bugün

(bkz: medeni kanun)
türk devleti'nin toplumsal alanda isviçre medeni kanunu'nu örnek alarak yapılanmasıdır. evlenme, boşanma, miras gibi konularda kadın-erkek eşitliği getirilmiştir.
osmanli'da ilk medeni kanun mecelleydi. gunumuzdeki medeni kanunla hic bir alakasi olmasada, o gun icin buyuk bir adim niteligindeydi. cumhuriyet doneminde isvicre'den aldigimiz medeni kanunla birlikte, batili devletlerde gecerli olan medeni kanuna kavustuk. boylece kadin-erkek esitligi, evlenme, bosanma, miras gibi konulara aciklik getirilmis olundu.
sorunlara pratik çözümler getirmesi, uygar devletlerin yaptığı son medeni kanun olması ile isviçre medeni kanunu örnek alındı. bu kanun türkçeye çevrilerek 17 şubat 1926 DA KABUL EDiLDi 4 EKiM 1926 DA yürürlüğe girdi. yürürlüğe giren bu medeini kanun ile:
kadın ve erkek arasında sosyal haytta, ekonomide ve diğer alanlarda eşitlik sağlanmıştır.
aile kurma alanında, erkeğin bütün ayrıcılıkları kaldırılmış; tek eşle evlilik esası getirilmiş; boşanma hakkı hem kadın, hem de erkek için aynı şartlarda kabul edilmiştir. aile, toplumun temeli sayılarak, titizlikle korunmuş; çocukların iyi yetiştirilmesi için gerekli her türlü tedbir alınmıştır.anneye çocuğun vesayetini alma hakkı verilmiştir.
aile birliği devlety güvencesi altına alınmış, resmi nikah usulü konulmuştur.
miras konusunda, kız ve erkek çocukları arasındaki eşitsizlikler kaldırılarak kadının mirastan eşit hak alması sağlanmıştır.

copy paste değil alın teri efendim. gençler faydalansın diye.
kadın erkek eşitliği esasını getiren kanundur.
17 şubat 1926 günü kabul edilerek, 4 Ekim 1926 yılında yürürlüğe giren, uzun yıllar kullanıldıktan sonra günümüz sosyo-ekonomik koşullarına uygun çağdaş bir anlayışla değiştirilerek, yenilenen ve yenisi 1 Ocak 2002 tarihinden itibaren yürürlüğe giren 4721 sayılı kanundur.
eski kanunda eşler arasında kabul edilmiş bulunan mal ayrılığı rejiminin yerine; yasal mal rejimi olarak "edinilmiş mallara katılma" rejimini benimsemiş kanundur.
degismesine cok az bir sure kalan kanundur. her ne kadar farkinda olunmasa da zayif, yetersiz, basit ve ucuzdur. sonucta insan yapisidir. allah in kanunlari yerine turkiye de 70 kusur sene kullanilabilmistir.
medeniyeti kural koymak, kanun yapmak, sınır çizmek, hayatı ve hayata dair herşeyi zorlaştırmak, dahası insanın özeline kadar herşeye karışmayı kendilerine hak belleyen üst elitin medenileşmek adına getirdikleri, lakin kanımca medeniyetsizlik abıdesi kanun.
toplamda 1030 maddedir. başlangıç bölümü şu şekildedir. http://www.mevzuat.adalet.gov.tr'den alıntıdır.

başlangıç

a. hukukun uygulanması ve kaynakları

madde 1.- kanun, sözüyle ve özüyle değindiği bütün konularda uygulanır.
kanunda uygulanabilir bir hüküm yoksa, hâkim, örf ve âdet hukukuna göre, bu da yoksa kendisi kanun koyucu olsaydı nasıl bir kural koyacak idiyse ona göre karar verir.
hâkim, karar verirken bilimsel görüşlerden ve yargı kararlarından yararlanır.

b. hukukî ilişkilerin kapsamı

i. dürüst davranma
madde 2.- herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır.
bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz.

ii. iyiniyet
madde 3.- kanunun iyiniyete hukukî bir sonuç bağladığı durumlarda, asıl olan iyiniyetin varlığıdır.
ancak, durumun gereklerine göre kendisinden beklenen özeni göstermeyen kimse iyiniyet iddiasında bulunamaz.

iii. hâkimin takdir yetkisi
madde 4.- kanunun takdir yetkisi tanıdığı veya durumun gereklerini ya da haklı sebepleri göz önünde tutmayı emrettiği konularda hâkim, hukuka ve hakkaniyete göre karar verir.

c. genel nitelikli hükümler

madde 5.- bu kanun ve borçlar kanununun genel nitelikli hükümleri, uygun düştüğü ölçüde tüm özel hukuk ilişkilerine uygulanır.

d. ispat kuralları

i. ispat yükü
madde 6.- kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.

ii. resmî belgelerle ispat
madde 7.- resmî sicil ve senetler, belgeledikleri olguların doğruluğuna kanıt oluşturur.
bunların içeriğinin doğru olmadığının ispatı, kanunlarda başka bir hüküm bulunmadıkça, her hangi bir şekle bağlı değildir.
kişiler hukukuna yenilikler getiren fakat uygulamada sıkıntılar yaşanan kanundur. http://www.mevzuat.adalet.gov.tr'den alıntıdır. karakter sıkıntısından dolayı part part atmak durumundayım. belki bazı yazarlarımıza yararlı olabilir.

birinci kitap : kişiler hukuku

birinci kisim : gerçek kişiler

birinci bölüm : kişilik

a. genel olarak

i. hak ehliyeti
madde 8.- her insanın hak ehliyeti vardır.
buna göre bütün insanlar, hukuk düzeninin sınırları içinde, haklara ve borçlara ehil olmada eşittirler.

ii. fiil ehliyeti
1. kapsamı
madde 9.- fiil ehliyetine sahip olan kimse, kendi fiilleriyle hak edinebilir ve borç altına girebilir.

2. koşulları
a. genel olarak
madde 10.- ayırt etme gücüne sahip ve kısıtlı olmayan her ergin kişinin fiil ehliyeti vardır.

b. erginlik
madde 11.- erginlik onsekiz yaşın doldurulmasıyla başlar.
evlenme kişiyi ergin kılar.

c. ergin kılınma
madde 12.- onbeş yaşını dolduran küçük, kendi isteği ve velisinin rızasıyla mahkemece ergin kılınabilir.

d. ayırt etme gücü
madde 13.- yaşının küçüklüğü yüzünden veya akıl hastalığı, akıl zayıflığı, sarhoşluk ya da bunlara benzer sebeplerden biriyle akla uygun biçimde davranma yeteneğinden yoksun olmayan herkes, bu kanuna göre ayırt etme gücüne sahiptir.

iii. fiil ehliyetsizliği
1. genel olarak
madde 14.- ayırt etme gücü bulunmayanların, küçüklerin ve kısıtlıların fiil ehliyeti yoktur.

2. ayırt etme gücünün bulunmaması
madde 15.- kanunda gösterilen ayrık durumlar saklı kalmak üzere, ayırt etme gücü bulunmayan kimsenin fiilleri hukukî sonuç doğurmaz.

3. ayırt etme gücüne sahip küçükler ve kısıtlılar
madde 16.- ayırt etme gücüne sahip küçükler ve kısıtlılar, yasal temsilcilerinin rızası olmadıkça, kendi işlemleriyle borç altına giremezler. karşılıksız kazanmada ve kişiye sıkı sıkıya bağlı hakları kullanmada bu rıza gerekli değildir.
ayırt etme gücüne sahip küçükler ve kısıtlılar haksız fiillerinden sorumludurlar.

iv. hısımlık
1. kan hısımlığı
madde 17.- kan hısımlığının derecesi, hısımları birbirine bağlayan doğum sayısıyla belli olur.
biri diğerinden gelen kişiler arasında üstsoy-altsoy hısımlığı; biri diğerinden gelmeyip de, ortak bir kökten gelen kişiler arasında yansoy hısımlığı vardır.

2. kayın hısımlığı
madde 18.- eşlerden biri ile diğer eşin kan hısımları, aynı tür ve dereceden kayın hısımları olur.
kayın hısımlığı, kendisini meydana getiren evliliğin sona ermesiyle ortadan kalkmaz.

v. yerleşim yeri
1. tanım
madde 19.- yerleşim yeri bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir.
bir kimsenin aynı zamanda birden çok yerleşim yeri olamaz.
bu kural ticarî ve sınaî kuruluşlar hakkında uygulanmaz.

2. yerleşim yerinin değiştirilmesi ve oturma yeri
madde 20.- bir yerleşim yerinin değiştirilmesi yenisinin edinilmesine bağlıdır.
önceki yerleşim yeri belli olmayan veya yabancı ülkedeki yerleşim yerini bıraktığı hâlde türkiye'de henüz bir yerleşim yeri edinmemiş olan kimsenin hâlen oturduğu yer, yerleşim yeri sayılır.

3. yasal yerleşim yeri
madde 21.- velâyet altında bulunan çocuğun yerleşim yeri, ana ve babasının; ana ve babanın ortak yerleşim yeri yoksa, çocuğun kendisine bırakıldığı ana veya babanın yerleşim yeridir. diğer hâllerde çocuğun oturma yeri, onun yerleşim yeri sayılır.
vesayet altındaki kişilerin yerleşim yeri, bağlı oldukları vesayet makamının bulunduğu yerdir.

4. kurumlarda bulunma
madde 22.- bir öğretim kurumuna devam etmek için bir yerde bulunma ya da eğitim, sağlık, bakım veya ceza kurumuna konulma, yeni yerleşim yeri edinme sonucunu doğurmaz.

b. kişiliğin korunması

i. vazgeçme ve aşırı sınırlamaya karşı
madde 23.- kimse, hak ve fiil ehliyetlerinden kısmen de olsa vazgeçemez.
kimse özgürlüklerinden vazgeçemez veya onları hukuka ya da ahlâka aykırı olarak sınırlayamaz.
yazılı rıza üzerine insan kökenli biyolojik maddelerin alınması, aşılanması ve nakli mümkündür. ancak, biyolojik madde verme borcu altına girmiş olandan edimini yerine getirmesi istenemez; maddî ve manevî tazminat isteminde bulunulamaz.

ii. saldırıya karşı
1. ilke
madde 24.- hukuka aykırı olarak kişilik hakkına saldırılan kimse, hâkimden, saldırıda bulunanlara karşı korunmasını isteyebilir.
kişilik hakkı zedelenen kimsenin rızası, daha üstün nitelikte özel veya kamusal yarar ya da kanunun verdiği yetkinin kullanılması sebeplerinden biriyle haklı kılınmadıkça, kişilik haklarına yapılan her saldırı hukuka aykırıdır.

2. davalar
madde 25.- davacı, hâkimden saldırı tehlikesinin önlenmesini, sürmekte olan saldırıya son verilmesini, sona ermiş olsa bile etkileri devam eden saldırının hukuka aykırılığının tespitini isteyebilir.
davacı bunlarla birlikte, düzeltmenin veya kararın üçüncü kişilere bildirilmesi ya da yayımlanması isteminde de bulunabilir.
davacının, maddî ve manevî tazminat istemleri ile hukuka aykırı saldırı dolayısıyla elde edilmiş olan kazancın vekâletsiz iş görme hükümlerine göre kendisine verilmesine ilişkin istemde bulunma hakkı saklıdır.
manevî tazminat istemi, karşı tarafça kabul edilmiş olmadıkça devredilemez; mirasbırakan tarafından ileri sürülmüş olmadıkça mirasçılara geçmez.
davacı, kişilik haklarının korunması için kendi yerleşim yeri veya davalının yerleşim yeri mahkemesinde dava açabilir.

iii. ad üzerindeki hak
1. adın korunması
madde 26.- adının kullanılması çekişmeli olan kişi, hakkının tespitini dava edebilir.
adı haksız olarak kullanılan kişi buna son verilmesini; haksız kullanan kusurlu ise ayrıca maddî zararının giderilmesini ve uğradığı haksızlığın niteliği gerektiriyorsa manevî tazminat ödenmesini isteyebilir.

2. adın değiştirilmesi
madde 27.- adın değiştirilmesi, ancak haklı sebeplere dayanılarak hâkimden istenebilir.
adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve ilân olunur.
ad değişmekle kişisel durum değişmez.
adın değiştirilmesinden zarar gören kimse, bunu öğrendiği günden başlayarak bir yıl içinde değiştirme kararının kaldırılmasını dava edebilir.

c. kişiliğin başlangıcı ve sonu

i. doğum ve ölüm
madde 28.- kişilik, çocuğun sağ olarak tamamıyla doğduğu anda başlar ve ölümle sona erer.
çocuk hak ehliyetini, sağ doğmak koşuluyla, ana rahmine düştüğü andan başlayarak elde eder.

ii. sağ olmanın ve ölümün ispatı
1. ispat yükü
madde 29.- bir hakkın kullanılması için bir kimsenin sağ veya ölü olduğunu veya belirli bir zamanda ya da başka bir kimsenin ölümünde sağ bulunduğunu ileri süren kimse, iddiasını ispat etmek zorundadır.
birden fazla kişiden hangisinin önce veya sonra öldüğü ispat edilemezse, hepsi aynı anda ölmüş sayılır.

2. ispat araçları
a. genel olarak
madde 30.- doğum ve ölüm, nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunur.
nüfus sicilinde bir kayıt yoksa veya bulunan kaydın doğru olmadığı anlaşılırsa, gerçek durum her türlü kanıtla ispat edilebilir.

b. ölüm karinesi
madde 31.- bir kimse, ölümüne kesin gözle bakılmayı gerektiren durumlar içinde kaybolursa, cesedi bulunamamış olsa bile gerçekten ölmüş sayılır.

iii. gaiplik kararı
1. genel olarak
madde 32.- ölüm tehlikesi içinde kaybolan veya kendisinden uzun zamandan beri haber alınamayan bir kimsenin ölümü hakkında kuvvetli olasılık varsa, hakları bu ölüme bağlı olanların başvurusu üzerine mahkeme bu kişinin gaipliğine karar verebilir.
yetkili mahkeme, kişinin türkiye'deki son yerleşim yeri; eğer türkiye'de hiç yerleşmemişse nüfus sicilinde kayıtlı olduğu yer; böyle bir kayıt da yoksa anasının veya babasının kayıtlı bulunduğu yer mahkemesidir.

2. yargılama usulü
madde 33.- gaiplik kararının istenebilmesi için, ölüm tehlikesinin üzerinden en az bir yıl veya son haber tarihinin üzerinden en az beş yıl geçmiş olması gerekir.
mahkeme, gaipliğine karar verilecek kişi hakkında bilgisi bulunan kimseleri, belirli bir sürede bilgi vermeleri için usulüne göre yapılan ilânla çağırır.
bu süre, ilk ilânın yapıldığı günden başlayarak en az altı aydır.

3. istemin düşmesi
madde 34.- gaipliğine karar verilecek kişi, ilân süresi dolmadan ortaya çıkar veya kendisinden haber alınırsa ya da öldüğü tarih tespit edilirse gaiplik istemi düşer.

4. hükmü
madde 35.-ilândan sonuç alınamazsa, mahkeme gaipliğe karar verir ve ölüme bağlı haklar, aynen gaibin ölümü ispatlanmış gibi kullanılır.
gaiplik kararı ölüm tehlikesinin gerçekleştiği veya son haberin alındığı günden başlayarak hüküm doğurur.

ikinci bölüm
kişisel durum sicili

a. genel olarak

i. sicil
madde 36.- kişisel durum, bu amaçla tutulan resmî sicille belirlenir.
bu sicilin tutulmasına ve zorunlu bildirimlerin yapılmasına ilişkin esaslar, ilgili kanunda gösterilir.

ii. görevliler
madde 37.- kişisel durum sicili, devletçe atanan memurlar tarafından tutulur. sicil kayıtlarını tutmak ve örnek vermek bu memurların görevidir.
yabancı memleketlerdeki türkiye temsilcilerine, dışişleri bakanlığının önerisi, i̇çişleri bakanlığının katılması ve başbakanlığın onayı ile nüfus memurluğu yetkisi verilebilir.

iii. sorumluluk
madde 38.- kişisel durum sicilinin tutulmasından doğan zararlar, kusurlu memura rücu edilmek kaydıyla, devletçe tazmin edilir.
tazminat ve rücu davaları, kişisel durum sicilinin tutulduğu yer mahkemesinde açılır.

iv. düzeltme
1. genel olarak
madde 39.- mahkeme kararı olmadıkça, kişisel durum sicilinin hiçbir kaydında düzeltme yapılamaz.

2. cinsiyet değişikliğinde
madde 40.- cinsiyetini değiştirmek isteyen kimse, şahsen başvuruda bulunarak mahkemece cinsiyet değişikliğine izin verilmesini isteyebilir. ancak, iznin verilebilmesi için, istem sahibinin onsekiz yaşını doldurmuş bulunması ve evli olmaması; ayrıca transseksüel yapıda olup, cinsiyet değişikliğinin ruh sağlığı açısından zorunluluğunu ve üreme yeteneğinden sürekli biçimde yoksun bulunduğunu bir eğitim ve araştırma hastanesinden alınacak resmî sağlık kurulu raporuyla belgelemesi şarttır.
verilen izne bağlı olarak amaç ve tıbbî yöntemlere uygun bir cinsiyet değiştirme ameliyatı gerçekleştirildiğinin resmî sağlık kurulu raporuyla doğrulanması hâlinde, mahkemece nüfus sicilinde gerekli düzeltmenin yapılmasına karar verilir.

b. doğum kütüğü

i. bildirme
madde 41.- doğumlara ilişkin bildirimler ve kimliği bilinmeyen bulunmuş çocuklar hakkındaki işlemler ilgili kanun hükümlerine göre yapılır.

ii. doğum kütüğünde değişiklikler
madde 42.- kişisel durumdaki değişiklikler, özellikle evlilik dışı bir çocuğun tanınması veya hâkimin babalığa karar vermesi, soybağının düzeltilmesi, evlât edinme ya da bulunmuş bir çocuğun soybağının belli olması, ilgili kanun hükümlerine göre kütüğe işlenir.

c. ölüm kütüğü

i. ölümün bildirilmesi
madde 43.- ölümlere ilişkin bildirimler ilgili kanun hükümlerine göre yapılır.

ii. cesedi bulunamayan kişi
madde 44.- bir kimse, ölümüne kesin gözle bakılmayı gerektiren durumlar içinde ortadan kaybolursa cesedi bulunamamış olsa bile, o yerin en büyük mülkî amirinin emriyle kütüğe ölü kaydı düşürülür.
bununla birlikte her ilgili, bu kişinin ölü veya sağ olduğunun mahkemece tespitini dava edebilir.

iii. gaiplik kararı
madde 45.- gaiplik kararı, hâkimin bildirmesi üzerine, ölüm kütüğüne kaydolunur.

iv. değişikliklerin kütüğe geçirilmesi
madde 46.- tescile esas olan bir bildirimin doğru olmadığının tespit edilmesi veya kime ait olduğu bilinmeyen cesedin kimliğinin belli olması ya da gaiplik kararının kaldırılması sebepleriyle zorunlu olan değişiklikler, ilgilinin kütükteki kaydının düşünceler sütununa yazılarak yapılır.
en güzel kitabını oğuzman ve barlas'ın yazdığı kanundur.

ikinci kısım : tüzel kişiler

birinci bölüm : genel hükümler

a. tüzel kişilik

madde 47.- başlıbaşına bir varlığı olmak üzere örgütlenmiş kişi toplulukları ve belli bir amaca özgülenmiş olan bağımsız mal toplulukları, kendileri ile ilgili özel hükümler uyarınca tüzel kişilik kazanırlar.
amacı hukuka veya ahlâka aykırı olan kişi ve mal toplulukları tüzel kişilik kazanamaz.

b. hak ehliyeti

madde 48.- tüzel kişiler, cins, yaş, hısımlık gibi yaradılış gereği insana özgü niteliklere bağlı olanlar dışındaki bütün haklara ve borçlara ehildirler.

c. fiil ehliyeti

i. koşulu
madde 49.- tüzel kişiler, kanuna ve kuruluş belgelerine göre gerekli organlara sahip olmakla, fiil ehliyetini kazanırlar.

ii. kullanılması
madde 50.- tüzel kişinin iradesi, organları aracılığıyla açıklanır.
organlar, hukukî işlemleri ve diğer bütün fiilleriyle tüzel kişiyi borç altına sokarlar.
organlar, kusurlarından dolayı ayrıca kişisel olarak sorumludurlar.

d. yerleşim yeri

madde 51.- tüzel kişinin yerleşim yeri, kuruluş belgesinde başka bir hüküm bulunmadıkça işlerinin yönetildiği yerdir.

e. kişiliğin sona ermesi

i. sınırlı devam etme
madde 52.- sona eren tüzel kişinin kişiliği, ehliyeti tasfiye amacıyla sınırlı olmak üzere tasfiye sırasında da devam eder.

ii. malvarlığının tasfiyesi
madde 53.- tüzel kişinin malvarlığının tasfiyesi, kanunda ve kuruluş belgesinde aksine hüküm bulunmadıkça, terekenin resmî tasfiyesine ilişkin hükümlere göre yapılır.

iii. malvarlığının özgülenmesi
madde 54.- tüzel kişinin malvarlığı, kanunda veya kuruluş belgesinde başka bir hüküm bulunmadıkça ya da yetkili organı başka türlü karar vermedikçe, en yakın amacı güden kamu kurum veya kuruluşuna geçer.
bu malvarlığı olanak ölçüsünde daha önce özgülendiği amaç için kullanılır.
hukuka veya ahlâka aykırı amaç güttüğü için kişiliği mahkeme kararıyla sona eren tüzel kişinin malvarlığı her hâlde ilgili kamu kuruluşuna geçer.

f. saklı hükümler

madde 55.- kamu tüzel kişileri ile ticaret şirketleri hakkındaki kanun hükümleri saklıdır.
ikinci kısım : tüzel kişiler
ikinci bölüm : dernekler

a. kuruluşu

i. tanımı
madde 56.- dernekler, en az yedi gerçek kişinin kazanç paylaşma dışında belirli ve ortak bir amacı gerçekleştirmek üzere, bilgi ve çalışmalarını sürekli olarak birleştirmek suretiyle oluşturdukları, tüzel kişiliğe sahip kişi topluluklarıdır.
hukuka veya ahlâka aykırı amaçlarla dernek kurulamaz.

ii. dernek kurma hakkı
madde 57.- herkes, önceden izin almaksızın dernek kurma hakkına sahiptir.
dernek kurucularının fiil ehliyetine sahip olması gerekir.

iii. tüzük
madde 58.- her derneğin bir tüzüğü bulunur.
dernek tüzüğünde derneğin adı, amacı, yerleşim yeri, kurucuları, gelir kaynakları, üyelik koşulları, organları ve örgütü ile geçici yönetim kurulunun gösterilmesi zorunludur.
dernek tüzüğü, kanunun emredici hükümlerine aykırı olamaz.
dernek tüzüğünde düzenlenmemiş konularda kanun hükümleri uygulanır.

iv. tüzel kişiliğin kazanılması
1. kazanma anı
madde 59.- dernekler, kuruluş bildirimini, dernek tüzüğünü ve gerekli belgeleri yerleşim yerinin bulunduğu yerin en büyük mülkî amirine verdikleri anda tüzel kişilik kazanırlar.
kuruluş bildiriminin içeriği ve gerekli belgelerin nelerden ibaret olduğu, yönetmelikte gösterilir.

2. inceleme
madde 60.- kuruluş bildirimi ve belgelerin doğruluğu ile dernek tüzüğü, en büyük mülkî amir tarafından altmış gün içinde dosya üzerinden incelenir.
kuruluş bildiriminde, tüzükte ve kurucuların hukukî durumlarında kanuna aykırılık veya noksanlık tespit edildiği takdirde bunların giderilmesi veya tamamlanması derhâl kuruculardan istenir. bu istemin tebliğinden başlayarak otuz gün içinde belirtilen noksanlık tamamlanmaz ve kanuna aykırılık giderilmezse; en büyük mülkî amir, yetkili asliye hukuk mahkemesinde derneğin feshi konusunda dava açması için durumu cumhuriyet savcılığına bildirir. cumhuriyet savcısı mahkemeden derneğin faaliyetinin durdurulmasına karar verilmesini de isteyebilir.
kuruluş bildiriminde, tüzükte ve belgelerde kanuna aykırılık veya noksanlık bulunmaz ya da bu aykırılık veya noksanlık belirli sürede giderilmiş bulunursa; keyfiyet derhâl derneğe yazıyla bildirilir ve dernek, dernekler kütüğüne kaydedilir.

3. dernek tüzüğünün ilânı
madde 61.- dernek tüzüğü, derneğe yapılan yazılı bildirimden başlayarak onbeş gün içinde yerel bir gazete ile ilân edilir.
tüzük ve yerleşim yeri değişikliklerinde de aynı usul uygulanır.

4. ilk genel kurul toplantısı
madde 62.- dernekler, tüzüklerinin gazetede yayımlandığı günü izleyen altı ay içinde ilk genel kurul toplantılarını yapmak ve zorunlu organlarını oluşturmakla yükümlüdürler.

b. üyelik

i. kazanılması
1. kural
madde 63.- hiç kimse, bir derneğe üye olmaya ve hiçbir dernek de üye kabul etmeye zorlanamaz.

2. koşulları
madde 64.- fiil ehliyetine sahip bulunan her gerçek kişi, derneklere üye olma hakkına sahiptir.
yazılı olarak yapılacak üyelik başvurusu, tüzükte başkaca bir düzenleme yoksa, dernek yönetim kurulunca en çok otuz gün içinde karara bağlanır ve sonuç yazıyla başvuru sahibine bildirilir. başvurusu kabul edilen üye, bu amaçla tutulacak deftere kaydedilir.

ii. sona ermesi
1. kendiliğinden
madde 65.- üyelik için kanunda veya tüzükte aranılan nitelikleri sonradan kaybedenlerin dernek üyeliği kendiliğinden sona erer.

2. çıkma ile
madde 66.- hiç kimse, dernekte üye kalmaya zorlanamaz. her üye altı ay önceden yazılı olarak bildirmek kaydıyla, dernekten çıkma hakkına sahiptir.

3. çıkarılma ile
madde 67.- tüzükte üyelerin çıkarılma sebepleri gösterilebilir.
tüzükte çıkarma sebepleri gösterilmişse, çıkarma kararına bu sebeplerin haklı sayılamayacağı iddiasıyla itiraz edilemez.
tüzükte çıkarma düzenlenmemişse üye, ancak haklı sebeple çıkarılabilir. bu çıkarma kararına, haklı sebep bulunmadığı ileri sürülerek itiraz edilebilir.

iii. kapsamı
1. üyelerin hakları
a. eşitlik ilkesi
madde 68.- dernek üyeleri eşit haklara sahiptirler. dernek, üyeleri arasında dil, ırk, renk, cinsiyet, din ve mezhep, aile, zümre ve sınıf farkı gözetemez; eşitliği bozan veya bazı üyelere bu sebeplerle ayrıcalık tanıyan uygulamalar yapamaz.
her üyenin, derneğin faaliyetlerine ve yönetimine katılma hakkı vardır.
dernekten çıkan veya çıkarılan üye, dernek malvarlığında hak iddia edemez.

b. oy hakkı
madde 69.- her üyenin genel kurulda bir oy hakkı vardır; üye, oyunu şahsen kullanmak zorundadır.
onursal üyelerin oy hakkı yoktur.

2. üyelerin yükümlülükleri
a. ödenti verme borcu
madde 70.- üyelerin ödenti verme borcu tüzükle düzenlenir. tüzükte düzenleme yoksa üyeler, dernek amacının gerçekleşmesi ve borçlarının karşılanması için zorunlu ödentilere eşit olarak katılırlar. dernekten çıkan veya çıkarılan üye, üyelikte bulunduğu sürenin ödentisini vermek zorundadır.
onursal üyeler ödenti vermek zorunda değildir.

b. diğer yükümlülükler
madde 71.- üyeler, dernek düzenine uymak ve derneğe sadakat göstermekle yükümlüdürler.
her üye, derneğin amacına uygun davranmak, özellikle amacın gerçekleşmesini güçleştirici veya engelleyici davranışlardan kaçınmakla yükümlüdür.

c. organlar

i. genel olarak
madde 72.- derneğin zorunlu organları, genel kurul, yönetim kurulu ve denetim kuruludur.
dernekler zorunlu organları dışında başka organlar da oluşturabilirler. ancak, bu organlara zorunlu organların görev, yetki ve sorumlulukları devredilemez.

ii. genel kurul
1. niteliği ve oluşumu
madde 73.- genel kurul, derneğin en yetkili karar organı olup; derneğe kayıtlı üyelerden oluşur.

2.toplanması
a. olağan toplantı
madde 74.- genel kurul, tüzükte belirtilen zamanda yönetim kurulunun çağrısı üzerine toplanır.
olağan genel kurul toplantılarının en geç iki yılda bir yapılması zorunludur.

b. olağanüstü toplantı
madde 75.- genel kurul, yönetim veya denetim kurulunun gerekli gördüğü hâllerde veya dernek üyelerinden beşte birinin yazılı başvurusu üzerine, yönetim kurulunca olağanüstü toplantıya çağrılır.
yönetim kurulu, genel kurulu toplantıya çağırmazsa; üyelerden birinin başvurusu üzerine, sulh hâkimi, üç üyeyi genel kurulu toplantıya çağırmakla görevlendirir.

c. toplantısız veya çağrısız alınan kararlar
madde 76.- bütün üyelerin bir araya gelmeksizin yazılı katılımıyla alınan kararlar ile dernek üyelerinin tamamının kanunda yazılı çağrı usulüne uymaksızın bir araya gelerek aldığı kararlar geçerlidir.
bu şekilde karar alınması olağan toplantı yerine geçmez.

3. toplantıya çağrı
madde 77.- genel kurul, yönetim kurulunca, en az onbeş gün önceden toplantıya çağrılır. bu amaçla toplantının günü, saati, yeri ve gündemi, yerel bir gazete ile ilân edilir ve aynı zamanda üyelere bir yazıyla bildirilir.
toplantıya çağrı usulü ve toplantının ertelenmesine ilişkin konular, yönetmelikle düzenlenir.

4. toplantı yeri ve toplantı yeter sayısı
madde 78.- genel kurul toplantıları, tüzükte aksine hüküm olmadıkça, dernek merkezinin bulunduğu yerde yapılır.
genel kurul, katılma hakkı bulunan üyelerin salt çoğunluğunun, tüzük değişikliği ve derneğin feshi hâllerinde üçte ikisinin katılımıyla toplanır; çoğunluğun sağlanamaması sebebiyle toplantının ertelenmesi durumunda ikinci toplantıda çoğunluk aranmaz. ancak, bu toplantıya katılan üye sayısı, yönetim ve denetim kurulları üye tam sayısının iki katından az olamaz.
genel kurul toplantısı, bir defadan fazla geri bırakılamaz.

5. toplantı usulü
madde 79.- genel kurul toplantısının açılışından sonra, toplantıyı yönetmek üzere, bir başkan ve yeteri kadar başkan vekili ile yazman seçilir.
genel kurul toplantısında yalnız gündemde yer alan maddeler görüşülür. ancak, toplantıda hazır bulunan üyelerin en az onda biri tarafından görüşülmesi yazılı olarak istenen konuların gündeme alınması zorunludur.
genel kurul toplantılarına hükûmet komiseri katılır. ancak, komiserin toplantıya katılmaması toplantının yapılmasını önlemez.

6. genel kurulun görev ve yetkileri
madde 80.- genel kurul, üyeliğe kabul ve üyelikten çıkarma hakkında son kararı verir; dernek organlarını seçer ve derneğin diğer bir organına verilmemiş olan işleri görür.
genel kurul, derneğin diğer organlarını denetler ve onları haklı sebeplerle her zaman görevden alabilir.

7. genel kurul kararları
a. karar yeter sayısı
madde 81.- genel kurul kararları, toplantıya katılan üyelerin salt çoğunluğuyla alınır. şu kadar ki, tüzük değişikliği ve derneğin feshi kararları, ancak toplantıya katılan üyelerin üçte iki çoğunluğuyla alınabilir.

b. oy hakkından yoksunluk
madde 82.- hiçbir dernek üyesi, dernek ile kendisi, eşi, üstsoyu ve altsoyu arasındaki bir hukukî işlem veya uyuşmazlık konusunda alınması gereken kararlarda oy kullanamaz.

c. kararın iptali
madde 83.- toplantıda hazır bulunan ve kanuna veya tüzüğe aykırı olarak alınan genel kurul kararlarına katılmayan her üye, karar tarihinden başlayarak bir ay içinde; toplantıda hazır bulunmayan her üye kararı öğrenmesinden başlayarak bir ay içinde ve her hâlde karar tarihinden başlayarak üç ay içinde mahkemeye başvurmak suretiyle kararın iptalini isteyebilir.
diğer organların kararlarına karşı, dernek içi denetim yolları tüketilmedikçe iptal davası açılamaz.
genel kurul kararlarının yok veya mutlak butlanla hükümsüz sayıldığı durumlar saklıdır.

iii. yönetim kurulu
1. oluşumu
madde 84.- yönetim kurulu, beş asıl ve beş yedek üyeden az olmamak üzere dernek tüzüğünde belirtilen sayıda üyeden oluşur.
yönetim kurulu üye sayısı, boşalmalar sebebiyle üye tamsayısının yarısının altına düşerse; genel kurul, kalan yönetim kurulu üyeleri veya denetim kurulu tarafından bir ay içinde toplantıya çağrılır. çağrı yapılmazsa, üyelerden birinin istemi üzerine, sulh hâkimi, üç üyeyi genel kurulu toplantıya çağırmakla görevlendirir.

2. görevleri
madde 85.- yönetim kurulu, derneğin yürütme ve temsil organıdır; bu görevini kanuna ve dernek tüzüğüne uygun olarak yerine getirir.
temsil görevi, yönetim kurulunca, üyelerden birine veya bir üçüncü kişiye verilebilir.

iv. denetim kurulu
madde 86.- denetim kurulu, üç asıl ve üç yedek üyeden az olmamak üzere dernek tüzüğünde belirtilen sayıda üyeden oluşur.
denetim kurulu, denetleme görevini, dernek tüzüğünde belirtilen esas ve usullere göre yapar; denetleme sonuçlarını bir raporla yönetim kuruluna ve genel kurula sunar.

d. sona erme

i. kendiliğinden
madde 87.- dernekler, aşağıdaki hâllerde kendiliğinden sona erer:
1. amacın gerçekleşmesi, gerçekleşmesinin olanaksız hâle gelmesi veya sürenin sona ermesi,
2. i̇lk genel kurul toplantısının kanunda öngörülen sürede yapılmamış ve zorunlu organların oluşturulmamış olması,
3. borç ödemede acze düşmüş olması,
4. tüzük gereğince yönetim kurulunun oluşturulmasının olanaksız hâle gelmesi,
5. olağan genel kurul toplantısının iki defa üst üste yapılamaması.
her ilgili, sulh hâkiminden, derneğin kendiliğinden sonra erdiğinin tespitini isteyebilir.

ii. genel kurul kararı ile
madde 88.- genel kurul, her zaman derneğin feshine karar verebilir.

iii. mahkeme kararı ile
madde 89.- derneğin amacı, kanuna veya ahlâka aykırı hâle gelirse; cumhuriyet savcısının veya bir ilgilinin istemi üzerine mahkeme, derneğin feshine karar verir. mahkeme, dava sırasında faaliyetten alıkoyma dahil gerekli bütün önlemleri alır.

e. derneklerin faaliyetleri

i. genel olarak
madde 90.- dernekler, amaçlarını gerçekleştirmek üzere, tüzüklerinde belirtilen çalışma konuları ve biçimleri doğrultusunda faaliyette bulunurlar.
yasaklanan veya izne bağlı faaliyetlerle ilgili kamu hukuku nitelikli özel kanun hükümleri saklıdır.
dernek faaliyetleri ile ilgili yasak ve sınırlamalara aykırılık hâlinde, cumhuriyet savcısının istemiyle mahkemece faaliyetten alıkoyma kararı verilebilir.

ii. uluslararası faaliyet
1. faaliyet serbestliği
madde 91.- dernekler, tüzüklerinde gösterilen amaçları gerçekleştirmek üzere, uluslararası faaliyette bulunabilirler ve yurt dışında şube açabilirler.
türkiye'de kurulan dernekler, amaçları doğrultusunda uluslararası alanda işbirliği yapılmasında yarar görülen hâllerde, bakanlar kurulunun izniyle yurt dışında kurulmuş dernek veya kuruluşlara üye olarak katılabilirler.

2. yabancı dernekler
madde 92.- yabancı dernekler, uluslararası alanda işbirliği yapılmasında yarar görülen hâllerde ve karşılıklı olmak koşuluyla kültürel, ekonomik ve teknik konularda bilgi veya teknolojilerinden yararlanılmak üzere, bakanlar kurulunun izniyle türkiye'de faaliyette bulunabilirler, şube açabilirler, üst kuruluşlar kurabilirler, kurulmuş üst kuruluşlara katılabilirler.

iii. yabancıların dernek kurma hakkı
madde 93.- türkiye'de yerleşme hakkına sahip olan yabancı gerçek kişiler, karşılıklı olmak koşuluyla dernek kurabilirler veya kurulmuş derneklere üye olabilirler.
onursal üyelik için bu koşul aranmaz.

f. derneklerin örgütlenmesi

i. şube açmaları
1. kuruluşu
madde 94.- dernekler, gerekli görülen yerlerde genel kurul kararıyla şube açabilirler. bu amaçla dernek yönetim kurulunca yetki verilen en az üç kişilik kurucular kurulu, şube açılacak yerin en büyük mülkî amirine şube kuruluş bildirimini ve gerekli belgeleri verir.
şube kurucularının, şubenin açılacağı yerde en az altı aydan beri oturmakta olmaları zorunludur.
şube kuruluş bildiriminin içeriği ve gerekli belgeler, yönetmelikte gösterilir.

2. şubenin organları ve uygulanacak hükümler
madde 95.- her şubede genel kurul ve yönetim kurulu ile denetim kurulu veya denetçi bulunması zorunludur.
bu organların görev ve yetkileri ile şubelere ilişkin diğer hususlar hakkında bu kanun hükümleri uygulanır.

ii. üst kuruluşlar kurmaları
1. federasyon
madde 96.- federasyonlar, kuruluş amaçları aynı olan en az beş derneğin, amaçlarını gerçekleştirmek üzere üye sıfatıyla bir araya gelmeleri suretiyle kurulur.
her federasyonun bir tüzüğü bulunur.
federasyon, kuruluş bildirimi, tüzük ve gerekli belgelerin yerleşim yerinin en büyük mülkî amirine verilmesiyle tüzel kişilik kazanır.

2. konfederasyon
madde 97.- konfederasyonlar, kuruluş amaçları aynı olan en az üç federasyonun, amaçlarını gerçekleştirmek üzere üye sıfatıyla bir araya gelmeleri suretiyle kurulur.
her konfederasyonun bir tüzüğü bulunur.
konfederasyon, kuruluş bildirimi, tüzük ve gerekli belgelerin yerleşim yerinin en büyük mülkî amirine verilmesiyle tüzel kişilik kazanır.

3. ortak hükümler
madde 98.- dernekler, bağlı oldukları federasyonun; federasyonlar da bağlı oldukları konfederasyonun genel kurulunda en az üçer üye ile temsil olunurlar. temsilci üyeler, ilgili derneklerin ve federasyonların genel kurullarınca seçilirler.
federasyon ve konfederasyonlara ilişkin diğer hususlar hakkında bu kanun hükümleri uygulanır.

g. dernek gelirleri

madde 99.- dernek gelirleri, üye ödentisi, dernek faaliyetleri sonucunda veya dernek malvarlığından elde edilen gelirler ile bağış ve yardımlardan oluşur.

h. saklı hükümler

madde 100.- kamuya yararlı dernekler ve özel kanunlarla kurulan dernekler hakkındaki özel hükümler saklıdır.
aile hukukundan 2 senedir geçemediğim için artık mk' yı gördüğümde kusacağım geliyor. edinilmiş malları bölemedim gitti arkadaş.
isminin aksine türk de medeni de olmayan kanundur.
garip ve anlaşılmaz maddelerle doludur lakin önemlidir.
kişinin doğumundan ölümüne kadar geçen özel hukuk ilişkilerini inceler.
yetki verip insanların evlenmesini sağlayan kanun.

--spoiler--
medeni kanunun bana verdiği yetkiye dayanarak sizi karı koca ilan ediyorum.
--spoiler--
isviçre'nin kanunlarından etkilenerek hazırlanmıştır.

(bkz: isviçre)
Bu nasıl iştir? Bugün bir hukukçu tarafından en başta bizim medeni kanununumuz isviçre'den alınmış, böyle bir kanunla tabiki sorunlar yaşanır dedi. Peki nolacaktı diye sormam üzerine kendisinin de tam anlamıyla tatbik edemediği ancak şer'i hükümlere göre uygulanması gerektiğini belirtti.

Hmm, gelelim olayın diğer tarafına bu zat kimin borusu öterse orada, bankadan kredi çeken, yakın akrabalarını dışlayan, karşısındakini dinleme tenezzülünü bile göstermeyen, şu küçük dağları ben yarattım diyen, her şeyde ben diyen, gurur, kibir parçalarından akan, hukuku kılıç gibi insanların üstünde tutup da yüreğine geçirmemiş kişi o zaman senin işin şer'i hükümlere göre daha zor olur gibimi geliyordu.

Vicdan, en büyük mahkemedir.
4 Ekim 1926’da yürürlüğe girdi.
Bugün Atatürk’ü sevmiyorum diyebilen Arap hayranı kişiliksizler bu kanun olmasa ne konuşma, ne okuma, ne de insan içine çıkma hakları olmayacaktı.
Ne yazık ki Haklarının bilincinde olan kadınlara linç kültürü var bu memlekette.
Anayasa mahkemesi; kadınların evlendiklerinde kocalarının soy ismini alacaklarına ilişkin tmk nın 187. Maddesinin 1. Fıkrasını eşitlik ilkesine aykırı olduğu gerekçesi ile iptal etti. Karar, resmi gazetede yayım tarihinden itibaren 9 ay sonra yürürlüğe girecek;

görsel