bunun nedeni kafalardaki namus kavramının aşktan bile üstün gelmesidir. aslında öncelerden bahsediyoruz insanlar o yıllarda,çok fazla ulu orta her şeyi konuşmayı sevmez ve filmlerde de buyrun efendim bu da bizden demezlermiş. yani isteyen gider o kadar meraklıysa 2süper film birdenini izlermiş. tarihi yargılarken o zamanın şartlarına göre düşünerek konuşmak gerekir.
o değilde bir dizide adam 100bin dolar mı, 500bin dolar mı, öyle bir şey veriyordu kadına bir gece için. hayır kadın da bildiğin odun. ağaç kavuğuna sok daha iyi. ne bir dişilik, ne bir çıtırlık, tık yok lan. orgazmı geçtim taklidini bile yapmaktan aciz gibi duruyor.
aslında diğer yabancı dizilere göre daha iki yüzlü bir durum olarak nitelenebilir..
şöyle ki orada en azından bir tanesine verir kurtulur..her ikisi de en azından ayrılana kadar uslu uslu sevişirler falan..
fakat trajikomik olan türk dizi ve filmlerindeki kızların kimseye vermemesi değil herkese vermiş kadar olmasıdır..
artık yavaş yavaş değiştiğine tanık olduğumuz durumdur. zira bıçak sırtı dizisinde kasiyer kız sırf sakalları var diye nejat işler'e vermiş, yatakta uzanırken arsızca "10 yıldır sevişmiyor gibi seviştin" demiş, türk dizi sektöründe yeni bir çığırın açılmasına sebep olmuştur. ki bu durum binbir gece dizisinde şehrazat'ın onur bey'e parayla vermesinden belliydi, değişiyoruz artık.
belki de, bu kızların, kadınlık hormonu, alt seviyelerde seyrediyordur. östrojen destek tedavisi gerekebilir. bilemeyiz ki. belki frijittir. günahlarını almayalım.
kabul etmek istesek de istemesek de türk toplumu muhafazakar bir toplumdur. dolayısıyla şaşırılacak bir olgu değildir. toplum buna henüz hazır değildir efendim...
başroldeki dişi karakterin cinsel ilişkiye girmesi aile dizilerinin reytinglerine büyük oranda yansıdığından ticari kaygı yaşayan senaristler,yönetmenler,yapımcılar ve hatta oyuncular bu bölümlerden korkar,kaçar.kayıplardan bir örnek: aşk her yaşta adlı dizide elif karakterinin ömerle ilişkiye girmesi o kadar şirin olmasına rağmen kızımızı kötü kız pozisyonuna getirmiş ve dizi reyting kaybedip silinip gitmiştir.**
entrikası, birbirine aşık iki kişiden kız olanı ayartmaya çalışan içincü bir hıyarın varlığından fazlası olamayan diziler sebebiyle oluşan durum. tabii eskinin arabesk film benzeri yapımlar olmasından ötürü "bacım" muhabbetinin geçtiğini söylemek çok da yanlış olmaz. aslında sadece dizilerin başrol oyuncularına bakmak bile yeterli bir sebeptir...
(bkz: ismail yk)
(bkz: doğuş)
konuyla ilgili olarak en aklımın almadığı dizi senaryosu da şudur efendim:
hatırla sevgili dizisinde yasemin(beren saat), adını şimdi hatırlamadığım kocasına (okan yalabık) vermez.
tamam anladık. formalite bir evlilik bu. ama adamla yılardır aynı evde yaşıyorsun adam sana aşık, nasıl bir saçmalıktır bu yaa!!!
kocan evde, sen otur ahmet'i (cansel elçin) düşün. ona ağla!
ben karşıyım abi bu koşma-kovalama mevzularına, aşk tantalarına!
emeğe saygı duyarım ben. o adam senin kahrını o kadar çekmiş, o kadar destek olmuş sana. o kadar sevmiş ki seni hayatını heba etmiş senin yüzünden bu formalite evlilikle.. ve yıllardır aynı evde yaşıyorsun bir kere bile vermedin adama! yazıklar olsun...
emekçi bir kadın olarak sorarım sana ey esas kız:
hani nerede lan emeğe saygı!?
o adamın hakkı lan o!
vereceksin!!!!
ikinci bahar dizisinde Bahar karakteri hamile kalmıştır. bahar'a sosyete dünyasına özenen fakir ve kötü kız imajı verilerek, türk seyircisine ahlak, örf ve adet dersi verilmiştir : bekaretini kaybederek, büyük bir hata yaptığını anladıktan sonra bahar, "iyi" bir türk kızı olmuştur. bir adamla formalite evliliği yaparak ailesinin ve kendi onurunu kurtarmıştır. beraber olduğu erkekle ilişkiye girdiği dönemler, kötü yolda olan bir kızken, hatasının farkına varıp evlenince, temize çıkmış, iyi kız olmuştur.doğru yolu bulmuştur.
dizilerde sadece kötü kadınların evlilik dışı cinsel hayatı vardır. (örnek : "yılan hikayesi" gülsüm karakteri).
iyi kızlar erkeklerle yattıkları zaman, hata, özenti veya zayıflık olarak gösterilir.
türk dizilere olmasa, türk seyircisine o çok adil örf ve adetlerini kim hatırlatır acaba, di mi.
dizi senaristlerinin 90%'nın erkek olması da tamamen tesadüftür tabii.
Var böyle birşey. Son derece aristokratı olsun öğrencisi olsun zengini olsun gothic bağımlıları olsun hiçbiri ne sevgililerine ne başkalarına herhangi bir cinsel eğilim göstermiyorlar. Tamam televizyonda hardcore college fucking fest gibi şeyler arıyor değilim ancak ne bilim kızla erkek aynı odada kalmıyorlar uyumuyorlar. Yataklarına giderlerken kikirdeye kikirdeye cilveleşmelerini görmek gerçekçi yapacaktır.
Seks sanki sadece evli çiftlere ait birşeymiş gibi sadece onların yaptığı zamanlar bize ima ediliyor dizilerde. Bunu yapmaya hakları yok. Türk toplumunu seksten bu kadar uzak göstermeye hakları yok.