bugün

(bkz: cem uzan da bir koyayım) bu türün ürünüdür...
yıldıray oğur tarafından dünkü köşe yazısında çok güzel bir şekilde eleştirilmiş.

oğur "Başbakanın her türlü haşerat, nebatat ve hayvanattan çizildiği ülkede Salih Memecanın CHP liderini dansöz olarak çizmesi neden bu kadar yürekleri hoplattı? Cem Yılmaz bile olayı kınadı..." diyor.

peki ya türk mizahının geçmişi nasıl?

üç ciltlik Karikatürkiye-Karikatürlerle Cumhuriyet Tarihi adlı NTV yayınlarından Turgut Çeviker imzasıyla çıkan bayramlık kitaptan yola çıkarak, "karşımıza Atatürkçü, orducu, islamofobik özellikleri değişmez bir Türk mizahı çıkıyor. Sağcı liderleri idam sehpasında bile çizen özgür kalemler, Atatürk ve ordu sözkonusu olduğunda hazırola geçmiş. CHP liderleri ise centilmenlik anlaşması gereği genelde janti çizilmiş..."

ve haklı olarak daha da ekliyor, "Baykal'ın seks kaseti, Kılıçdaroğlu'nun 'hayır' oyu vermemesi sonrası bile Tayyipli kapaklarla çıkmayı başarmış bir mizah dünyası bu."

(bkz: leman)
recep ivedik gülüşü "böhöhöhöyt"ün b.kunu çıkarmaktır. adama, adın ne diye sorsan sokakta, "böhöhöyt" diye cevap verecek yav.

edit: galiba, birisi adı sorulduğunda "böhöhöyt" diye cevap verenlerden ki, üstüne alınmış.
dünyanın en geniş ve çeşitli mizahıdır.

habil kabil döneminden, kadim tarihe, günümüz saçma geçici akımlarına kadar çok çeşitli öğeyi kullanır harmanlar...
aziz nesin muhalifliği ile inek şaban-recep ivedik sığlığının farkı vardı, akp kitlesinin basitliği ile birlikte hangisinin popüler olduğu ortada.
acıya gülümsemek felsefesi üzerine kuruludur. sağlamdır.
cok basittir. sadece belden aşağısı ile ilgilidir.
şu dönemler sadece karikatüristlerin sırtladığı gelenektir. ne bi dizi ne bir film mizaha başvurmaz, varsa yoksa cinsiyetçilik üzerinden komiklik.
içler acısı durumdadır. bakıyorsun komik diye ortaya çıkan şeylere, kadın kılığındaki erkek, abartılı abartılı makyaj, abartılı abartılı şive, küfür hakaretle güldürme çabası...

tiyatronun bir tür olarak türk edebiyatına nasıl girdiğini ve ne şekilde geliştiğini filan anlatıyorum çocuklara. adına gelişim denen sürecin tam da en başında bu saydığım şeyler var...
(bkz: AGM) .
dünyada tek güldüğüm mizahtır.
bir fransız sitcom u çok aptal geliyor bana.
bir hababam sınıfı değil.
-ben kimseyi sevmiyorum!

+bende.anca kendimi severim.hahahhahaha

Ve türk mizahı yerlerdedir...
Gayet güzeldir.
amerikan ve avrupa müzahına ve gençlik filmlerindeki saçmasalak durumları gördükçe şükrettiğim mizah türüdür.
şimdilik sınırlıdır:
(bkz: agm)
(bkz: sçy).
türklerin mizahı mı var ?
Türkiye'de ki en sağlam şeydir.
Mizah, eğitimle, sanatla, uygar duruşla gelişen, dallanan budaklanandır lakin artık Türk mizahi misvak denen içler acısı derginin okunup, karikatür diye nitelendirilmesi seviyesindedir.
Bakın bu bir dramdır!
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar