modern zamanlarda çocuğumun annesidir anlayışı ile eski eşe dönüş aslında hangi anlayışı işaret eder? 'kadın'ın kendinden bağımsız yalnızca analığıyla ifade ediliş biçimi elbette primitif bir 'erkek' ve 'kadın' modelini akıla getirmektedir. burada kast edilen güdüsel olarak neslin devamını sağlama amaçlı bir doğurganlık değildir muhtemelen. ancak okur algısında yarattığı anlam bakımından çarpıcı bir örnektir.
son zamanlarda, televolelerde sıklıkla boy gösteren popüler kültür yazarı. bu durumdan da bir hayli sıkılmış kendi açıklamasına göre. kitap promosyonu olarak özel hayatı ile gazetelerin magazin eklerini süslemektedir. ne zaman özel hayatı ile yoğun olarak gündeme gelse, ardından bir kitabı daha çıkıyor piyasaya. ortalıkta, türkiye'de hiç mi genç ve yetenekli yazar yok ki, tuna kiremitçi aşağı tuna kiremitçi yukarı; sabah akşam ekranlarda özel hayatı ile gündemde. sıkıldıysan açıklama yapmazsın magazincilere. susarsın. bu kadar basit. bu ne "istemem yan cebime koy" culuktur, ne danışıklı dövüştür bilmem. ne kaldı farkın senin; kasedi çıkmadan önce sansasyon patlatıp da gündeme oturan, promosyon yapan televole popçularından.
yaz babam yaz, ne de olsa seçtiğin konu aşk. hakkında en kolay yazılabilecek konu, el yüz düzgün, üstüne sağlam bir yayınevi ile anlaşma ve holding vasıtası ile dirsek temasında olunan medya kuruluşları ile promosyon = tuna kiremitçi. formül basit. yeni bir akımın öncüsü olabilir, o da televole edebiyatı. bakalım bir sonraki kitabından önce, özel hayatının ne gibi yansımaları olacak medyaya.
harika bir ''insan''. özel hayatının yalnızca kendini ilgilendirdiğini düşünen biri olarak yaşamında yaşadığı çalkantılı günlerin onun yararına olacak bir biçimde dinginleşmesini dilerim.
3 tane kısa film çalışması vardır. hatta biri ödüllüdür. filminde müjdat gezeni oynatmıştır.
kendisinin 2002 yılında çıkardığı ''git kendini çok sevdirmeden'' isimli kitabının beyaz perdeye aktarılmasınıda canı gönülden isteyen biriyim.
yeni kitabı ''dualar kalıcıdır'' ile yine her zamanki başarısını devam ettireceğine inanıyorum.
ayrıca kendisinden yardım isteyen öğrencilere son derece yardımsever bir biçimde yaklaşmakta. herkesi güler yüzlülük ve sıcaklığıyla karşılamakta.
köşe yazılarında sürekli iyi bir yazar olmadığına dair cümleler kuran insan. tamam iyi bir yazar olabilirsin veya olmayabilirsin ama bırak bunun övgüsünü veya yergisini biz yapalım her yazında illa bu konuya ait bir iki cümle kurma ihtiyacı hissetme.
bana"edebiyatı da piyasa yaptılar be aytaç."dedirten yazarların başında gelen boktan düz bir kağıda klişe ve boş şeyler karalayan manken konumlu, popçu konumlu şahıs. türk edebiyatında oğuz atay ın tutunamayanlar ının yaptığı baskıyı bu şahsın romanları!bir kaç yılda yaptı. bilmiyorum,burada başka kimi suçlamak lazım gelir ama bildiğim tek şey var ki,o da,edebiyatın boktan ve popülist konumlara sokulması affedilemez.
okuyucuya çok kötü kitaplar okutup o kötü kitapları bile bitirme sorumluluğu hissettiren yazarlar gibi olamayan, kitabı ikinci sayfadan sonra kapatılıp gözün görmeyeceği biyere tıkıştırılınca bile hiç bir suçluluk duyulmayan adam.
kitaplarının her birinde acaba bu sefer iyi bişeyler yazmıs mı diye okumaya calısılan ama her seferinde yirmili sayfalardan ileri gidemeden tozlu raflara kaldırılan kitaparın yazarı...
Okuyup bitirdikten sonra okuyucuya birşey katmayan sabun köpüğü tarzında kitaplar yazan medyatik , genelde evlenme ve boşanmalarıyla gündeme gelen yazar.
" 90'lı yıllarda Türkiye'nin en iyi rock gruplarından 'Kumdan Kaleler'de gitar çalan ve vokal yapan ünlü yazar Tuna Kiremitçi müziğe dönüyor! 1996'da grubuyla 'Denize Doğru' adlı bir albüm çıkaran Kiremitçi, bu kez tek başına olacak. 'Söz-Müzik: Tuna Kiremitçi' adlı 'soft rock' tarzı albümün ekimde piyasaya çıkması planlanıyor. Albümün müzik direktörlüğünü ünlü besteci Metin Özülkü yapıyor. Tuna Kiremitçi, sözleri ve müzikleri kendisine ait 10 şarkının yer alacağı albüme babası ve oğlu için yazdığı bir şiirini de koyacak. "
son dönemlerde ismi sıkça duyulan yazarımız. kitapları alınabilir okunabilir. Çok da gerekli değildir belki de. Kendisi yazılarının yeterince dikkat edilmeden okunmasından dert yanmaktadır. bir kaç defa irdelenmesi gerektiği görüşünde sanırım. ama tunacığım kusura bakma ben senin kitaplarını bozuk plak gibi tekrar edemem. hayırlı okumalar.
bugünkü köşe yazısında * düşündüklerimi aynen yazmış insan.
'Bunu sadece bir günlük olarak görme. Daha çok kaza sonucu meşhur olmuş birinin kendisini ifade etme çabası.
- Bırak Allah'ını seversen. Köşe yazmayı beceremediğin için olayı günlüğe çevirmek işine geldi.
- Şşşşt, yavaş konuş. Duyacaklar şimdi.' kısmını kendisine dokunduran insanlarla dalga geçmek için yazsa da ben senin için aynen senin yazdıklarını düşünüyorum sayın tuna kiremitçi.