kılı kırk yaran araştırmaların ardından türklerin hesaplı transfer yapması için en uygun saat diliminin gündüz 10-11 arası olduğunu tespit ettim. bunun en önemli nedeni hem avrupa hem de uzakdoğu için iş ve okul saatlerine denk gelmesi. ama işin kötü tarafı açık artırmada yer alan oyuncularında kalitesinin en düşük olduğu saatler bunlar.
oyunun püf noktası sabırlı olmayı başarabilmek! alt liglerdeyken kendinizi kaybedip transfer piyasasında fırtınalar estirmek salaklık... esas takımıma lojistik destek sağlamak için kurduğum, gidişatlarını hiç sallamadığım fake takımların ligde ki konumu ile asıl takımımın konumu hemen hemen aynı. tek farkları ben meteliğe ve tokene kurşun atarken onlar paraya para tokene token demiyorlar. 8 takımın üst lige çıktığı kofti liglerde rahat rahat 4. seviyeye kadar gelirler zaten. o noktadan sonra birikmiş kapitalle kuracağınız takım en az 2 seviye şampiyonluk garantisi getirir. iki seviye sonra tekrar güncellersin takımı böyle böyle yürürsün.
ya da benim gibi heyecan yapıp bulunduğunuz seviye için çok iyi bir kadro yapmak için paraları tokenleri savurur. bir üst lige çıkıp, oyuncularınızın o seviye için sıradan olduğunu görüp tekrar token derdine düşersiniz.
yıldızlarına, özel yeteneklerine ve istatistiklerine güvenip, en az 3 milyon para ve 50 jeton harcayarak aldığınız gözlemci oyuncularının çöp çıkabileceği oyun. bir forvet, bir amc ve bir kaleci almıştım böyle. farklı maçlarda farklı farklı dizilişlerde denedim; top tutamıyorlar, kaleciyle karşı karşıya kalıp gol atamıyorlar, hatta kaleciyi bile geçip gol atacakken top direği yalayıp dışarı çıkıyor... bu ne lan, en kazma forvetlerden beterler. eski oyuncularım daha iyiydi. kaleci desen; casillas ya da cech diye aldık, eray işcan çıktı.
oyunun açık arttırma sistemi çok sakat. listede hoşunuza giden bir oyuncuyu almaya kalkarsınız; fakat sizle beraber en az 2-3 kişi daha almak ister. böyle olunca da her eleme turunda son saniyede 1 ya da 2 jeton harcıyorsunuz; fakat diğer talipler öyle inatçı çıkar ki siz jeton verip fiyatı yükselttikçe aynı anda onlar da yükseltir. 1 oyuncu için 15-20 jeton kaybedebilirsiniz. yani tamamen sizi sömürmeye yönelik bir sistem.
başta endonezyalılar olmak üzere güneydoğu asyalı kardeşlerimizin açık arttırmadan lige kadar her yerde karşımıza çıkması sizi oyundan soğutabilir.
takımın parasal değeri ve ortalama yıldız düzeyi tek başına her zaman önemli değil. ligde 4 yıldızlı takımım, 2 yıldızlı takıma 2-1 yenildi bugün. kağıt üstünde sizden çok daha kalitesiz gözüken lig sonuncusu ile olan maçınızdan önce "ohoho buna bol bol gol atarım, farkla yenerim, averaj kasarım" diye düşünürsünüz, o takıma puan kaybedersiniz. kadroyu ve dizilişi doğru kuruşunuzdan, çimlerin durumuna kadar her şey etkiliyor çünkü. (kondisyon ve moral düzeyini saymıyorum artık.)
hiç transfer yapmayıp elinizdeki malzeme ile yeni liginizde ilerleyip seviye atlayabilirsiniz ve şampiyonlar ligine katılacak yeterlilikte bir sıralamaya girebilirsiniz. ha şampiyon olmanız zorlaşır, o ayrı. 2 sezonda bir transferlere abansanız kafi.
oyun böyle sorunlarla dolu ve dediğim gibi, jetonlar üzerinden sömürüye dayalı; fakat fena sarıyor. hiç başlamamış olanlara tavsiyem, başlamayın. hele sabırlı biri değilseniz bulaşmayın; çünkü bu oyunun kilit noktası sabır.
futbol menejerlik oyunu şu token olayı kadar saçma bir olay daha yok. paran var ve oyuncuyu alamıyorsun, bir çok menejerlik oyununa göre kötü yanı bu...
oyun para üzerine kurulmuş. 8. ligden itibaren gerçek para harcamazsan transfer falan yapamiyorsun. basit kadroyla ilk 7ye girme ihtimali bile biraz zor oluyor. hiç degilse oyun parasıyla token alınabilse daha mantıklı olur.
edit: ama çok keyifli oyundur. hele aynı lige bide arkadaşınız gelirse ayrıca keyiflidir.
Sahte facebook hesapları ile kendime üye kazandırdığım oyun. Şuan yaklaşık bu yöntemle 10 token kazandığımı söyleyebilirim.(ama neye yaradı bu gün sadece tek futbolcu için 16 token harcadım) Para vermezsen token almak işkence dedirten bir oyundur ayrıca.
token kazanmanın çakallığını bulduğum oyun. tokenin bol olunca da her bakımdan rahat bir şekilde oyunu oynuyorsun. sabahın erken saatlerine alarmı kurup, uyanıp, şafak operasyonu yapıyorsun falan.
lig yükseldikçe saçmalıklarıyla kabak tadı vermeye başlayan oyun.
12. ligdeyim. her yeni sezonda oyuncular daha çok galibiyet primi istiyor. maksimuma çekmedikçe düzgün oynamıyorlar. maksimuma çekince verim alınıyor ama bu sefer de maçlardan gelen gelir kesinlikle galibiyet primlerini karşılamıyor. maçtan 1 milyon geliyorsa galibiyet primine 4-5 milyon gidiyor.
facebook'u kullanma nedenim olan menajerlik oyunu.
hayatta her kulvarda kaybeden, hiçbir şeyden zevk almayan, demin de belirttiğim üzere facebook'u dahi sırf bu oyun için kullanan birisi olarak, koca sezon el emeği göz nuru biriktirdiğim 18 adet tokenimi kaybedişimin hikayesini anlatayım.
1 adet futbolcu almak istiyorum. özel yeteneği yok, 5 yıldızlı (seviyeme göre) 29 yaşında bi herif. 18 tokenim var. teklif veriyorum başka kimse yok. bekle bekle, son saniyede bi asyalı teklif verdi.
ben verdim, o da verdi.
ben verdim, o da verdi.
ulan ben verdim, o da verdi!
velhasılı kelam elimde kalan 0 token, ve ben o futbolcuyu alamadım.
en iyi en kolay transfer gece oluyor diyenlere aldırış etmeyiniz. millet ezberlemiş geceleri pusuya yatıyor.
bakıyorsun oyuncuya hiç teklif yok. sinsice yaklaşıyorsun tam son anda basıyorsun teklifi. aman tengrim! bir de bakmışsın seninle birlikte en az üç kişi pusuya yatmış. e tabi token de sınırlı olunca kaybediyorsun.
özellikle gavurlar bu işte uzmanlaşmış. pusucu pezevenkler. ne hikmetse tokenleri de bitmiyor. özetle gece transfer olayını geçin. en iyi transfer sabah 8-11 akşam 16-20 arası oluyor.
Facebook'ta bir arkadaşımın oyunla ilgili bir hareket paylaşımını görünce hatırladığım oyun. Oyunu kasım ayı gibi bırakmıştım. Yanlış hatırlıyor olabilirim, 15. seviyedeydim diye hatırlıyorum.
Açıkçası lig yükseldikçe oyunun saçma bir şekilde zorlaşması beni oyundan soğuttu ve bırakma kararı almıştım. Bu benim için bir karardı; zira oyunun neredeyse bağımlısıydım. Her gün, günde birkaç kere oyuna girip, turnuvalara ve takıma bakıyordum. Ama 15.(?) lige geldiğimde bu oyunun daha fazla yürümeyeceğini anlayıp, oyunu bıraktım.
Takımın giderleri artıyor; fakat bu artışı karşılayacak gelir yok. Mesela maç başına daha çok prim vermem lazım yeni sezonda; ama gelirler primlere göre daha az artış gösteriyor. Primleri yükseltmemek de takımın performansına, dolayısıyla skorlara yansıyor. Jeton hilelerine, video izleme olaylarına giresim de gelmedi. Normal yollardan elde edilen jetonlar da bu ekonomiyi yönetmeye yetmiyor.
Oyundan beni soğutan bir diğer şey de Asyalılar. * Artık gerçekler mi, yoksa botlar mı, bilmiyorum. Ama her önemli transferde karşıma çıkıp, baya bir tur götürüyorlar. Ligde ve kupalarda da hayvani kadrolara sahipler.
Geçen sezon şampiyon olan kadrom ertesi sezon son sıralarda takıldı da küme yükselemedim. (Allah'tan küme düşme yok.)
Bunlar ve bunlar gibi şeyler... Bu oyun tamamen jeton sömürü sistemine dayalı.
Oyuna hiç başlamamış olan ama başlamayı düşünen ve bu konu gibi araştırma yapanlara önerim; hiç bulaşmayın.
dün gece başlayıp bu gece 2. galibiyetimi aldığım oyun. yarın gece 1. ligin son maçı oynanacak ve takımım ligi atlayacak. benim için güzel bir başlangıç oldu . ayrıca sabah 80 token 2 tl'ye satıldı anında kaptım. 6 yıldızlı 2 adet yeteneği de takıma kattım. tavsiyesi olan varsa mesaj kutuma uğrayabilir.
oyuncuların isimlerini değiştirerek dünya liderleri karması yapılabilen oyun. defansta putin orta sahada arap baharı hemen ilerde obama ve Berlusconi ile rakiplerimi haşat ediyorum
yeni güncellemeyle gelen oyuncu temsilcisine futbolcu satma olayıyla aşmış oyundur efenim. 33 yaşında olup jübilesi gelen oyuncudan 15 20 milyon kazanabilirsiniz.