tokyo

entry168 galeri41 video1
    43.
  1. '' X başlığı henüz açılmamış.

    aşağıda x ile ilgili başlıklar listelenmiştir. belki onlar işinize yarar. ''

    Kısmında yazan şehirdir. Neden tokyo? diye düşündürür durur.
    9 ...
  2. 42.
  3. drifler diyarı, gökdelenden bozma evler, sıcak insanların soğuk şehri. o havayı soluyan insanlar belkide birbirlerine düşman olabiliyorlar. ama nüfusu istanbul kadar olduğu gerçeğide gözardı edilmemeli..
    1 ...
  4. 41.
  5. Seksi kızların toplanma alanı olarak da adlandırılabilir.
    1 ...
  6. 40.
  7. saat 00:00'dan sonra gelen () başlığına tıklayarak karşıma bir kez daha çıkmıştır.
    2 ...
  8. 39.
  9. yaşamak istediğim kentlerin başında gelir. ne iş olursa yaparım.
    2 ...
  10. 38.
  11. japonyanın baş tekno kenti. Tokyo tower, müzeler, metro falan her şey güzel de mobil uygulamada bir başlık sözlükte bulunamadığı zaman neden 1. Sırada onu anlayamadım işte.
    4 ...
  12. 37.
  13. Japonya'nın (bkz: drift)iyle ünlü kenti.
    Gidilesi olmasının yanı sıra görülesidir de.
    2 ...
  14. 36.
  15. ölmeden önce gidilmesi gereken yerlerin başında gelmektedir.
    2 ...
  16. 35.
  17. seul kadar olmasa da gezip çok beğendiğim aşmış şehir. haneda havaalanı'ndan çıkar çıkmaz dolambaçlı köprülere hayran kalacağınız kesindir. aslında havaalanından çıkış o kadar kolay değildir * . şehrin içindeki futurist yapılanmanın hemen yanında göreceğiniz binlerce yıllık tapınaklar, saraylar, bahçeler aklınızı oynatmanıza yol açabilir.

    neyse gelelim kalabalıktan, kaostan aklımızda kalanlara:

    1- ne yaparsanız yapın şehrin dinamizmine gücünüz yetmez, bitmek bilmeyen organizasyonlar, etrafınızda broşür dağıtanlar, indirimlerini bağıra çağıra tüketicilere anlatanlar... bir süre sonra başınız dönmeye başlayacaktır. siz en iyisi manzaralı bir cafeye mümkünse shibuya'da girip kalabalığı gözlemleyin. metroyu gece geç saatte kullanırsanız hayran olacağınız manzaralarla karşılaşacağınızı aklınızın bir köşesine not edin:



    2- sokaklar kalabalıktır, adım atacak yer bulmak zordur. enerjik bir insan olsanız da bir süre sonra yukarıda söylediğim gibi piliniz bitmeye başlayacaktır.

    3- insanlar yüzünüze bakmadan yürürler, metroda konuşacak insan bulamazsınız, kanji alfabesi sizi mengeneye almışken, yani ne yapacağınızı bilemezken bir kişi durup da "şu gariban yabancıya yardım edeyim." demez. kibarca ve karşınızdakini ürkütmeden derdinizi anlatmaya çalışırsanız, sizi görmezden gelenler yardımcı olmak için kendilerini parçalayacaklardır.

    4- japonya'da eğitim gören türkler'in dışında kendilerini türk saymayan topluluğun mensuplarına ve karadenizli insanlara bol bol rastlarsınız. tercih size kalsa da bu tiplerden bazıları iranlılar ile birlikte uyuşturucu sattıkları için kesinlikle yakınlık göstermemeniz yerinde olacaktır.

    5- yemeklerin çeşitliliğine hayran kalacağınız kesindir. seul'de yaşadığım sıkıntıyı burada yaşamadığımı özellikle belirtmeliyim. haftada bir sinirsiz kobe bifteği ziyafeti yaparsanız sizi kim tutar! *

    6- sabah pisiklet satılan dükkanın akşam gece kulübü olarak çalışmasına ve bunu da çok iyi beceren işletmecilerin yaratıcılığına şaşırmamak imkansızdır. işletmeler cıvıl cıvıl çalınan müzik çok kalitelidir. dünya listelerinde dönen "castin biber" veledi gibi çer çöpten sonra buralarda duyacağınız bazı müziklerden kesinlikle etkilenirsiniz. roppongi civarında yabancı kapıcıların * sizleri çağırdıkları mekanların kenarından bile geçilmemelidir. türkler'in sahip olduğu mekanlar sayesinde kuru fasülye, pilav ikilisine aylar sonra kavuşup mutluluktan ağlayabilirsiniz. *

    7- parlak takım elbise, irezumi dövme, gece vakti bile takılan güneş gözlükleri, façalar ve bir de üstüne kesik bir serçe parmağı karşınızdaki adamın yakuza olduğuna işarettir. yakuza'nın hiyerarşik yapısı çete,aile, soy, klan ve konsey şeklinde gider. bu adamlar türkiye'nin beş katı zenginliğe ve on binlerce kişiden oluşan ordulara sahiplerdir. aşırı kibar olmalarına onlar için risk oluşturduğunuzu düşünmeleri halinde hayatınızı karartmaktan çekinmezler. olağanüstü haller hariç pis işlerini "foot soldier" denilen ayak takımına yaptırırlar. siyah s serisi mercedesler bu adamların resmi aracıdır. http://youtu.be/z4HmA41Vz30

    8- nanpa, daha önce genelleme yaparken anlattığım bu tipler japonlar'ın artizleridir. her türlü kıza her ortamda sarkarlar. onları izlemek eğlencelidir...

    9- japon dişisi farklıdır. okinawa gibi civar adalardan elf gibi kızlar * gelirken, ana kara hatunlarının belli bir kısmı çirkindir.

    10- 3d yani üç boyut, karasal bir anten sistemine sahip olup uydularını haberleşmede kullanan japonya'da üretilen televizyonların neredeyse tamamı üç boyutludur. linkteki videoyu boyum kadar bir televizyonda izledikten sonra vertigo benzeri bir baş dönmesi yaşamıştım: http://youtu.be/PUuiXN6UxJw

    --spoiler--
    kafama estikçe devam edeceğim... *
    --spoiler--
    5 ...
  18. 34.
  19. 33.
  20. japonyanın başkenti ve dünyanın en kalabalık şehridir.
    1 ...
  21. 32.
  22. 31.
  23. dünyanın en kalabalık şehridir. aynı zamanda iktisadi, idari, kültürel ve küresel bir başkentdir. dünyanın sayılı metrapollerinden olan tokyo nun nüfusunun 30 milyon civarı olduğu tahmin ediliyor.
    2 ...
  24. 30.
  25. bir terlik cinsi altı tahtadır.
    2 ...
  26. 29.
  27. 35 milyon nüfusu ile dünyanın en kalabalık şehri.
    2 ...
  28. 28.
  29. 8.7 milyon nüfusu ile dünyanın en kalabalık 11. şehri.
    1 ...
  30. 27.
  31. sözlüğün 3. entrysinin girilmiş olduğu bugün nükleer tehlike ile başbaşa kalmış devasa şehir.
    1 ...
  32. 26.
  33. dünya'nın en kalabalık şehri(35.2 milyon, yani türkiye'nin hemen hemen yarısı) fakat nüfusunun çok olması hiç de bizde olduğu gibi kötü durumlara yol açmış değildir. dünya'nın ayrıca en gelişmiş şehridir.
    ayrıca;
    neon ışıklarının en çok kullanıldığı kent.
    2 ...
  34. 25.
  35. dünyanın en kalabalık kenti olmayan japonya'nın başkenti. en kalabalık kent mexico city'dir.

    gelelim tokyo'ya.

    japonya'nın ticaret ve sanayisinin merkezindeki kenttir. çok kalabalık olduğundan yer sıkıntısı uç seviyelerdedir. kıç kadar odaların kiraları bile dudak uçuklatacak durumdadır. bunun yanında türkiye'de kiloyla aldığımız şeylerin tanesine eşek yüküyle para alırlar. ama burada binlerce dolar'a satılan şeyler de inadına ucuzdur. japon harsı'ndaki yozlaşmanın göbeğidir.

    eski başkent kyoto'dan çok daha çirkin, doğadan kopuk bir kenttir. fujiyama bile kurtaramamaktadır. japon harsı'nı, tarihini, geleneklerini görmek isteyenlerin gitmeleri gereken son kenttir tokyo.
    5 ...
  36. 24.
  37. sokaklarda 18 yaş altı serserilerin gruplar halinde gezdiği yerdir. bunlar çok tehlikeli olup gözlerine kestirdikleri kişiyi gasp edip tartaklayabilirler..dikkatli olmakta fayda vardır..bunun yanında japon halkının genel anlamda çok kibar ve yardımsever oldukları da aşikardır.
    3 ...
  38. 23.
  39. dünya nın en kalabalık şehri.
    3 ...
  40. 22.
  41. dünyanın en kalabalık şehri ünvanına sahiptir.
    3 ...
  42. 21.
  43. ilk gittiğinizde kesinlikle araba kullanmamanız gereken şehirdir. dört şeritli yolun her bir şeridinde farklı bir trafik ışığı, farklı bir uyarı levhası bulunmaktadır. ayrıca bazı sürücüler çok tehlikeli araba kullanmaktadırlar.
    gece hayatı ve müziği fazlasıyla hoşumuza gitmiştir. kızlarının bir kısmı ise gerçekten kusursuzdur.
    4 ...
  44. 20.
  45. 35 milyon nüfusam sahip bir şehir. japonyanın başkentidir.
    2 ...
  46. 19.
  47. Bir kere dünyanın en pahalı şehridir. Narita'ya ayak basar basmaz şehir merkezine (shinjuku, harajuku, shibuya vs) gitmek için taksi tutarsanız, yandığınızın resmidir. Çünkü en az 300 $'ı gözden çıkarmanız lazımdır. Bunun yerine gümrük çıkışından sonra limouzin bus desklerine uğrayın. 30-35 $'a istediğiniz yöne otobüsler kalkmaktadır. Otobüsler klimalı ve son derece rahattır. Bu arada taksiler yalnız havaalanında pahalı değildir. Taksi açılış ücreti 720 yendir (yani 7 $). Kilometrede başı da 1 $ para atmaktadır. Gözünüzü taksimetreden alamaz, "Allah'ım daha gelmedik mi" diye dua edersiniz. Şehirde her yere metro ile ulaşım mümkündür. Mesafeye göre 180-360 yen arası bir fiyat verirsiniz. Ve bir önemli nokta daha; sakın metroya bindim diye biletinizi benim gibi çöpe atmayın. Çıkışta tekrar okutmak zorundasınız. Yoksa tek kelime ingilizce bilmeyen gişe görevlilerine yarım saat dil dökmek zorunda kalırsınız.
    Şehir yukarıdaki entrylerde de değinildiği gibi muazzam kalabalıktır. Özellikle iş başlangıç ve mesai bitim saatlerinde sokaklar hele metrolar korkunç kalabalık olur ve bir görevli insanları sırtından iterek vagonlara sokmaya çalışır. Japon erkeklerinde fordçuluk çok moda olduğu için rush hourlarda (kalabalık saatlerde) erkek ve bayan vagonları bazı hatlarda ayrılmıştır.
    Şehirde gezilecek yer çoktur. Ama benim gibi iş için 1 haftalığına (hatta 5 gün) gittiyseniz hiçbir yeri doğru dürüst göremezsiniz. Bu yüzden en az 1 hafta sadece gezmeye ayırmalısınız. Şehrin cazibe yeri shinjukudur. Burada punkçı Japon delikanlıları, çarpık bacaklarına rağmen süper mini giymiş Japon kızları görebilirsiniz. Çoğunlukla hepsi kumar makinelerinde oyun oynuyorlardır. Shinjuku aynı zamanda işyerlerinin olduğu bir mekan olduğundan fazlaca bir özelliği yoktur. Ginza ise elit dükkanların ve markaların bulunduğu caddedir. Burada Gucci,Versage ve pekçok ünlü markayı satan mağazalar vardır. Bir bayan ayakkabısının 470 $ olduğunu gördüğümde Ginza'nın bana göre olmadığını anladım. Eminim size göre de değildir.
    Ropongi ise clup ve diskoların olduğu mekanlardır. Özellikle Vanilla ve Gaspanic tavsiye edilir. Japon kızları ayarlamak hiç de sorun değildir. Biraz kendine güven, biraz uzun boy ve çat pat ingilizce yetmektedir. Ama çoğu çarpık dişli ve çarpık bacaklıdır. Bir büyük rakı içmeden yapılması tavsiye edilmez.
    Yemek konusunda sushi sevenler için hiçbir sorun yoktur. Ama sevmeyenler için her köşe başındaki McDonalds'lar tavsiye edilir. Ama hamburger etleri domuz karışımlıdır. O yüzden size fishburger tavsiye ederim.
    Tokyo'ya gidip de illa gitmeniz gereken yerler ise Asakusa ve Akhihabara'dır. Asakusa eski bir tapınaktır ve kendinizi samuray filmindeki Japonların eline esir düşen Avrupalı gibi hissedersiniz. Asakusa'ya giden yolda hediyelik eşya satan dükkanlar vardır. Sakın "ulan bunlar Japon pazarlık yapmazlar" demeyin, süpermarkette bile pazarlık yaparak daha ucuza mal alabilirsiniz. Asakusa'da da muhakkak pazarlık edin. Bu arada işi abartıp olayın mistik yanını da bok etmeyin. Akhihabara ise elektronikçiler mahallesidir. istanbul Eminönünden, Beşiktaşa kadar bir yer düşünün ve komple elektronik eşya sayıldığını hayal edin, öyle bir şey. Sakın acele etmeyin. Devamlı fiyat sorun, yol üstündeki değil, ara sokaktaki dükkanlara uğrayın ve pazarlık yapın. Bir de sakın aklınızdan çıkarmayın, Japonya'da elektrikli aletler 110 v ile çalışır. Muhakkak adaptör alın.
    Tokyolular genellikle sıcakkanlı insanlardır. O kadar ki yağmura yakalandığımda yaşlı bir çift şemsiyelerinden bir tanesini bana vermişti ve kendileri bir şemsiyenin altına sığmaya çalışmışlardı. Ama son derece çekingen ve korkaktırlar. Onlarla konuşurken sesinizi çok yükseltmeyin ve seri bir ingilizce ile konuşmayın. Tek tek harflari basarak konuşun, aksi takdirde ben ingilizce bilmiyorum, özür dilerim diyerek yanınızdan ayrılırlar.
    Son olarak sakın ama sakın tanımadığınız bir Japon'a hele bir Japon çocuğa el şakası yapmayın. Çocuk istismarı kabul edilebilir ve başınız ağrır. Japonlar son derece asosyaldirler ve vücut temasını mümkün mertebe kullanmazlar.
    19-25 Temmuz arasında tekrar orada olacağım için de yeni bilgiler için ikikererafineyi izlemeye devam edin.
    26 ...
© 2025 uludağ sözlük