evi 5 milyona almış. o zamanlar insanlar dairelerini satıp kuş serisi araçlar alıyorlarmış. tofaş serisi araçların ev fiyatlarından pahalı olduğu yıllar.
Tam bir köy arabası olması guvenlıge gelınce kullanmasını bılene fazla tehlıke yaratmaz ama dez avantajı 180le otobanda surat yapan bir zengın bebesının sıze carpma olasılıgında yasama ıhtımalınız olmayan araclardan bır tanesı dıyorum cunku aynı guvenlık tıplı araclarda mevcuttur.
üretildiği zamanlarda buna vereceğiniz paraya ikinci el merso alırdınız. evet, öyle çok yeni modeli değil ama alırdınız. nitekim bizim peder de öyle yapmış, önce ford 20m almıştı:
tabiî çevremizde tofaş kuş serisi de renault 12 ve sonrasında renault toros da çoktu. ikisine de bol bol bindim. hatta renault 12 tsw'nin bagajında bile gittim. gelin görün ki, bu markaların hiçbiri şu yukarıdaki iki arabanın da konforu, güvenliği ile yarışamazdı. küçük olduğumdan kendim kullanmadım ama babam bugün bile araba lâfı geçince w 115'ten bahseder: peeehhh, şimdikiler de araba mı!
bu kuşlar uzun yolda, hele ki yokuşlarda bayılırlardı. o yüzden çok insan yokuşa hızlı gireceğim derken yarlardan uçup telef de oldu. ama bizim iki araba da 6 silindir. hayvan gibi tork...
zamanında konya'dan çıktık; kocaeli'den doğan slx'le gelen bir yakınımızla ankara'da buluştuk. izmir'e, merkez bankası gümüldür kampı'na gidiyoruz. tabiî henüz cep telefonları falan yok, şoförler görüş mesafesine dikkât ediyorlar. bizim peder taktı dördüncü vitese; yasal limitte gidiyor. slx'teki amcam da gözü kara değil. o da gidiyor. hâliyle kopmalar falan pek olmuyor. genelde önde o gidiyor. neyse efendim, ne zaman biraz uzun bir yokuşa gelsek amca bey yokuşun ortasında vites küçültmeyle uğraşıyor. kan ter içinde kalıyor. bizim peder de, serde az biraz götlük de var, yokuşta hızlanıp yanından geçiyor. böyle böyle saâtlerce yol gittik. kampa vardığımızda peder sanki o kadar yolu uyuyarak gelmiş gibi rahat ve neşeliydi. amca bey de, biraz kiloyla ilgili de olsa bile, saunadan çıkmış gibi.
ha, bu kadar dövdük; biraz da övelim: bizim iki araba da lıkır lıkır benzin içerdi. hatta o yüzden, tüp çıktığında tüp taktırmıştı peder. yedek parçası bugün bile kolay ve ucuz bulunur çünkü türkiye'de deli dehşet yan sanayisi vardır.
ha sağlam olmadığı aşikar da 7-8 bin liralık arabadan ne güvenliği bekliyorsunuz ki siz. aynı bütçede renault broadway, ford taunus, ford escort kayda değer bir güvenlik mi sunmakta?
ayrıca piyasada neredeyse orijinal görüntüsüne sadık bir araç bırakmayan, arabanın adını çıkaran görgüsüz apaçi kekolar sizin de ta... evet.
ikiye ayrılmak için fırsat kollayan, şasesinin ve direklerinin balkon korkuluk demiriymişcesine kaynakla birleştirilmiş ölüm makinesi. Evet normal üretim standartına göre tek kalıp şeklinde üretilmesi gerekir. Zibidilerin artık yerine civic tercih ettiği trafikte uzak durulması ve mesafe kollaması gereken, polislerin bile uğraştığı ve uyuz olduğu araç.
Akıl sağlığı yerinde olmayan zibidilerin sık kullandığı araç marka ve modeli.
Doğan denen ne farkı olduğunu Anlamadığım aynı bokun lacivertli ile birlikte, bu araçları kullanan müptezellerin araçları elinden alınmadığı ve bu godoşlar ruh ve sinir hastalıkları hastanelerine kapatılmadığı sürece daha çok masumun kanı akar ülke trafiğinde.
Yukarıdaki türde şahin doğanlar genelde fabrika çıkışlı olmuyor. Bunlar zaten kaza geçirmiş araçlar; bunların sağlam yarısını oto servisler alıyor başka kaza geçirmiş bir şahinin vs.'nin diğer sağlam yarısıyla birleştirip satıyorlar. Normal ikinci elden daha ucuza satılıyorlar tabi. Anadolu'da bu uygulama yaygın. Ondan sonra da böyle facialar doğuyor.
5-6 bin lira iken alınabilirdi ancak araç fiyatları istediği kadar artsın tofaş'a 10-15 bin lira para veren tüm samimiyetimle söylüyorum gerizekalıdır. şuanda ise 7-8 bin liraya temiz bulunabilirse yine makuldür ancak fazlasını vermek enayiliktir.
ulan sanayide toplatsan 15 bin lira tutmayacak araca, onca parayı vermek neden? git yine 15'ten aşağıya ford taunus al, ford escort al, renault broadway al. biraz araştır 91-92 corolla bul al. hepsini geçtim toyota corona gibi bir araç var o fiyata.
birde ülkemiz kekolarınca arabanın zaten iyi olmayan imajı yerlebir edilmiştir maalesef.
ailemizin ilk aracıydı, bu araç. 1991 model, bej renk. kaç sene boyunca bir kez olsun yolda bırakmamıştı. şuan nerede bilmiyorum ama bizim elimizdeyken henüz kekoların, apaçilerin eline düşmemişti. her tarafı orjinaldi. özledim lan. *