiliktir" derler.
doğrudur.
sen, hayatını, paranı riske sokar bir girişimde bulunur sanayici, üretici olursun. 2 sene ancak borca harca çalışırsın. sonra para kazanmaya başlarsın.
işçi başlar, daha çok para, sendika başlar, falan filan(detaya gerek yok)
devlet başlar bana da bana da. e ne kaldı sana.
o sana bu bana tikim kaldı hasana derler ya o hesap.
şimdi bu ülkede ne devletin istediği vergiyi ne işçinin istediği maaşı ne de diğer masrafları düşürmene imkan yok.
onun için, bu ülke vatandaşları için yapılacak tek şey süper işadamı olmaktır.
olmaz demeyin. daha önce de örnek verdik. bildiğimiz o koca koca markalar aslında birer insan ismi. ford u, mercedes i, toyata sı vs vs.
hepsini tek bir insan ortaya çıkarmış, devletlerini, halkını beslemiş ve kendisi de büyümüş. süper işadamından kastımız budur.
şimdi aynı durum, sanala alem de devam ediyor. facebook, twitter, amazon hpsi birer insan eseri.
yakınmayı bırakıp, olmazları oldurmayı denemek lazım.
ülkeleri devlet yönetimleri değil içinde yaşayan insanlar kalkındırır. devletler sadece geleni dağıtır. o da genellikle hakça olamaz çünkü seçim vardır. yönetimler yeniden seçilmek ister ve bunun için taraftarlarını kayırır.
çalışın çalışın.