büyük bir devrimdir. öyle inkilap tarihi derslerinde okutulan tırt devrimlerle karıştırmayınız. bu ülkenin tarihinde eşi ve benzeri yoktur.
toplam büyümede Çin ve Hindistan'dan sonra dünyadaki 3. ülke olduğumuz anlamına gelmektedir. avrupa birliğinin içinde bulunduğu kriz, iran daki sürekli devalüasyonlar, israil ekonomisinin eskisi gibi olmaması... bu ülkeleri türkiye nin bu büyümesine karşı önlem almaya itmiştir. gerek yazılı gerekse görsel basında hatta sosyal medyada bu büyük gerçelik candaş medya tarafından ustalıkla örtbas edilmeye çalışılmaktadır.
büyümeyle, elini soktuğu delik cebindekinin büyüdüğünü sanan aklı evveller için aşağıda bir adet grafik paylaşılmaktadır. bu grafiğe göre türkiye toplamda %54,4 büyümüştür. 2012 yılındaki büyüme hedefinin 4 olduğunu da düşünürsek birazcık matematik bilgisi olan kişinin gayet rahat şekilde hesaplayacağı rakamsal değerdir. %58,5 tir.
global krizin olduğu 2009 yılındaki %4,8 lik küçülme hesaplamaya dahildir.
grafikte 2010 ve 2011 yıllarındaki rakamlar OECD ve AB ülkeleri arasında Türkiye en hızlı büyüyen birinci ülke olduğunu göstermektedir.
türkiye 2010 ve 2011 itibari ile Çin'den sonra en çok büyüyen ikinci ülke olmuştur.
%58 büyüme diye bir şey yoktur.
o yüzdelerin hepsini toplayınca 58 ediyor olabilir ama o zaman yüzde değil belki bir milyonda, belki bir milyarda 58 den bahsediyor olabiliriz. çünkü her senenin yüzünü toplayınca elde edeceğimiz toplam bize istediğimiz oranın paydasını verecektir.
mantık hatalarıyla dolu olan zılgıt, yüzde 58 büyümenin yalakalın şike teşvik alanında olması yüzde yüz onları aşması durumudur, lakin bir ülke son 10 yolda yüzde 58 büyüyor ise, asgari ücretin 701 lira, açlık sınırı 1768 lira olmaması gerekir.