öncelikle 50 harflik başlık sınırından dolayı "ak parti" yerine "akp" yazdığımdan dolayı sözlük eşrafından özür diliyorum.
türkiye'nin genel itibarıyla muhafazakar ve müslüman olmasından dolayı halkı en iyi temsil edebilecek ve cesaretlendirebilecek görüşün ak parti'de olmasıdır. mesela chp iktidarda olsa "çağdaşlık" ayağına halktan kopuk şeyler yapacağı kesindir, veya mhp olsa ulusalcılığın değişik bir versiyonunu falan uygulamaya kalkıp türkiye'yi içine hapsedecektir, diğer partilerin nerdeyse tamamı "orta yol"da değildir. orta yoldaki tek parti ak parti'dir ve türkiye halkını toptan temsil etmeye en yakın görüş ak parti'nin kucaklayıcı ve birleştirici görüşüdür. ak parti türkiye için büyük şanstır.
pırlantadan vergi almayan, ev, araç gibi çoğu kişi için lüks sayılabilecek harcamaların ötv'sine indirim yapmak; gıda gibi hepimizin yaşamını sürdürebileceğimiz mallara herhangi bir indirim yapmayarak fakirden alıp zengine veren akp gerçeğidir.
sadece bir teoridir. kanıtlanmamıştır. o yüzden yoktur. madem yönetebiliyordu şimdi neden yönetemiyor? insanları böyle ateist saçmalıklarla kandırmayın insanları. dur ya bu başlığın değildi değil mi? yanlış olmuş...
akp bir yanlıs yapsaydı eger, dunyadaki ekonomik politikalardan uzak kalsaydı, tsk bir darbe yapıverir, bizi de muassır medeniyet seviyesine cıkarırdı. yapmadıgına gore muassır medeniyet seviyesindeyiz, ve bunu yapan da akp dir. ekonomik politiklarda dunyaya ayak uydurmusuzdur.
dunyaya ayak uydurma konusunda tsk ya guvenebilirsiniz.
birkaç olayla durumu özetlemek isterim. mantıklı düşünelim lütfen. ecevit hükümetinde en basit örneğiyle bir adidas marka spor ayakkabıyı çok az kişi giyebiliyordu. çünkü şartlar psikolojik olarak el vermiyordu. bir önceki hükümet halka psikolojik kriz yarattı, evet bu bir gerçek. vay efendim başbakanımız öldü ölecek, yahut kemal derviş istifa etsin mi? ekonomide kriz büyüyor gibi. ancak hala iktidar olan ak parti bütün bu baskılardan halkı kurtarmıştır. kriz denilen olayı yaratan yine bizim medya kuruluşlarımızdır. gözümle şahit olmuşumdur ki oto sanayi'de röportaj yapacakları adama senaryoyu ezberletmeye çalışmışlardır.
şimdi biraz daha mantıklı düşünelim. ülkemizdeki en büyük medya yayın organına sahip kişisi kimdir? tabiki de aydın doğan. peki aydın doğan'a vergi vb. cezalar verip yaptığı kara işleri aklamaya çalışan organ kimdir? ak parti yani başbakanımız recep tayyip erdoğan. amaç başbakanımızla ilgili kötü bir imaj verip halka panik yaşatmaktır.
davos zirvesi'nde başbakan sesini çıkartmasaydı ne biçim bir başbakan bu denecekti. sesini çıkarttığı için ülkemizi zor duruma sokacak dendi. peki ne yapsın bu adam? vatandaşlar bunları bile bile görmezden gelmekte ve ülkenin belkide yaşam düzeyi en üst seviyede olduğu şu tarihte ülkeyi batağa sürüklemektedir. ben yine eminim ki 29 mart 2009 seçimlerinde ak parti silip süpürecektir oyları.
insanların yetiştiği semt pek güzel olmayabilir. zamanında belli başlı hatalarda bulunmuşta olabilir. iktidarımız için aşırı dinci diyenlerin kendileri şeriat kanunları uygulamaktadır ki eskiden yapılan hatalar doğrultusunda insanları yargılıyorlardır.
burada iktidarın tek suçu bazı şeyleri halkın diliyle yani halkın konuşma üslubuyla dile getirmesidir. sözlerime son verirken şunu eklemek isterim dostlarım. bu adamlar futbol maçı yahut ufak bir işletme yönetmiyor. ülke yönetiyorlar ülke. başımızıda eğer başka bir parti iktidara gelirse çok yanımız yanacak çok.
ciddi ciddi gerçektir, bakmayın öyle küfredercesine. bir çuval kömüre, on kilo mercimeğe oyunu değil götünü satan milleti en iyi bu adamlar yönetir. bu millet götü sıkışmadıkça, toprağı elinden alınmadıkça, bana dokunmayan yılan bin yaşasın diye yaşar. kütahya, manisa gibi ege illerinin milli mücadeleye katılması yunan'ın ülkeye girmesi değil, kütahya'ya, manisa'ya girmesiyledir. sivas kongresine çağrılan bu illerin delegelerinin katılmamalarının nedeni de o an için götlerinin rahat olmasıdır. yunan gelince işler değişir tabi. aynı şekilde; adana'ya, mersin'e göç ettirilen erzurum'lu da evini, malını ruslar'dan korumak için geri dönüp katılmıştır mücadeleye. yok öyle beleşe milli ruh.
her millet layık olduğu şekilde yönetilir. siz belki bu çoğunluk içinde değilsiniz, ama bu çoğunluğun isteğini yaşamaya mecbursunuz.
sineklerin ampülün ışığına kanıp yapışarak can vermesiyle birebir örtüşen gerçektir.
'bir ışık görüyorum, bu nur ışığı ondan zarar gelmez' dedi otoyoldan geçen geyik. sonrası malum..
bu güzel şakasından dolayı arkadaşı kutluyoruz dedirtecek bir cümledir. demokrasiyi kağıt üzerinde bırakan, saltanatın geri geldiğini usul usul hissetiren bir hükumettir. arkadaş halktan yola çıkarak böyle bir yaklaşımı dillendirmiştir. ama türk halkını bir torba kömüre oy verecek kadar cahil bırakan da gene akp ye benzer hükümetlerdir. halkı cahilleştiren bu zihniyet bu cehalete hitap etmesiyle takdire şayan bulunmamalıdır..
