herkes ne kadar gençmiş ya da ben çok yaşlıyım bilemedim. ilk geldiğinde internet türkiye'ye ne 146 vardı ne de 145. o çok sonraları 56k modem zamanları.
ilk geldiğinde internet sanırım 93 yılında, 14.4 kbs ile bağlanırdık. deneysel bir eylemdi bugüne göre. çünkü zaten bakır kablodan dolayı yazılı hızın download karşılığı 1/8 i kadardır hala da öyle ya aslında. böl işte 14ü 8 e. şimdi ne zaman torrentten bir şey indirirken 3-5kbs görsem ETa kısmına bakıyorum. mesela ac revelations için 5kbs ve eta 2 yıl olarak görünüyor.
website yoktu o zamanlar. sadece mail vardı ve tabi mail grupları. öyle bilgisayarla ilgili kaynak da hiç yoktu doğal olarak. ben bir şey bilirdim öteki başka şey. bbs lerde hitnette paylaşırdık öğrenirdik. sonraları websiteleri çıktı. pardon webpageler çıktı. ilklerinden biri microsoftunkiydi.
Pc ile Türkiyenin tanıştığı ilk yıllardır.
iyidi hele 99 senesinde kimsede pc yokken bizim laptopumuz vardı babam 3000 dolar saymıştı. 9 yaşımda bilgisayarım vardı yani iyidi iyi.
"allah'ım ne olur internete girebileyim" diye yalvardığım yıllardı. çünkü internete giriş için belli bir saati beklemek, gece vakti yoğunluğun azalmasını gözlemek, telefonun devre dışı kalmasına razı olmak, telefon faturasının kabarık geleceğini bilmek demekti. internete girerken duyulan o çeviri sesi bile hala akıllardadır. duanın en çok yoğunlaştığı zaman dilimidir o çeviri anı.
arama motorlarının yaygınlaşmadığı zamanlarda birinin önerdiği site gazete kenerlarına ya da not kağıtlarına yazılırdı ki internete erişince adres çubuğuna yazılsın.
tabi sonra google yaygınlaştı ve sadece sitenin çekirdek adının bilinmesi yetti. hatta bu iş biraz fazla abartıldı ki:
öyle yıllardı ki harici modemler vardı modem kartlartları henüz yoktu yanılmıyorsam rs 400 lü bir seri bağlantı ile bilgisayara bağlanılıyordu. 19.2, 22.8 , 33.6 k olanları vardı 56 k bunlarda çok nsonra geldi. herşeybiryanada google piyasada yokken altavista vardı.