sanırım bunun ilk versiyonu hela idi. daha sonra yüz numara, abdesthane gibi farklı isimler ile anıldı. yabancı kökenli bir kelime olan (galiba fransızca)" tuvalet" bana fazla bir kaba gelmiyor.
mesela ben her zaman restoran olsun kafe olsun lavaboya gider el yıkarım elle yenen birşey olursa bitince gidip yine yıkarım.
birde yemek vb ortamsa kibarlıktan denir. düşün kanka ben bir lavaboya gidiyim dedin aklına el yıkama gelir. ama tuvalet dedin aklına ne gelir. mesela yemekte mide bulandırıcı eylemlerden kaçınılır ve konulardan bahsedilmez.
bu arada pisuvara dışkılayanlar var belki lavaboya da yapan vardır tuvalet eğitimi almamış insanlar sonuçta.
benimdir. lavabo diyince sanki elimi yüzümü yıkayıp çıkacağım der gibi oluyor. kimsenin benim tuvalet işlerim hakkında bir bilgi sahibi olmasına gerek yok.
bunu söyleyen insan naiftir.
kendinden, kaka yapmasını beklenmediğini bilir, bu insan kaka yapmaz, pırt yapmaz.
gider gül döker gelir.
wc içinde lavabodan başka bişey görmemiştir hayatında...
Yeni tanıştığım insanlar için lavabo , dostlarım için tuvalet derim. Arada kalan insanlara da 100 numara derim. Benim için yakınlık derecesine göre şekillenen cümledir.