Dış borçlanma olmadan büyüme olmaz.
Tabii ülkeyi 2003 yılına kadar Afrika standardının altında bırakan zihniyetten fişek gibi iktisat bilgileri beklemek yanlış olurdu zaten.
milli hasılaya orantılı bakarsak,
Bu borçlanma az bile.
Anlamadığım şey şu: bu 201 milyar dolar borç kimin? Vatandaş bir şey aldıysa öyle veya böyle ödedi. Ödemediyse haciz geldi. Kamu borçlu değil. Geriye ithalat yapan büyük şirketlerin gelirlerini çarçur etmesi kalıyor. Ya da kazandıkları tl yi dolara çevirecek kadar ülke içerisinde dolar yok. Yani ortada tl cinsinden para var. Bu şu demek oluyor: ülke olarak ihracat rakamlarimiz düşük olduğu için ülkeye döviz girişi ithalat borcumuzu döndürebilecek kadar değil. Sıcak para da artan siyasi risklerden dolayı ülkemizden kaçtı. Döviz piyasada suyunu çekti. Vatandaş da tl deki erimeye karşı dolara hücum etti. Yani kısır bir döngüye girdik.
Türkiye'nin dış borcu Haziran sonu itibariyle 421,4 milyar dolar, net dış borcu ise 262 milyar dolar oldu. Aynı dönemde Hazine garantili dış borç stoku da 12 milyar dolar oldu.
--spoiler--
özelleştirmeler sonucu devlet borcu elbette azalır ve bu konuda hükümetin de başarısı vardır.
ama özel sektör borcu artan bir ülke -banane yea diyemez. çünkü devlet bu firmaların borçlarına birnevi kefildir.
özel sektörün büyümesi belkide senin özelleştirmelerin sonucu olmuştur ne dersin?
ayrıca wikipedia araştırmacı yazarları için 2009 yılı verileri değilde son ay verileri daha akılcı olacaktır.