Atatürk Mudanya yolu ile Bursa'ya gidiyordu. Kalabalık bir halk kitlesi, iskelede etrafını çevirmiş bulunmaktaydı. Bir kadının, elinde bir kağıtla Atatürk'e yaklaştığı görüldü. ihtiyar, zayıf bir kadındı. Ata'nın yolunu keserek titrek bir sesle:
''Beni tanıdın mı oğul? Ben sizin Selanik'te komşunuzdum. Bir oğlum var; Devlet Demir Yolları'na girmek istiyor. Siz Onu alsınlar dediniz. Fakat müdür dinlemedi. Oğlumu yine işe almamış. Ne olur bir kere de siz söyleseniz.''
Atatürk'ün çelik bakışlı gözleri samimiyetle parladı. Elleriyle geniş jestler yaparak ve yüksek sesle:
''Oğlunu almadılar mı?'' dedi. ''Ben tavsiye ettiğim halde mi almadılar? Ne kadar iyi olmuş. Çok iyi yapmışlar. işte Cumhuriyet böyle anlaşılacak...''
Kadın kalabalığın içinde kaybolmuştu ve Atatürk adeta coşku dolu bir sesle:
günümüzde patlayıcı bir madde olmaktan öte tanıdığıyla işe girmek için kullanılan tanım. "torpilli" derken torpili yan cebinde taşıyan kişi değil "tanıdığı godaman kişiyi" cebinde taşıyan kişi demektir.
ülkemde üniversite okuyacağını çevre yapası gelir bazen insanın. çok daha önemli.
Her yerde olan şey. Sadece kendi çevrenizden biri yapınca göze batmıyor başka biri yapınca torpil adam kayırma hede hödö. Karşıysanız her durumda karşı olun.
iş arkadaşımın vaktinde yaşadığı hezimeti bildiğim halde yazın başvurduğum izmirin en iyi özel liselerinden birisinden görüşmeye çağırıldım.
3 haftadır g*tümü yırtıp mülakatlara giriyorum.
ders anlatımı yaptım. beğenildi.
yazılı sınava girdim. beğenildi.
sözlü mülakata girdim. beğenildi.
matematik için 2 kişilik kontenjan vardı. dün içerden bir tanıdığın verdiği habere göre 1 kişi alınmış bile.
kim olduğunu sordum. müdür yardımcısının oğluymuş.
müdür bile değil a*k!!!
2 kişi olsaydı bir ihtimal derdim. "1 genç, 1 yaşlı alsalar ben kesin girerim" bile diyordum. şu an tek kişilik kontenjan var ve izmirin tüm kıdemli hocalarıyla sıramızı bekliyoruz. avantajım genç olmak. geri kalan her şey dezavantaj.
bana koymadı. sonuçta halihazırda işim var. kendimi de test etmiş oldum. peki işsiz olan adam ne yapacak?
ihtiyaç değildir bu a.k şeyi. adam hiç bir şey yapmadan yıllardır yatmış ipiyle kuşağı s...yle ta.şşğı demiş şimdi bilmem kaç aracıyla iş buluyor garanti hemde.
Diyanet işleri torpil olayının en çok döndüğü yer diye duydum hocalardan.
köyde çalışan imamların şehre tayin yaptırabilmesi için bir sınav varmış. işte o sınavdaki sorulara ful çeksen bile nah şehre gelebilirmişsin, torpilin olmayınca.
Gerçi köyden şehre gitmek isteyen imamın din sevgisi ne olabilir ki?
Toplumsal ve demokratik düzenin en büyük düşmanıdır.
Gelişmiş ve demokrasinin tam anlamıyla işlediği ülkelerde görülmez.
Teşebbüs etmek bile akıllara gelmez.
Suçtur, hak yemenin, kul hakkına tecavüzün dik alâsıdır.
Lanet olsundur!
Çocuk polis olacak sınav giriş belgesini direk iç işleri bakanlığına aracı ile postalıyorlar kaç aldığı önemli değil polis oluyor.. ben buna bizzat şahit oldum.. ananızı sikeyim.
özelde olursa anlarım sonuçta adamın kendi işi kendi tercihi ama kamuda dönen torpiller kabul edilemez, vatana ihanetle eşdeğerdir benim gözümde çünkü kamu hakkı yenmektedir, bu kişilerin idam edilmesi gerekir bence.
biz sıradan öğrenciler derslerini normal normal alıp normal dönemimizde mezun olmuşken. okuldan iki şerefsiz ailelerinin "yardımıyla" her dönem ve yaz okulu fazladan fazladan ders alarak herkesten bir sene önce mezun olmuşlardı. son dönem bize "yaz okulunda mezun vermiyoruz." diyerek son iki dersimizi dönem içinde aldıran okul, kendilerine yaz okulunda ders vererek eylül ayında mezun etmişlerdi.
beddua etmeyi hiç sevmem, ancak umarım bunca kişinin hakkı hayatları boyunca peşlerini bırakmaz.