parayı denkleştirmiş, böylece bir operasyon sonucu fazlalığından kurtulmuş, nüfus cüzdanı rengi değiştirmeye hak kazanmış, travestilerin idolü olmuş dönüşümün kişisidir. sisteme, toplumsal ölçütlere, en önemlisi varoluşa gösterilen en büyük tepki niteliği taşıyan isyankar bünyelerdir.
eşcinsellik ve diğer tüm genelin, yani heteroseksuelliğin, dışındaki cinsel yönelimler gibi araştırılmadıkça anlaşılmayacak olan cinsel yönelimdir. transseksuel "kendini karşı cinsiyetten bir bireymiş gibi hisseden" demektir. farkedildiği gibi "hisseden" dendi. yani birinin transseksuel olması için ameliyat geçirmesine gerek yoktur. tıpkı bir heteroseksuelin heteroseksuel sayılmak için karşı cinsle seks yapmasının veya bir eşcinselin kendi cinsiyle seks yapmasının gerekmediği gibi. cinsel yönemlimlerde önemli olan histir. yönelimi davranış değil his belirler.
transseksueller temelde 2 tanedir: kadınken erkek olmayı arzulayan veya erkekken kadın olmayı arzulayan transseksueller vardır.
en fazla karıştırılan şey ise transseksuellerin eşcinsel olduğunu söylemektir. transseksuellik kişinin hangi cinsten hoşlanmasıyla hiç alakalı değildir. ayrıca emliyat olmadan önce karşı cinsinden hoşlanan ya da diğer bir değişle ameliyat olduktan sonra kendi cinsinden hoşlanan transseksueller de mevcuttur. yani kişi örneğin erkekken kadın olmayı arzulayan bir transseksuelse, ameliyat olmuş ve kadın olmuştur ve de kadınlardan yani ameliyat olmadan önceki karşı cinsinden hoşlanıyordur. böyle durumların da varlığı transseksuelliğin, kişinin hangi cinse karşı ilgi duyduğundan bağlantısız bir terim olduğunu kanıtlamaya yeter.yetmezse ansiklopediler kurcalanılabilir.
transseksuelleri seks işçiliği yaptıkları için suçlamak "zalimlik" in sözlük anlamında yer alabilecek kadar büyük bir zalimliktir. (bkz: zalimlik) çünkü transseksuellere karşı uygulanan ayrımcılık onların başka her hangi bir meslekle uğraşmalarını engellemektedir. hiç kimse bir transseksueli mağzasına kasiyer olarak almamakta veya restorana temizlikçi olarak dahi almamaktadır. hal böleyken hiç kimse onları seks işçiliği yaptığı için suçlayamaz. onları bir de üstüne üstlük sırf bu yüzden dövmek ise faşizm'den başka hiç bir şey değildir. (bkz: faşizm) fakat istanbul'da transseksueller her gün durduk yerde karakollara çekilip dövülmektedir. transseksuellerin yedikleri dayaktan ötürü hastanelere kaldırıldığı da sıkça olmuştur. bunu yapan "insan" sıfatına uygun düşmez. (bkz: insan)
televizyonlarda görülen transseksuel manzaraları (bir transseksuel yolun ortasında küfür ediyor, yada polislere girişiyor) kesinlikle gerçektir. fakat o olaylar cereyan etmeden önce polisin o transeksueli her gün karakola götürüp tacize, tecavüze ve dayağa maruz bıraktığı ise bir bu kadar gerçektir. ve o gün de yine aynı şeyler olacaktır. çünkü hiç kimse sesini çıkartmayacak üstüne üstlük bu faşizm karşısında o insanlarla çirkin şekillerde dalga geçecektir. işte bu yüzden o transseksuel o sırada her insan gibi kendini savunmak için o polislere saldıracaktır, küfredecektir. çünkü zaten sosyal hayatta hiç bir yere sokulmayan transseksueller tek hayatta kalabilme yollarında da bu türlü davranışlara maruz kalıyorlardır. fakat televizyonlar hiç bir zaman o olaylar cereyan etmeden önce polisin o transseksuele saldırmalarını göstermeyecektir. çünkü o zaman transseksuellerin ne kadar haklı oldukları gün gibi açığa çıkacaktır.
ayrıca transseksuel ve travesti de farklı şeylerdir. (bkz: travesti)
ameliyat olmak için yıllarca psikiyatristlere gitmek, türlü türlü sağlık raporları almak, hormon kullanmak falan gerekir. çoğu kişi sağlık kurulu onayı alamıyor. psikiyatrist durumun uygun olmadığını falan söyler genelde.
gelin gelelim bu aşamaları geçen kişiler büyük acılara katlanırlar. yıllarca özlemini çektikleri o karşı cinsin bedenine bir nebze de olsa kavuşmuş olurlar. özellikle erkekten dönmeler cidden üst üste ameliyatlar oluyorlar. nip tuck izleyenler bilirler...
ve gene gelin gelelim, dönmelerin azımsanamayacak bölümü kısa sürede ameliyat olduğuna pişman olur. çoğu "bedenim başka ruhum başkaydı" diyerek olduğu ameliyatlar sonucunda yeni bedeninin içinde kendine daha da yabancılaşır.
türkiye'de dönmelerin yaşamları üzerine pek konuşulmaz. anca bülent ersoy, nil erkoçlar/rüzgar erkoçlar gibileri çıkarsa bir süre konuşulur ve sonra söner gider. kimse o kişinin yaşamındaki nitelik farklarıyla ilgilenmez.
bana göre transseksüellik, travestilikten ve eşcinsellikten çok daha delikanlı bir davranıştır ama hiç kimse benim yargılarımla yaşamak zorunda değil, o ayrı.
Hastalıklı bireyin, ameliyatla kendini tedavi ettirmesidir. Yani bir birey eğer transseksüel ise hastalıklı değildir, iyileşmiştir.
Ama işin başında, hormonal dengesizlikler yüzünden olan bir hastalığa sahiptir. Erkektir, ama bir kadındır. Oda birini seçer, genelde görünüşüne uyanı değil, kalbindekini(hormon) seçer.
Eğer iyi bir doktor tarafından yapılmışsa ameliyatı, normal bir insandan ayırt edilmesi mümkün değildir. Lakin zamane şartları yüzünden Bülent Ersoy gibi vakalarda çıkabilir.
