Akıl sağlığı yerinde olmayan zibidilerin sık kullandığı araç marka ve modeli.
Doğan denen ne farkı olduğunu Anlamadığım aynı bokun lacivertli ile birlikte, bu araçları kullanan müptezellerin araçları elinden alınmadığı ve bu godoşlar ruh ve sinir hastalıkları hastanelerine kapatılmadığı sürece daha çok masumun kanı akar ülke trafiğinde.
egzozlarında fabrika çıkışlı olarak benzin kokusu parfümü vardır. bazı dandik sürümleri benzinin bir kısmını damla damla, sıvı olarak dışarı atmaktadır. zaten çok yakmasının bir sebebi de budur. km başı tüketimi çok fazladır. kapısını kapatırken çıkan ses de kasedi çıksa alınacak cinstendir. "tok!" oyhşş...
üretimi 2001 yılında durdurulmuş olan efsanedir. bugün üretiliyor olsaydı adı yine "murat şahin" olurdu fiyatı da asla 15.000 lirayı bulmazdı.
"tofaş" markasıyla üretilen son otomobillerdendir. 2002'den itibaren tüm modeller "fiat" ismiyle üretilmiştir.
son modeli olan 2001 modelinde bile camları otomatik değil çevirmeli mekanizmadır, kliması ise malesef yoktur. zaten camları otomatik olunca ve kliması da varsa modelin adı şahin değil, doğan oluyor. *
kaporta tasarımında 89'da değişiklik yapıldıktan sonra yani fiat mirafiori'den devşirme murat 131 şahin'den, fiat regata'dan devşirme murat şahin'e geçtikten sonra 2001'e kadar hiç değişmemiştir. ha zamanla dikiz aynaları tavandan sarkmaz, cama yapıştırılmıştır, torpido gözünün kapağına bardakların oturması için yerler yapılmıştır, kapı aynaları yuvarlak olmuştur, ön panjur daha bir janjanlı olmuştur, jant kapakları değişim göstermiştir, hidrolik direksiyon teknolojisi gelmiştir, otomatik kapı kilidi teknolojisi ile tek hamle ile tüm kapıların kilitlenmesi teknolojisi gelmiştir, enjeksiyonlu karbüratör teknolojisi getirilmiştir, ibre 180'den 200'e çıkmıştır, elektronik beyin falan takılmıştır, 2000 ve 2001 modellerine metalik füme de renk seçeneklerine girmiştir.
tofaş'ın öyle veya böyle yıllar sonra müthiş bir kaporta değişikliği ve çok harika özellikleri olan bir orta sınıf araba üretmesini beklemekteyim %100 türk mühendisler tarafından tasarlanmış ve %100 türk üretimi öyle şimdiki gibi çakma fiat regata olan bir kaportayla değil. albea'nın, linea'nın adını değiştirecekseniz hiç kalkışmayın böyle bir işe. orijinal bir tasarım. murat günak'tan rica edin yapsın şöyle bir tasarım bu ülke için tabi bedelini de ödeyin bu ülke için dediysek adamın emeğinin sömürülmesine karşıyız.
aslında en büyük hayalim, tek kapı spor bir otomobil, murat 1.24 gti ve murat 1.31 gti. isimlerine münahasır biri 124 beygir, diğeri 131 beygir.
hadi be tofaş patlat şöyle güzel bir otomobil, cümle alemm "vay be" desin. devrim arabaları projemiz gerçek olsun.
1995e kadar olan modelleri 75 hp gücündedir ve neredeyse 40yıllık bir geçmişi vardır.1995ten sonra şahin s üretime geçmiş ve bu motorun yerine 86hp gücündeki fiat tempra motoru kullanılmaya başlanmıştır. bu motor nispeten daha az yakıt tüketimine ve daha fazla performansa sahiptir, daha az gürültücüdür.
1988-1990 arası olan modelleri 4 viteslidir,5 vitesi bulunmaz. araç içi döşeme ve konsol rengi gri-siyah ve kahverengi-bej olarak ikiye ayrılmıştır. sonraları 1993yılında bu kombinasyondan vazgeçilmiştir.
jantlar metalik renkli göbekli saç jantlardır ve sadece sol dikiz aynası bulunur;bu dikiz aynası dışardan ayarlanabilen tiptendir. ön ve arka koltuklarda kafalıklar yoktur. otomobilin arkasında "1.6" ve "şahin" ibareleri bulunur.
1990 yılında 5 vitese kavuşmuştur. saç jantlar yerine jant kapakları tercih edilmiştir. arkadaki "1.6" ibaresi yerine "5 vites" yazar. zaten en büyük yenilik budur. halen sadece sol tarafta dikiz aynası bulunur, artık dikiz aynası içerden ayarlanabilirdi. paspas, radyo anteni ve ön koltuk kafalıkları opsiyoneldi.
1993 ün ilk yarısından itibaren ön sinyaller turuncu yerine beyazlarıyla değiştirildi. artık motorlar platin kontrollü değil elektronik ateşlemeliydi. ilk yarıda arka stop lambaları turuncu-kırmızıyken, ikinci yarıda siyah-kırmızı stop lambaları kullanıldı. dış dikiz aynasının tasarımı değişti, halen sağ ayna bulunmuyordu. jant kapağının tasarımı değişti.
bu tasarım 1994e kadar devam etti ve 1994te sağ dikiz aynası eklendi.1993ün ikinci yarısı itibariyle "şahin" yazısı ve tofaş arması mavi-metalik, eğik fontla yazılmaya başlandı ve 5vites ibaresi kalktı,"tofaş"ibaresi konuldu. orta konsolda kahverengi tondan vazgeçildi. koltuklar 93-94 arası mavi tonlu kumaştı.94 itibariyle vites topuzu doğan s inkiyle değiştirildi. ayrıca direksiyon üzerindeki T arması da yatık hale getirildi.
1995 itibariyle şahin tarih oldu ve yerini şahin s e bıraktı. temel farklılık tempra motoruna sahip olmasıydı.
koltuklar gri tonluydu ve kafalıklar plastikti. ön panjurun tasarımı değişti;kaputa yakın olan kısımda kalın çıta kullanıldı, tofaş arması eğikti. tavan kaplaması da doğan s e benzetilmişti.
1997de torpido tasarımı ve direksiyon tasarımı doğan s inkiyle değişti. radyo anteni standart hale geldi ve tavanın ortasına konumlandırıldı.
1998e kadar üretilen tüm şahinlerin sağ ön çamurluğundan dökme "lisans fiat" arması kullanıldı ve hiçbir şahin 1998e kadar yan çıtalara sahip olmadı.
1998den sonra dış dikiz aynaları fiat marea nınkilerle değişti. panjur tasarımı değişti. ve 98in son yarısında hidrolik direksiyon standart oldu.
uno motorlu 72 beygir gücünde karbüratörlü motora sahip 1.4 şahinler piyasaya girdi.
1999da şahin 1.4 i. e. ve şahin 1.6 i. e. şeklinde 2 enjeksiyonlu motor seçeneğiyle şahinler üretilmeye başlandı. artık şahinler metalik renkle alinabiliniyordu. jant kapağı tasarımı değişti.
son olarak 2001-2002 arası üretimlerde depo kapağı yeri benzin deposu yeri değiştiğinden c sütunundan arka çamurluğa alındı. jant kapağı son üretilen doğan 1.6 i. e lerle aynıydı.
hiçbir şahin elektrikli cama sahip olamadı.
son olarak 2002 yılında şahin hayatına veda etti.
hülasa, şahsi fikrim, bu otomobiller 2000li yıllara göre zayıf kalsa da, zamanına göre güzellerdi.
ya da ben duygusal bakıyorum, tüm güzel çocukluk anılarımı nar çiçeği bir şahinle yaşadığım için belki..*
ayrıca bana kalırsa tek vidası dahi değiştirilmemiş, her parçası orjinal bir şahin, küt hatlı otomobil severler için göze gayet hoş gelmektedir.
geçen günlerde bindiğim dolmuş şöförünün yerlere göklere sığdıramadığı otomobil. dediğine göre kesinlikle ve kesinlikle yolda kalmazmış. sigortası attığında iki bakır tel bağla, sigara kağıdı sar *, bi şekilde çalıştırırmışsın. hatta kayışı kopsa kadın çorabı bağla onla bile gidermiş.müşteri ile aralarında ki ilginç dialoglardan biri de:
şöför:bak şimdi bu yeni çıkan arabalar var. motorunun hepsinde elektoronik devrelerden var. onlardan bi tanesi yansa bi adım atmaz araba. ne o albealar,hyundailer falan...ama bak bi de şahine her türlü çalışır.
müşteri:tabi ya abi.sonra 500 milyon servis parası ver.yaramaz yeni model arabalar. opeller nasıl abi?
ş:öyle tabi. opeller de yaramaz bi kere çok yakıyolar. buna takıcan gazı gitsin. çok da az yakıyo.
.
.
diye sürüp gitti muhabbet.burdan çıkardığımız sonuç şahin'in dünyadaki en iyi araba olduğu.
fiat regata'nın türkiye versiyonu tofaş yapımı araç. beyazı makbuldür. eski kasa, yeni kasa hali vardır. 1989'da yeni kasasına geçiş yapmıştır. gerçek adı "murat" tır. atası murat 124'tür, murat 131 arkasında murat şahin, murat doğan, murat kartal, murat serçe gelmiştir. beyazı makbuldür. her türlü modifikasyona gelir. isterseniz helezonları değiştirip cip gibi yüksek yapın, isterseniz helezonları kesip yere yapıştırın, isterseniz spoiler takın, ister rüzgarlık * her türlü gider. yurdum delikanlısının değişmez arabasıdır. 5 kişi binerler piyasaya çıkarlar. olur ya %* hatun denk gelirse ne yapacaklardır? * içindeki müzik sistemi genel olarak pionerr'dır. sonuç olarak 3 efsaneden biridir. samsun 216, 70lik rakı (büyük rakı) *şahin
trafik lambalarında ışıklar kırmızıdan yeşile döndüğü anda, eğer sağlam bir soför tarafından kullanıyorsa, en kral arabanın eline ilk 10 metre için verebilen bir araçtır.
ancak, diğer araçlar -motoru ve torku daha kuvvetli araçlar- karşısında 11. metre için hiçbir garantisi ve şansı yoktur.
