tolga çevik

aynı şeyleri kullanıyor, çünkü doğaçlama komedi yapıyor.
bir gün sahneye çıksanız elinizle ayağınız aynı anda götünüze girerken amuda kalkmış vaziyette bulursunuz kendinizi.
o yüzden eleştirirken 2 kere düşünün.

ayrıca farklı esprileri de var ve ben hepsine gülüyorum.
önyargıyla izlerseniz tabii ki gülmezsiniz. gülmek için izlerseniz gülersiniz.

her neyse.

gayet başarılı ve komik adamdır. tv'de izleyecek çok fazla program kalmamasından ötürü izlenebilir.

şehitlerimiz konusundaki hassasiyeti ile takdirimi kazanmış olan adamdır. hadi bizi boşver, şehit ailelerinin gözünden bakarsak, empatisinin samimi olduğunu anlayabiliriz. yani o aileler, bu adamın bu tutumunu şov yapıyor demez, takdir eder bence. çünkü, yalnız olmadıklarını hissettirmek en büyük destektir. her şeyi geçtim, eften püften sebeplerle mutsuz olduğumuzda, en sevdiğimizin bile gülmesine katlanamıyor, bizim mutsuzluğumuza bir nebze olsun katılmasını bekliyorsak, ekran önünde ki kişilerin de elinden geleni yapmasını ancak bu şekilde görebiliriz zaten. tebrik ederim.

komiktir tolga çevik, ama garip tarafı cem yılmaz'ı çoğu kadın sevmez. çok küfür ediyor yaa'dır bahaneleri.

ama bir çok kadında tolga çeviğe bayılır. çok komik yaa dır tepkileri.

aralarındaki fark ise tolga çevik imada bırakır. cem yılmaz pat diye söyler.

zaten arkabalar. işte bunu anlamıyorum. birini sevip diğerini sevmemelerini hiç anlamıyorum.

ima edince, kelimeye dökülmeyince daha mı masum oluyor?

işte bu dedirtir.
Erkek olmakla, adam olmak arasındaki en bariz fark budur işte.
Takdir ve saygı meselesi.

tam bir mimik ustasıdır.

esas yüzün incide ifşa olmuştur.

tolga çevik ve komedi dükkanı gerçekleri

beyler öncelikle, ilk çıktığı bölümlerden beri izlerim, komedi dükkanı'nı.

ismi arkadaşım hoşgeldin olur, müdür ne'aptın olur.

ama benim için komedi dükkanı'dır..

size tolga çevik ve komedi dükkanı gerçeklerini anlatacağım. Herkes birşeyler söyledi aslında konunun altı örtüldü.

Arkanıza yaslanın ve gerçekleri benden dinleyin.

ilk çıktığı zamanlarını hatırlayanlar bilir. yeni bölümlerini heyecanla beklerdim.

O pinokyo bölümü hala aklımda. Tolga Çevik o bölümlerde mimikleri ve yaptığı ince kelime esprileri ile çok güldürürdü.

Ama görünmeyen kahraman Salih Kalyonda'ydı.Çok doğal , aslında çok şey bildiğini sanan ama birşey bilmeyen adam tipini çok iyi oynuyordu.

Sahnede Tolga Çevik'i çok rahatlatıyordu. Hatırlayın, Salih kalyon hep beyefendi ,usta rollerine bürünürdü. Söylediği ilginç çıkışlarla ve hareketlerle, Tolga Çevik'e çok iyi malzeme çıkartıyordu.

Ama ne olduysa, Tolga Çevik'in konsepte kendi adını yazdırmasıyla başladı...


Tolga Çevik gerçekten çok mütevazi gözüken ama aslında öyle olmayan bir adamdır. Burada Salih Kalyon'u övüp , Tolga Çevik'i eleştirmeye gelmedim. Sadece gerçekleri yazacağım. Tolga Çevik yetenekli ve doğaçlama yeteneği yüksek bir oyuncudur.

Ama demek istediğim tek başına yaptığı filmleri gördük...

Ne demiştim?

Ama ne olduysa, Tolga Çevik'in konsepte kendi adını yazdırmasıyla başladı...

Evet Tv8'deki "Komedi Dükkanı" çekimlerinin 5.bölümünden sonra, Tolga Çevik jeneriğe bu konsept bana aittir yazısı yazdırmış.

Salih kalyon bu olayı pek dert etmemiş, fakat daha sonraları konusu geçince sormuş ve Tolga Çevik;

"Ne yapalım abi, işi Sinan Çetin mi sahiplenseydi? O yüzden üstüme aldım" demiş..

Aslında bu konseptin, Okan Bayülgen'de yer alan bir skece benzediğini bilenler bilir.

Bu konseptin nasıl ortaya çıktığını yazayım.

Ve Sinan çetin bu programın yapımcısıydı. Tolga Çevik-Salih Kalyon ve Sinan Çetin üçlüsü birlikte başlamışlardı.

Daha sonra yönetmen ve müzisyen Özer Atik'i seçmişler.

Tolga Çevik önce , Sinan Çetin'i devreden çıkarmak istemiş. Sinan Çetin'i sevmesemde bu olay yanlıştır.

Birlikte yola çıkıyorsun, sonra o adamın ismi geçmesin diye kendi tek ismini yazıyorsun. illaki Sinan'ı istemiyorsan Tolga Çevik-Salih Kalyon yazardın.

Burada kesinlikle Tolga Çevik'in yeteneklerine birşey demiyorum.Önemli olan başka davranışları. Yoksa , efsane bölümleri ,

Salih Kalyonlu, Sarp'lı, Hakan Yılmazlı bölümlerinde, efsane rollere bürünmüştür.Ama hatırlayın neden hep yanında partneri olduğu zaman efsane bölümler oluyor?

Çünkü Tolga Çevik, sahnede tekken , çıkan seyirciler rol yapamadığı için, sahnede nefes alamıyor. Sürekli konuştuğu için, düşünme zamanı az oluyor.

Devam ediyorum.

Tv8de çok başarılı bir program olunca, Trt bu programı satın aldı.

Hatta ilk bölümünde Tolga Çevik, gereksiz biri vardı onu şutladık diye repliği vardı.

Hatta Salih Kalyonun bir röportajından alıntı yapayım ;

Tolga Bey sizden habersiz Sinan Çetin’le mi anlaşma yaptı?

- Tolga, Sinan Çetin’le yani Plato Film’le bir anlaşma yapmış. Ve Plato Film’in yaptığı bu sözleşmede "Ben alırım, satarım, bu programı başka yerde kullanırım, reklamda da kullanırım, ’Komedi Dükkanı’nı her yere satarım, her şekliyle kullanırım ve size artık bundan bir ödeme yapmam" gibi maddeler vardı. Bu resmen kölelik anlaşmasıydı. Bizim hiçbir hakkımız yoktu. Bu kardeşimiz uyanıklık yaparak bir şekilde işi üzerine geçirmişti. Bütün bunları Tolga’ya söyledim. Ben ona yardımcı olmaya çalıştım, o ise... Neyse boşverin...

Nasıl yardımcı olmaya çalıştınız?

- Sinan Çetin’in hazırladığı anlaşmayı gösterip, "Bak Tolga, bu adam her şeyi ile bu projeyi satın alıyor. Bu işin eser sahibi biziz, bu adam üstüne alıyor. Senin baban avukat, git bu sözleşmeyi ona göster, yanlış yapıyorsun" dedim. Gitti babasına gösterdi, beş bölüm sonra da jenerikte "Konsept sahibi Tolga Çevik’tir" diye yazı çıktı. Meğer biz arkadaşa fikir vermişiz. Bundan sonra ben hangi davanın peşine düşeceğim, ne davası? Bu bana yakışmaz. Bir iş severek yapılır. Bana fazla para verselerdi, aynı sevgiyle bu işi yapabilecek miydim, hayır... Bir sürü arkadaşım beni eleştiriyor, "Tam para kazanacağın zaman bu iş bırakılır mı? Duyguyla işi karıştırma, al paranı geç" diyorlar. Ama ben tiyatro yapıyorum ya! Ben duygularımla yaşıyorum. işadamı ya da tüccar değilim ki. Her şey para değildir. Al işte, yapmıyorum da ne oldu? Öldüm mü, battım mı? O arkadaş da şimdi çok para kazanıyor, ne oldu, çok mu mutlu?

Yani işin özeti, Sinan Çetin ; Bu programı istediğim yere satarım, size parada vermem demiş.

Salih Kalyon , Tolga Çevik'e : Bu bir kölelik baban avukat git söyle bu proje bizim, hakkımız var demişti.

Tolga Çevik'te gitmiş sadece sadece kendi ismini yazdırıp, konsepti üstüne almış.

Bu özetten sonra,

Program Trt'ye satılıyor. Parayı sadece Tolga Çevik alıyor. Yüksek bir maaşla Trt'de çalışmaya başlıyor Tolga Çevik.

Bu bölümler vasat altı kalmıştı.Ama oldukça bir maddi gelir sahibi olmuştu.

Tolga Çevik Star'a geçtiği zaman en parlak zamanlarını yaşadı.

Sarp Bozkurt ,yani kuzeni ile yaptığı bölümler efsaneydi.

Daha sonra Kanal D ile anlaştılar. Sanırım sahne değişti ve o ortam pek izleyicileri tatmin etmedi.

Kanal D geçişiyle o eski tat kalmamıştı sanki. Yönetmenin tavıları çok sulu olmuştu. Tolga Çevik ise sürekli ayar vermeye çalışıyordu.

Ayar vermek çok güzel bir olay sahnede. Fakat her bölüm denersen, belli süre sonra tadı kalmaz.

Birde Tolga Çevik'in Starlı Komedi Dükkanı'dan beri bir huyu başladı..

-Sex Shop şakaları ve Kırbaç şakası.

Sürekli her bölüm o şakaları yapıyor.Hep yapıyor sürekli yapıyor.

Artık Müdür Ne'aptın programı başladı.Ne Sarp var, Ne Ezgi Mola nede Salih kalyon.

Tolga Çevik tek başına gitmek istiyor sanırım.Ama ilk bölümünü izledim.

iddia ediyorum, ilk çıkış , pilot bölüm , bu pazar yayınlanan program olsaydı, bu program ilerleyemezdi.

Tolga Çevik artık patron olmuş sahnede.Yönetmenide o yönetiyor, kendinide o yönetiyor.

-Sen Kimsin?
-Patron Mutlu son istiyor filmlerini hatırlayın.

Bu iki filmi gerçekten beğenen var mı? Ben çok gülmedim.Gerçekten Tolga Çevik tek başına bir star değildir.

Tek başına olmuyor Tolga Çevik.

Hatırla , Vizontele filmini,Organize işler'i hatırla.

Yan rollerde mükemmel oynuyorsun.Ama hem yönetmen hem başrol olmuyor.

Son olarak , Cem Yılmaz ve Yılmaz Erdoğan filmlerinde oynasa gerçek yeteneğini ortaya çıkarabilir.

Sen iyi bir kadro içinde, gizli kahramansın ancak.

Tek başına bir Superman olamassın Tolga Çevik.

kaynak: http://www.incisozluk.com...1-ger%C3%A7ekleri/sahibi/

Yıllardır gayet başarılı şekilde devam ediyor.

Bazen ara veriyor ki tekrara düşmesin, biraz özlensin.

Seyirci kaliteli bir şeyi sırtında taşıyor yakalayınca zaten...

(bkz: adamlıkta bugün)

kadın hali erkek halinden daha güzel olan oyuncu. ayrıca bacaklarının muntazamlığı da gözden kaçmamıştır.

Organize işler'de canlandırdığı Süperman samet rolündeki içtenliği unutulmazdır.

tırsmış bir insanın ruh hâletini ve davranışlarını en iyi yansıtan oyuncuların başında gelir bence bu abi. sesi, yüzü bir değişiyor ki sormayın. ondandır ki avrupa yakası'nda her hafta gülse birsel öyle bir sahne yazıyor sanırım.

ülkemizde şaklabanların artışa, gerçek mizahçıların düşüşe geçtiği son yıllarda pırıl pırıl parlayan bir adam. oynadığı her rolde, her tiplemede işini ne kadar sevdiği, ciddiye aldığı anlaşılan, ülkemizin kazandığı yeteneklerden biri.

+ evet pizzaa!

- öyle olmaz tahrik edici bağır!

+ evet pizzaahhh!!

gittiğim 20 Haziran izmir gösterisinde, gösteri bitiminde, dans ettikleri kısım hani, ona doğru koşan küçük bir erkek çocuğun korumalar tarafından sanki üzerinde bomba taşıyormuş gibi davranıldığını (çocuğun peşinden birkaç koruma koştu ve aldılar onu oradan) ve çocuğun üzülmesini gördüğü hâlde bir gram umursamadan dans etmeye devam eden insan. Eskiden severek izliyordum, ta ki o davranışını görene kadar.

Nedense bana samimi geliyordu, ama aslında hiç öyle olmadığını ve havalı bir insan olduğunu gördüm, hayal kırıklığına uğradım ciddi anlamda. Eve gelince ilk işim laptoptaki Komedi Dükkanı ve Arkadaşım Hoş Geldin arşivini silmek oldu. O günden beridirde sevmiyorum kendisini. Twitter'da "Harikaydınız izmir!" cart curt yazmasını biliyor ama oradaki hayranlarına 1 dakika bile ayırmadı. Tamam yorgundur falan ama yinede onlara biraz süre ayırabilirdi. Empati kurmaya çalıştım gerçekten ama bunun bir açıklaması yok, yani o davranışının.
Samimi gelmiyor artık. Çünkü değil. Korumalara "Bırakın gelsin, ne zarar gelecek minicik çocuktan" deyip o küçücük çocuğun ona sarılmasına izin vermedi ya, bitti benim gözümde.

avrupa yakası'nın ata demirer ayrıldıktan sonra dahi izlenebilmesinin baş sebeplerinden biri olan oyuncudur. bir diğeri için;

(bkz: engin günaydın)