işin ilginç yanı bu adamın sözüyle kuyuya inenler var. tüm bunlardan daha da ilginci bu adam fetocugumun nacizane kanalında showmenlik yapmış, o tarikatla yakın ilişkisi bulunan biri.
kendi çalar kendi oynar misali bunlar kendi itirafcılarıyla kendi örgütlerini yaratıp istediklerini içeri alır oldular. bir ayar lazım!
"bu storyi benim annem bile duymadı" diyerek 7 yılda nasıl bu hale gelmiş yurt dışında diye düşündüren kişi. bir de "excuse me" lar var tabi. ama o türklüğünü de kaybetmemiş hani. hafif çingene hafif kabadayı havasındaki vücut dili bunu gösteriyor.
ergenekon iddianamesinin önemli bir kısmı ifadelerine dayandırılan insan.
gerçekten de türk hukuk sistemi televizyonda izlediğim kadarı ile gerçek bir meczup intibaı uyandıran, iki lafından birisi amerika özgürlükler ülkesi, kanada demokrasi diyarı, cia'ye çalışmak ayıp mı? cia legal bir devlet örgütü, türkiye bana plaket vermeli gibi hezeyanlar olan bu adamın ağzından çıkan cümlelere istinaden işliyorsa eyvahlar olsun ki eyvahlar olsun.
o değil de işin bir de şu boyutu var. insanları keriz yerine koymak konusunda o kadar uzmanlaşıldı ki. bir kişi teknik olarak sonradan din değiştirerek bırakın haham olmayı, yahudi bile olamamaktadır.
sahibinin hala kim olduğunu çözemediğim adam. koskoca türkiye cumhuriyetinin güvenlik birimlerinin haberi yok bir tek bu adam biliyor herşeyi. yaptığı açıklamalarla resmen türkiye'yi birbirine düşürdü. işin komik tarafı böyle ne olduğu belli olmayan bir adamın sözlerine inanılması.
Hayal meyal hatirladigim dogru kisiyse stv'nin sirinlik muskalarindan biriydi, hazirladigi programlarda surekli gulerdi.
Simdi hakkindakileri okudukca Mossad ajani olmamasi icin bir sebep goremedigim insan, 36 yasinda 7 yildir kanada'da. adamin 29 yasina kadar yemedigi halt kalmamis jitem, gulen cemmati, pasalar, gazetecilik, televizyonculuk, talabani-barzani diye liste uzuyor gider, ya bu adam cok zeki, su anda turkiye'ye bakip kiciyla guluyor, ya da cok sey bilen dengesiz adamin biri.
eşcinselmiş, ırzına geçilmiş, fethullah gülen'in özel kalemiymiş, kanada'da türkiye(türkiye den kasıt kim bilemiyoruz tabi) düşmanı kişiler tarafından korunuyormuş, müslüman gibi görünüp olmamış, "aşağılık bir yahudi işte nolacak"mış, deneyimsiz gazeteciyken bu bilgiler niye ona verilmiş falan filan...
bu iddialar neredeyse tamamen gerçekdışı ve ciddiyetsiz görünmekle birlikte, gerçek olsalar bile ergenekon soruşturması ile ilgileri olamaz ve hiçbir anlam ifade etmiyorlar. çünkü bu iddialar tamamen popüler imaja yönelik ve saygınlık yıkma amaçlı görünüyor.
bu iddialar haricinde hiçbir bir karşıtez sunulmadı. kimse inkar edemez ki bu adamın verdiği bilgiler ortalığı sallıyor şu an. çoraptaki ilk ilmiği söktü, gerisi de geliyor. bu adamın ifadeleriyle başlayan süreçte türkiye'nin en imtiyazlı, çifte standart ballısı, şımarık kurumu tsk bile paşa paşa izlemek zorunda kaldı paşalarının sivil güçlerce alınmasını.
hergün bu adamın iddialarını doğrulayan yeni birşeyler ortaya çıkıyor. terörist saldırıların iç yüzleri, suikastleri yaptıranlar, yasadışı işlerde kullanılan silahlar ile ilgili teknik raporlar, darbe girişimleri vs.
peki çıldırırca, fıttırırca ergenekon ile ilgili iddiaları reddeden gazetecilerin ve "kendine-vazife-çıkarıcılar"ın elinde ne gibi bir karşıtez var takır takır ortaya döküp ergenekon'un gerçekdışı olduğunu net şekilde kanıtlamak için?
bu sorunun cevabı için entrynin ikinci paragrafındaki çok ciddi(!!!) iddialara bakabilirsiniz.
ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz derler. türkiye'de yaşayası bir yurttaş olarak bu yahudiyi, bir milyon tane şener eruygur'a tercih ederim.
kanadada kimlerce korunduğunu açıklayamayan, kimsede olmayan belgeleri nasıl bulduğunu kendi de bilmeyen, yabancı istihbarat tarafından kullanılmaktan zihinsel dengesini yitirmiş kişi. ne yazık ki emniyet savcılık sadece bu eşcinsel hahamın * ifadelerine dayanarak çok sayıda kişiyi içeride tutmaktadır.
bir şeyler hakkında bilgi sahibi olduğu kesin olmakla beraber 6 çuval belgenin neden bir başkasına değil de kendisine verildiği anlaşılamayan, piyon olması muhtemel, aynı zamanda bağlantıları olması da muhtemel ne olduğu belirsiz bir kişiliktir.
ayrıca 32. gün programında Mehmet Ali Birant'a da kendisi ismini açıklamayacağım bir Avrupa ülkesi tarafından korunuyor diyerek Mehmet Ali Birant'ı şok eden adamdır. Sevgili Mehmet Ali Birant zor durumda kaldığındanmıdır nedir bilinmez o andan itibaren kendisini dalgaya almaya başlamıştır.
(bkz: Arap Saçı)
"kanada'da demokrasiyi, insanlığı gördüm,bana kucak açtılar" deyince "vay anasını satayım ne iyi kalpli ülkeymiş kucak açmış adama helal olsun" dediğim insan. yav sana o listeler, belgeler(!) nasıl geldi onları açıkla bakem. yahudiyken fethullah gülen'in kanalına kim tarafından nasıl yerleştirildin açıkla. ya da o zaman fethullahçıydın kanada'ya gidince yahudi oldun galiba. ihtimal dahilinde midir? neden olmasın?
üslubu ve kullandığı bazı kelimelerle taşak geçmek yerine adamın söylediklerine ciddi ciddi kulak vermek lazım. bir kere de olayın televole magazin yönüyle ilgilenmeyelim anasını satıyım.
kısa ve öz söylüyorum;
bu adamın söylediklerinin büyük bir kısmı bana inandırıcı geldi!..
neden biliyor musunuz?
32. günde karşındaki gazeteciler ve programcılar; güney'in ortaya attığı her iddiasını çürütmeye çalışırken nasıl bocaladıklarına dikkat edin, güney'i nasıl küçümseyen gözler ve sözler ile itham ettiklerine birazcık dikkat edin. güney'in gözlerine ve vucüd diline ağzından çıkan her kelimeyi nasıl kullandığına bir bakın. ve kendinize sorun;
bu adam yalan mı söylüyor? neden yalan söylesin ki?
efendim neymiş tuncay güney aslında, mossad veya cia ajanı ve ülkenin birlik bütünlüğünü bölmeye çalışıyor, kendi reklamını yapmak istiyor ve de o yüzden de işkembe den sallıyor. kendisine 6 çuval belge gelmiş. gazetecilere neden yüzde biri bile gelmemişmiş.
işte can ataklı ve diğer gazetecelerin güney hakkındaki ortak görüşleri bu boş sözlerden ibaret.
işkembeden sallayan adam bugün kanada'da ve oraya işkence ile zorlanarak gittiğini söylüyor. isim vererek konuşabileceğini ima ediyor. ergenekon un isminin nasıl ortaya çıktığına kadar herşeyi biliyor.
ya bu adam inanılmaz bir komplocu ya da türk basını gene her zamanki gibi sınıfta kaldı.
karar sizin...
bir şeyler bildiği kesin ancak açıklamaması sanki olayları muallakta bırakmanın bir metodu gibi gelmektedir. bir insan bilmese bu kadar konuşamaz, kilit konulardan belki hepsini bilmiyor ancak bir şeyleri bir şekilde öğrenmiş.
esküzmi, sori gibi ingilizce eğitimide vererek, ahmet çakar'la şansa bak programının hizmet içi eğitim politikasını takip ediyor, bravo.
açıkla lan bir iki şey, gündem coşsun, haydi yigidim (burdan kanada'ya ulaşmak zor mnkym)
