Yeşilçam'dan sonra çok bozdu.
Sürekli komik bile olmayan komedi filmleri çekip duruyorlar.
Sıktı artık.
Aksiyon olsun.
Bilim kurgu olsun.
Fantastik bir yapım olsun.
Ya da Animasyon filmi olsun.
Daha fazla komedi filmi olmasın artık.
Bilet ile (izleyicisi ile) dönmeyince, sponsorların, fonların, desteklerin eline düşmüş, kısır döngüye girmiş sinemadır. Yapay zeka teknolojileri gelişip, "film yapmak" çok daha ucuz bir hal alıncaya kadar, bu kısır döngüden çıkmasını öngörmüyorum.
bu sektörde kariyer şöyle yapılır. önce bir kaç bağımsız sanatsal filmde oynarsın. eğer festivallerde iş yapar ödüllle dönersen sonra sikindirik bir sürü filmde oynama kapısını kendine açmış olursun.
günümüzde eğlendirmeye yönelik holywood filmlerini güzel taklit eden sinema. paldır küldür giden hızlı sekanslar, her aşklı meşkli romantik filmin sonunda kadının doğum yaptığı abartılı senaryolar, gırla müzik gibi unsurları var. sevmem ve izlemem, bana çok yavan geliyor.
holywood sinemasını taklit ederek iyi olamayız, kendi ruhumuzu da ortaya koymalıyız. tabii ki de bu söylediğim şeyler şuan ki sektörde fazla idealist geliyor ama hayal etmeye değer. belki de bizim de sinemamızda bir yeni dalgaya ihtiyacımız var, bilmiyorum.
seks furyası dönemini saymazsak yetmişli yıllardaki filmlerin tadını hiçbir zaman alamayacağız. ne komedi ne dram yetmişler birazda seksenli yıllarda çekilen filmlerin sıcaklığı bambaşkaydı. günümüz filmleri soğuk ve itici.
klasik avrupa sineması kültüründen ilerler, uzunca bir sekans, drama tabanlı süreç, insanın gözüne sokulan sosyal mesajlar.
ancak benimseyin, benimsemeyin (ben benimsemiyorum örneğin). aksiyon filmi çekeceksiniz amerikan tarzı ilerleyeceksiniz, yoksa içi boş drama ile insanları aksiyon vaadi ile kandırırsınız.
Aslında yapılsa çok güzel işler çıkartılabilir ama şu bizim bağlı olduğumuz etkenlerden sıyrılmamız lazım. Klasik aşk, mafya temalarını artık bir bırakmalıyız.
Türk sinemasının neden gelişmediğini hep sorguladım. Sonunda bunun 1970 yılında ki bir olayın inanılmaz etkisi olduğunu gördüm. Abd beyinsiz bir gazeteci yüzünden türk sinemasına ambargo koyuyor. Onca ünlü olacak artisler ülkede kalıyor. Abd dev bütçeli filim çekiyor fikret hakan ve salih güney de oynuyor. Sete gelip oyuncularla röportaj yapmak isteyen gazeteciye izin verilmeyince gazeteci bu filmde atatürk e hakaret var diyerek haber yapıyor. 35 milyon dolarlık film (bugün 160 milyon dolar) gösterime girmiyor. Fikret hakan ve salih güney vatan haini ilan ediliyor. Abd türk sinemasına ambargo koyuyor. Film 2013 yılında tlc tv de gösteriliyor. Tam tersi atatürk e zerre hakaret yok tam tersi bizim değerlerimizi savunan rolde.
yeşilçamın Türk halkında bu kadar yer etmesinin nedeni halktan gelen karakterler kullanması ve günlük hayattaki sorunları konu etmesidir bence zaten sahnelerinde hüzün ve mutluluk sıra ile verilir yani halkla bütünleşebilmiştir.
sen tüm hollywood'u bir araya getir tek bir Reha Erdem veya Nuri Bilge Ceylan yapmaz. tek bir vesikalı yarim de bulunmaz. her ülkenin kendi sesini yakaladığı bir sineması var. amerikan sinemasının gelişmişliği paraysa, görsel efekt kasma imkânlarıysa bu onun boktan bir sinema olduğunu gösterir.
daha çok komedi tarzının bulunduğu türk sinemasında aslında aksiyon ve bilim kurgu filmlerinin yokluğunu arıyoruz.
ancak bu filmler büyük bütçeli olucağı için izlenmesininde o oranda olması gerekmekte. Filmin parasını çıkarmayacaklarsa o filmi çekmezler doğal olarak.
Millet olarak sinemaya az gittiğimiz için olduğunu düşünüyorum. netten sinema çekimi izleriz anca.
Amerikan filmleri yanında değersiz sinemalardır. Ne adam gibi bir kurgu, ne rol var. Yazıklar olsun.
Yabancı filmleri seslendirme işini yapan dublajcılar neden bizim sinemalarda da bu işi yapmaz ? Çünkü para harcamak istemez sinema yapımcısı. Oyuncunun kendi sikindirik sesiyle ortaya film çıkarırlar. Sizin yapacağınız filmin ben...evet.
