türbanı kendi şahsi cıkarları icin kullanan ve bu cıkarlar sonucu devletin varolan düzenini değiştirmeye calısan, iktidar yanlisi olmayan duruşun serzenişidir.
birakin analarimizin, yarimizin, bacımızın dinini , kendi dininize bakın.
bütün simgeler serbest bırakılacaksa eger
cıplaklıkta doğallıgın simgesidir. buda serbest bırakılsın.
öyle ya
erkeklik ve kadın simgelerinide gün yüzüne cıkaralım serbest bırakalım.
bu bir cağrıdır.
ayrıca türban & başörtüsü her neyse islam dinin gereğiyse eger, islam cercevesinde kalması lazımdır.cünkü islam bir ideolojideğil dindir!
* efendim türban siyasi simge değildir diye bir görüş var.
- velev ki, siyasi simge olmasın, özgürlüklere sınır getirebilir misiniz? ne dedim ben şimdi cüneyt*? soruyu bir daha alabilir miyim?
* efendim bir görüşe göre türban siyasi simge değildir.
- şimdi anladım. cüneyt egemen'e bir sor bakalım ne cevap veriyoruz bu soruya?
değildir.
ama arap yarım adasında değildir.türkiye'de ise insanları kandırmak ve daha fazla oy alabilmek için kullanılan bir araçtır.her ne kadar bu etik değilsede sorduğunuzda siz haksız olursunuz.en iyisi mi hiç kurcalamayın.tayyip amca kızabilir.
bu mantığa göre türbana siyasi simge de demek, siyasi simge değildir demek de yanlıştır.ki bence kesinlikle durum da böyledir.yok mu yani siyasi simge olarak başını örten? ya da gerçekten 'inandığı' için böyle bişeye kalkışan?..
her şeyi geçelim ve kabul edelim ve varsayalım ki türban bir siyasi simge olsun. Bu ülkede siyasi simgeler suç mu? Hangi kanunda var bu? biraz daha genişletelim. yine varsayalım ki x bir partinin siyasi simgesi yüzük olarak üretilmiş olsun. Bu yüzüğü takan kişiyi siyasi bir simge taşıyor diye suçlayabilir misiniz? Peki bu kişi o yüzükle birlikte şu anda üniversiteye girebilir mi? evet girebilir.
Yani öyle bir saplantı olmuş ki bu "siyasi simge" olgusu sanki bir cezayı gerektirecek suçmuş gibi lanse ediliyor. Tekrarlıyorum diyelim ki (hani size göre konuşuyorum)siyasi simge olsun, Türkiye'de hiç bir siyasi simgeyi taşımak suç değildir. (Terör, devletin bölünmez bütünlüğüne aykırı siyasi simgeler hariç)
Peki durum böyle olunca, şimdi neden kısırdöngü de kalıyorsunuz?
Dünyanın en büyük cep telefonu pazar bizde, ama tek bir cep telefonu üretecek gücümüz yok. Üniversiteler elektronik mühendisi, bilgisayar mühendisi yetiştiriyor ama piayasadan çok uzak bir eğitim sistemi var. Piyasa ile koordinasyon veya direct şirketlerle ortak bir çalışma ve bu konuda sivil toplum örgütleriyle entegre bir sistem yok. Eğitim seviyesi hala "hoca bana taktı" modunda ilerliyor. Kimse bunları konuşmuyor dillendirmiyor. Ama rektörlerin tek derdi türban'da türban oluyor.
Yazık. bu ülke bu derece bir cehaleti hala konuşuyor, cumhuriyet meselesi yapıyor. ama şimdi kimse kendisine "ya bu türban 1997 yılına kadar üniversitelerde serbestti zaten şimdi neden sorun oldu ki?" sorularını soramıyor.
siyasi simge olup olmaması, başörtüsünü/türbanı inancı gereği takanların olduğu gerçeğini değiştirmez. ayrıca siyasi simge olsa bile bu ülkede tişörtünde kendi kafasından daha büyük che guevera kafası olanlar deyim yerindeyse çatır çutur üniversitelere girebilmektedir*. che guevera bir siyasi duruşun, komünizmin simgesi değil midir? komünizmin son evresinde yani enternasyonalizm dediğimiz olgu gerçekleştiğinde sınırlar kalkmayacak mı? ulus devlet diye bir şey kalacak mı? kalmayacak. demek ki devlet yapısına zararlı bir şey bu komünizm. tıpkı siyasal islam gibi.
artık yasakçı zihniyetten daha mantıklı argümanlar sunmalarını bekliyoruz. üstte bir entryde değinildiği gibi 28 şubat'a kadar bu ülkede başörtülüler üniversitelere girebildiler. 3. sınıftan, 4. sınıftan sonra okuyamayan, ya da yurtdışına gitmek zorunda bırakılan bir sürü insan var. devlet bu vatandaşlarını adeta yok saydı ve yıllarca eğitim haklarını vermedi. bu durumda bir gariplik yok mu? devlet, bireylerin özgürlüklerini tanımlaması, koruması ve yeri geldiğinde sınırlaması için oluşturdukları bir organizma değil mi?
not : ayrıca sol ideolojinin en önemli iki kavramı eşitlik ve özgürlüktür. dolayısıyla yıllarca sol görüşlü öğrenciler başörtülü insanlar için yürüdüler, eylem yaptılar. bugünkü yasakçı zihniyetin nickinde denizgezmiş yazıyorsa bu, o zihniyetin ayıbıdır.
Siyasi simgedir efendim. Aynı hilal bıyık gibi, Che tişörtü gibi. Ve de girmelidir. Üniversitede siyaset yapmayacaksak nerede yapacağız? Camide mi yapalım bizim takiyeciler gibi?
türbanın siyasi simge olduğunu düşünen hödüklere karşı tezat fikirdir. doğrudur. zira türban allah korkusu için takılır. amaç saçın görünmemesidir. bunun için nice türbanlı kızlarımız saçını göstermemek için türbanı çıkarıp peruk takmaktadır. ne? ne? duyamadım. hı evet. peruk siyasal bir simgedir.
türbanın aslında bir bok olmamasından kaynaklanan durumdur. başka bir ülkenin kültürünü türkiye'ye amaçları doğrultusunda yerleştirmeye çalışanlar, yıllardır türbanı dünyanın var olduğu günden beri varmış gibi yansıtma çabaları yavaş yavaş başarıya ulaşmaktadır. türban bir bok değildir, sadece insanları kandırmak, uyutmak için kullanılan bir araçtır ve zerre kadar da olsun saygıyı haketmemektedir. ***
aslında domatesin de bir sebze olmadığı kanısını akla getiren bir sonuç..."100. yıla yaklaşırken madem ki herhangi bir simge değil, ne amaçla piyasada olması şart olmayanı şartlaştırıyorsun fırça bıyıklı adam" dedirten gaf ötesi tümce...
1- türbanın islam ile uzaktan yakından bağlantısı yokrur. kitabımızın hiçbir yerinde örtünme ile ilgili şekli bilgi yoktur. siyonistlere çalışan sabataycı din adamları kitabımızı kasten yanlış yorumlamaktadırlar. zaten halkımızın okumak gibi kötü alışkanlıkları olmadığından bu satılmışların sözlerini ayet gibi kabul etmektedirler
2- kesinlikle siyasi bir simgedir. köylerde kadınlarımızın yada analarımızın, anneannelerimizin örtünme şekliyle uzaktan yakından ilgisi yoktur.
3- başına türban takıp götüne daracık kot giyen kızlarda türbanın aslında dinle ilgisi olmadığını ve siyasi bir simge olduğunun en güzel ispatıdır.
4- bunlar gibi cahillerin felsefesi "başımı dinim için kapar, götümü kendim için açarım" dır.
