türk kurtuluş savaşı suriye cephesi

entry1 galeri0
    1.
  1. Pek bilinmeyendir.
    Bölgenin Fransa'ya devrinden sonra bölge halkının TBMM ile koordineli bir halde Fransız yönetimine karşı isyanı.

    Maysalun Savaşı sonrası Suriye ve Lübnan'ın Fransız mandasına girmesi üzerine Suriye merkezli direniş teşkilatları kurulmuş ve buradaki insanlar Ankara Hükûmeti ile ilişkiye geçmişlerdi. Şam'daki ingiliz istihbaratçıları Londra'ya gönderdikleri raporlarda Suriye Araplarının bir yabancı gücün yönetimi altına girmektense Türklerle birleşmeyi tercih edeceklerine dikkat çekiyorlardı. Hakikaten Suriye'de hava ingilizlerin ve Fransızların aleyhine dönmüştü. Türkiye ile onurlu şartlar içerisinde yeniden birleşme dahil her türlü seçenek tartışılıyordu. Suriyeliler Ankara Hükûmeti ile de gizli temaslar yaparak daha kapsamlı bir cemiyet kurulmasına önayak olmuşlardı.

    Bu minvalde Ankara Hükûmeti'yle haberli olarak Özdemir Bey, 1920'de “Türk-Arap Dostluk Cemiyeti” veya diğer adıyla “Suriye-Filistin Müdafai Kuva-yı Osmaniye Heyeti”ni kurmuştu. Örgütte Suriye ve Lübnan'ın Şam, Hama, Humus, Halep, Lazkiye, Baalbek, Beyrut, Sur başta olmak üzere hemen hemen bütün şehirlerinden nüfuzlu şahsiyetler bu teşkilatla ilişki kurmuşlardı. Bu şahsiyetler arasında çeşitli etnik ve mezhebi kökenlerden subaylar, doktorlar, gazeteciler, tüccarlar, aşiret reisleri ve din adamları vardı.
    Teşkilatın başkanı Özdemir Bey idi.
    Teşkilat'ta yer alan şahsiyetlerden bazıları şöyleydi:
    Şamlı alimlerden Şeyh Kamil Efendi el-Kassab
    Şam'daki Kürt mahallesini temsilen Binbaşı kazmanizade Ahmet Bey
    Baalbek eşrafından Said Bey Haydar
    Çerkes eşrafından Musa Kazım Bey
    Şamlı Türklerin reisi imam Hacı Vakkas Efendi
    Lübnan'ın Sur şehrinden Şii önderlerden Kamil el-Esad
    Lazkiye civarındaki Alevilerin liderlerinden Şeyh Salih el-Ali
    Kuneytra Çerkeslerinin reislerinden Müftü Bedreddin Efendi
    Trablusşam'dan Müftü Hasip Efendi
    Teşkilatın kurucularından Mülazim Mustaba Sabri, Alevi Şeyhi Salih el-Ali'nin yanında Nusayri ve Alevi çetelerini tanzim ve idare ediyordu. Cemiyetin üç numaları fedailerindendi ve kod adı “Kuş Kadeh” idi.

    -Salih Ali Direnişi-
    Şeyh Salih ibn Ali Fransa, Maysalun Savaşı sonrası Sünni, Alevi ve Dürzi diye parçalara ayırdılar. Artık Fransız manda rejimlerine karşı Ankara hükûmeti'nin de desteklediği direnişler başladı. Şeyh Salih kendisi de bir Alevi olmasına karşın diğer parçalarından ayrılmış bir “Alevi devleti”ne razı gelmemişti. Şeyh Salih ibn Ali, Mustafa Kemal Paşa tarafından desteklenen bir direniş organize etti. Fransız işgalcilere karşı Lazkiye civarındaki El Nuseyriye Dağlarında (Alevi dağları olarak da bilinir) Şeyh Salih ibn Ali direnişe geçti. El Nuseyriye Dağlarında Fransızları mağlup eden Seyh Salih, dağlara Arap bayrağının ortasına Osmanlı bayrağının remzini de yer alan bayrak dikmiştir. Fakat daha sonraları Henri Gouraud, El Nuseyriye Dağlarına girmeyi başarmış ve isyanı bastırmıştır.

    -ibrahim Hananu Direnişi-
    Başka bir direnişi ise Halep'te ibrahim Hananu Büyük Millet Meclisinin büyük desteği ile Halep ve civarında büyük bir direniş başlatmıştır. Halep ve civarı diğer bölgelere göre daha yoğun bir Türk kültürünün etkisi altındadır. Öyle ki Arapları Türkiye'ye bağlama fikrini savunan en büyük kenti. Bu yüzden Büyük Millet Meclisi bu isyanla birebir ilgilenmiştir. Hatta Anadolu'da bulunan Kuva-yi Milliye birlikleri Özdemir Bey komutasında bölgede bulunan Fransızlar ile doğrudan çatışmaya girmiştir. Çatışmalar sonucunda Fransızlar bu direnişi kıramamıştır. Direnişçiler Halep ve civarını elinde tutmuştur.

    -Ankara ile Suriye'nin Ayrılması-
    ibrahim Hanunu isyanını bastıramayan ve sürekli isyanlarla karşı karşıya kalan Fransızlar soluğu Ankara'da alır. 9 Haziran 1921 yılında Henry Franklin-Bouillon başkanlığındaki heyet Ankara'ya gelir. Bouillon, Mustafa Kemal Paşa, Yusuf Kemal Bey ve Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa ile iki hafta kadar devam eden görüşmelerde bulundu. En sonunda Sakarya Meydan Muharebesinden ardından Ankara Antlaşması imzalandı.

    Bu antlaşma ile her ne kadar Fransızlar, Yunanlara yaptığı yardımı kesip Antep ve Adana'yı terk etmiş ise de Büyük Millet Meclisi Suriye'de olan ve bastırılamayan direnişe verdiği desteği çekmiştir. Desteksiz kalan bu direnişte antlaşmanın ardından bastırıldı. Bu antlaşmanın ardından Suriye halkı yüzünü Türkiye'den Şam'a çevirmiş ve bağımsız bir Suriye için mücadele etmiştir. Ve en nihayetinde 1946 yılında Suriye bağımsızlığını ilan etmiştir.

    Not: Mustafa Kemal Paşa'nın, Fransa'nın Anadolu'da işgal ettiği bölgelerden çekilmesi için buraya yardım edip müzakere sürecinde Fransa'ya istediklerini yaptırmak istediği iddia edilir.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük