türkiye nin avrupa birliği üyelik süreci

entry24 galeri8
    1.
  1. son günlerde umutların iyice tükendiği sürectir.
    0 ...
  2. 2.
  3. 3.
  4. türkiyenin açılımla bölünme sürecine girmesine vesile olmuş süreçtir.
    0 ...
  5. 4.
  6. 5.
  7. gereksiz yere beklenen süreçtir. Herkes gerçekçi olsun. Ab ye girmek sadece ekonomik güce bakmaz. Ab ülkelerinin eğitim, sosyo kültürel yapıları göz önüne getirilirse girmemizin imkansız olduğu görülecektir. Türkiyenin okuma yazma oranı %80 lerde olduğunu hatırlamamız gerekir. Yükseköğretim mezunu kişi sayısı ağlanacak seviyede. O ülkelerde bu oranlar yok. iktisat bölümü okuyan arkadaşlar bilir bu ülkedeki mutlu azınlık oranını. Var mı danimarkada, finlandiyada bu oran. Dünyanın en mutlu çocuklarının bulunduğu ülkeler arasında, türkiye afrika ülkelerinin bile gerisindedir. Bu listenin başıda, türkiyeyi ab ye istemeyen hollandadır. E kardeşim niye alsınlar seni. Ne bu bu kadar ab sevdası. Ab uyum süreci altında bir takım saçmalıklar... Ekonomimiz iyi ama diyen arkadaşlar; o batan yunanistanın, italyanların emeklileri türkiyede 5 yıldızlı tatil yapıyo. Bizim emekli 10 lira zamma yarabbi şükür diyo, hatırlatırım. Klişe olacak ama, hala avrupada din faktörü ciddi derecede önemli.
    0 ...
  8. 6.
  9. fazlası ile sürüncemede kalmış, cılkı çıkmış ve faydasızlaşmaya başlamış süreçtir.
    0 ...
  10. 7.
  11. 8.
  12. 9.
  13. --spoiler--
    almanya hristiyan demokratik birlik partisi ve hristiyan sosyal birlik partisi yeni seçim programlarında türkiye'nin avrupa birliği üyeliğine karşı olduklarını vurguladılar.
    programda, "avrupa birliği kriterlerini karşılamadığı ve birlik için yük olacağı düşüncesiyle türkiye'nin avrupa birliği üyeliğini reddediyoruz" denildi.
    --spoiler--
    0 ...
  14. 10.
  15. 11.
  16. 12.
  17. 13.
  18. --spoiler--
    Fransa Başbakanı Manuel Valls, Avrupa Birliği'nin yeni üyelerle büyümesinin sonsuza kadar süremeyeceğini, Balkan ülkelerinin eninde sonunda üye olacağını ancak hassas bir konu olan Türkiye'nin üyeliğinin başlı başına bir soru olduğunu belirtti.
    AB ülkelerinin bir noktada büyümeye son vermek zorunda kalacağını belirten Valls, “Herkesin aklında elbette Türkiye konusu var… Türkiye’nin üyeliği hakkındaki ikiyüzlülük bir noktada son bulmalı” dedi.
    --spoiler--
    0 ...
  19. 14.
  20. 15.
  21. Can Dündar: ‘AB’nin Türkiye ile görüşmeleri durdurmasını istemiyorum’
    --spoiler--
    Avrupa Parlamentosu'nda (AP) bu akşam, Cumhuriyet Gazetesi Eski Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar'ın yaşadıkları ile 'Türkiye'de medya üzerinde baskılar, Türkiye'de yaşanan darbe girişimi ve Türkiye-Suriye ilişkileri' konusunu görüşüyor. Toplantıya gazeteci Can Dündar da katılıyor.
    Can Dündar Brüksel'de yaptığı konuşmada gazetecilerin sorularını yanıtlayarak, “AB'nin Türkiye ile görüşmeleri durdurmasını istemiyorum. Buna karşın Türkiye'nin AB'ye üyelik süreci Türkiye'nin demokrasisi için güçlü bir dayanak noktasıdır.” dedi.
    Türkiye'nin AB'ye tam üyeliği konusuna destek verdiğini açıklayan Dündar konuşmasına şöyle devam etti:
    “Bu yüzden tam üyelik için müzakereleri önemsemeliyiz. Türkiye’yi izole etmek durumunda değilsiniz, Çünkü izolasyon bizim için kötü bir anlam ifade etmiyor olabilir ama Erdoğan için öyle. Çünkü biz Türkiye'nin AB birliği ailesi içinde olmasını ve üyeliğine destek veriyoruz. Fakat onlar bu baskıcı politikaları desteklemeyi durdurmak zorundalar çünkü bunun karşılığında kapılar mültecilere kapanabilir. Avrupa Ortadoğu'da süren savaş ile ilgili sorumlulukları vardır, mültecileri korumak zorundadırlar, mülteciler Türkiye'de sıkışamazlar, bırakın Türkiye hükümeti bu konuda istediğini yapsın. Bu Türkiye'nin AB politikası da olamaz. Bu politikayı gazetecilerin hak ve özgürlükleri yararına değiştirmek zorundalar”
    --spoiler--
    0 ...
  22. 16.
  23. Paolo Gentiloni: ‘Türkiye’ye kapılarını kapatan AB olmayacak’
    --spoiler--
    Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasında son dönemde yükselen tansiyona ilişkin konuşan italya Dışişleri Bakanı Paolo Gentiloni, "Türkiye'ye kapıları kapatan biz (AB) olmayacağız" diyerek, birliğe katılım koşullarını bilen Türkiye'nin buna karar vereceğini belirtti.
    Brüksel’deki Avrupa Birliği Dışişleri ve Savunma Bakanları toplantısının ardından italyan basınına açıklamalarda bulunan Bakan Paolo Gentiloni, burada Türkiye’yi de ele aldıklarını hatırlatarak, “Biz tabii ki bu ülkede meydana gelen son gelişmelerden, ikinci muhalif partinin liderlerinin tutuklanmış olmasından duyduğumuz endişeyi bir kez daha tekrar ediyoruz. Ancak bu, bizim Türkiye’nin yüzüne kapıyı kapattığımız anlamına gelmiyor. Bunu değerlendirecek olan Ankara’dır. Türkiye, AB ile diyalog sürecinin kurallarını biliyor ve buna göre değerlendirmesini yapacak” diye konuştu.
    italya olarak, her zaman Türkiye’nin AB üyeliği yönünde bir tutum izlediklerini anımsatan Paolo Gentiloni, “Son haftalarda üst üste zorluklar yaşadık, ancak Türkiye’ye kapıyı kapatan biz olmayacağız. ‘Bakalım Ankara ne karar verecek’ dedi.
    “REFERANDUMLAR GENELLiKLE AB’DEN ÇIKMAK iÇiN YAPILIYOR”
    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, AB’ye üyelik konusunda gelecek yıl referanduma gidilebileceğini açıklamasını da değerlendiren Gentiloni, “Genellikle referandumlar AB’den çıkmak için yapılıyor. Ancak bu ülkeyle ilişkimiz hâlâ devam ediyor ve hatta biz yıllar önce, AB’nin bir kısmının bu ilişkiyi aşırı derecede frenlediğinden şikâyetçiydik. Elbette şimdi durum daha da zor” ifadesini kullandı.
    “TÜRKiYE’NiN ŞARTLARA UYUP UYMAYACAĞINI MERAK EDiYORUZ”
    italya Dışişleri Bakanı Paolo Gentiloni, sığınmacı krizine çözüm amacıyla Türkiye ile AB arasında bir anlaşma yapıldığını da hatırlatarak, bunun daha da iyileştirilebileceğini, ancak yine de işe yaradığını dile getirdi.
    Türkiye’deki gelişmelere bağlı olarak, başta bir dizi şarta bağlı olan vize muafiyeti gelmek üzere, AB’nin bazı taahhütler verdiğini belirten Gentiloni, “Ancak idam cezasının yeniden getirilmesinin konuşulduğunu duyup, muhalif vekillerin tutuklandığı operasyonları görünce, bu şartlara uyulup uyulamayacağını merak ediyoruz. Ancak Türkiye’ye kapıyı kapatanın biz olmayacağımızı tekrar ediyorum” diye açıklamalarını sürdürdü.
    --spoiler--
    1 ...
  24. 17.
  25. Ülkenin başında olsam ilk olarak avrupaya girme sürecini durdururdum.
    Kesinlikle. Net. Yapılması gerekende bu.
    1 ...
  26. 18.
  27. --spoiler--
    Abdullah Gül’den AB üyeliği ve müzakere süreci ile ilgili açıklamalar
    11'inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, AB üyelik müzakereleri sürecinde son dönemde yaşananları sağlıklı bulmadığını belirtti. "AB üyeliği müzakereleri başlatan bir kişiyim"diyen Gül, "Burada mantaliteyi iyi koymamız gerekir. Bu süreç bizim işimize yarıyor mu yaramıyor mu. Sürekli işimize yaramıştır, ekonomik olarak da siyasi olarak da yaramıştır. Nitekim en büyük ekonomik büyümeleri o dönemde gerçekleştirdik" ifadelerini kullandı.
    11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye Kalite Derneği(KalDer) tarafından düzenlenen 25. Kalite Kongresi’nin açılış konuşmasını yaptı. Açılış konuşmalarının ardından Abdullah Gül ile bir söyleşi gerçekleştirildi. Burada, 11. Cumhurbaşkanı Gül’e Avrupa Birliği (AB) üyeliği müzakere sürecinde son dönemde yaşananlarla ilgili düşünceleri ve bu sürecin nasıl doğru yönetilebileceğine dair düşünceleri soruldu.
    “SÜRECi SAĞLIKLI BULMUYORUM”
    Yaşanan süreci sağlıklı bulmadığını belirten Gül, “Bunlara kendi çıkarımız açısından bakıyorum. AB üyeliğini Cumhurbaşkanı olduğumda muhatabım Cumhurbaşkanlarına gerek ikili gerekse açık toplantılarda çok söylemişimdir. Esas hedef, AB’nin 2728 üye ülkesinden biri olmak değildir; mesele o seviyede bir ülke olmaktır. Bunu Avrupa’yı tatmin etmek, Avrupa’ya taviz vermek anlamında görürseniz yanılırsınız” diye konuştu.
    “TÜRKiYE BU SÜREÇTE GÜÇLÜ MÜ ZAYIF MI HALE GELDi”
    Türkiye’nin bu süreçte güçlü mü zayıf mı hale geldiğinin dikkate alınmasını gerektiğini belirten Abdullah Gül şunları söyledi:
    “Bu süreçte Türkiye güçlü hale mi geldi zayıf bir hale mi Bakıldığında, reform sürecinde gerek siyasi gerek ekonomi gerek ‘Maastricht’ kriterleri dediğimiz onun temeli çalışan, işleyen fonksiyonel serbest bir piyasa ekonomisini sağlamaktır. Bunu sağlamak için biz, bazı kuralları, kanunları değiştirdiysek, bazı düzenlemeleri yaptıysak bu Türkiye’nin aleyhine olduysa zaten yapmamamız lazım. O zaman suçlu oluruz. Ama Türkiye’ye fayda getirdiyse o zaman AB’den faydalanıyorsunuz demektir. Nihayetinde bu süreç içerisinde Türkiye’ye en büyük yabancı sermaye böyle geldi. 2002’den önce Türkiye’ye yıllık 1 milyar dolar yabancı sermaye ancak gelirdi. Öyle yıllar oldu ki biz bu reform sürecine başladık, bütün kurallarımızı ‘upgrate’ ettiğimizde Türkiye’ye yıllık 25 milyar dolar hatta 28 milyar dolara kadar sermaye geldi. Zaten tasarrufu olmayan bir ülkeyiz, tasarruf olmayınca nasıl yatırım yapacaksın, nasıl büyüyeceksin O zaman başkasının tasarrufunu alıp getireceksin kendi ülkenin çıkarı için kullanacaksın.”
    “EN BÜYÜK EKONOMiK BÜYÜMELERi O DÖNEMDE GERÇEKLEŞTiRDiK”
    Abdullah Gül, AB üyeliği müzakerelerinin siyasi sürecine de değindi. Sürecin Türkiye’ye hem ekonomik hem de siyasi olarak yaradığını kaydeden Gül, “Temel hak ve özgürlükler konusunda standartlarımız daha yüksek değilse bu Avrupalıya verilen bir hak mı yoksa Türkiye halkına verilen bir hak mı Türk halkını temel hak ve özgürlük standartlarını yükselttiysek bu kendi halkımız adına onur duymamız gerekir. Burada mantaliteyi iyi koymamız gerekir. Bu süreç bizim işimize yarıyor mu yaramıyor mu Sürekli işimize yaramıştır, ekonomik olarak da siyasi olarak da yaramıştır. Nitekim en büyük ekonomik büyümeleri o dönemde gerçekleştirdik” dedi.
    “AB ÜYELiĞi MÜZAKERELERiNi BAŞLATAN KiŞiYiM”
    “AB üyeliği müzakereleri başlatan bir kişiyim” diyen Abdullah Gül, “Başladıktan sonra da katılım sürecini yaptık. Bu süreçte AB’nin de çok büyük hataları oldu” ifadelerini kullandı. Gül, Türkiye’nin hak ve özgürlükler alanında kendi standartlarını yükseltmesine vurgu yaptı. Modarötürün bazı fasılların açılmamasına ve açılanların da kapatılamaması üzerine bir sorusu da Gül, “Kapanamamasının sebebi Avrupalıların öngörüsüzlüğü ve vizyonsuzluğudur. Yani bunlar çok küçük hesaplar” şeklinde yanıtladı.
    --spoiler--
    0 ...
  28. 19.
  29. 20.
  30. 21.
  31. 22.
  32. Avrupa Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker, türkiye ve hollanda arasında kriz ile ilgili Türk yetkililerin açıklamalarının Türkiye’yi Avrupa Birliği üyesi olma ihtimalinden gittikçe uzaklaştırdığını ifade etmiştir.
    0 ...
  33. 23.
  34. türkiye cumhuriyeti'nin şu andaki en büyük hedefidir.

    bakın hükümetin demiyorum devlet olarak yıllardır ciddi anlamda bu birliğe girmek istiyoruz. bu birlik içinde önemli bir yere sahip olmak için güçlü demokrasi, insan haklarında hassasiyet, stabil bir ekonomik sistem gerekli. romanya, bulgaristan gibi ülkeler dahi girebildiyse türkiye'nin girememesi için bir neden yok ama ah işte cehalet...
    1 ...
  35. 24.
  36. kokoreç'in yasaklanmasından sonra olacaktır. *
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük