--spoiler var yaklaşma--
Eskiden birkaç kez izlediğim, kitabındaki çoğu olaya yer vermemiş ortalama bir film.
Yalnız william carey kadar gavatını görmedim, norfolk ve sir thomasa girmiyorum bile. William.c ile mary'nin halvet gecesi çok komikti, benedict tam bir hödüğü canlandırmıştır * sonunda mary, tam bir efendi olan williamı(stafford olanı) buldu, çok delikanlı adamdı.
Suç anne/mary de değildi, asılması gereken kızların dayısı, babası ve kral zibidisiydi. Afedersiniz, Herif bütün gün sarayda kimi siksem diye dolaşıp duruyor. kem gözlü tipsiz jane parker yüzünden, olan benim sevgi pıtırcığım george'a(jim sturgess) oldu. Aslında kitapta pek pıtırcık değil kendisi, kardeşi anne ile işi pişirip çocuk peydahlıyor fakat çocuk ucube olarak doğuyor. Filmde anne, goerge'a girişmeye çalışıyor sonra kıyamıyor. Gel buraya ablasının kuzusu diyerekten sarılıp ağlaşıyor https://galeri.uludagsozluk.com/r/1265484/+ --kitap/film karışık spoiler--
artemis yayınlarından çıkan philippa gregory imzası taşıyan tarihi roman.filmdeki yavanlığa karşın kitabı bir o kadar akıcı ve sürükleyicidir.filmde anne'in abisiyle olan ilişkisi izleyici tarafından daha erken anlaşılırken kitapta neredeyse son bölüme kadar gizemini korumuştur.
başlarda aşk romanı gibi görünen kitap sonlara doğru yerini gerilim ve yer yer de korku türüne bırakmıştır.bu kadar entrikanın gerçek olamayacağını ve kurgu olduğunu düşündüğüm için romanın tarihten uyarlanması ise benim için gerçek şok olmuştur.*
kapağında film oyuncularının bulunmaması gerektiğini düşündüğüm roman. bu her kitapta böyle zaten, hikayenin zevki karakterlerin hayalini kurmak, okudukça onları şekillendirmek. anne boleyn kitapta mary'den daha çekici, sarayın en güzel kadını olarak anlatılıyor, resimde mary'i oynayan scarlett johansson bana çok daha güzel geliyor mesela. eğer bir de filmini izlediyseniz hiç başlamayın o kitaba daha iyi.
bir de william stafford'u oynayacak başka kimse bulamamışlar mı düşünmeden edemedim..
filmin konusu ilginizi çekmişse aynı hikayeyi bir de the tudors dizisinden izlemenizi tavsiye ederim. emin olun orada çok daha etkileyici.
filme gelince kesinlikle bir başyapıt değil. konunun işlenişinde göze çarpan bir sürü eksiklikler var. yine de tarihi kostümler, saray entrikaları, koşan at sesleri ilginizi çekiyorsa izleyin derim. bir de natalie portman gerçeği var tabi, onu da hesaba katın.
phılıppa gregory 'nin bir tarihi entrika kitabıdır. 820 sayfadır ama rahat 1 haftada biter .* Anne Boleyn ve Mary Boleyn'in * kralın yatağına girebilmek için yaptı kapışmayı anlatıyor. Boleyn kızı serinin ilk kitabıdır.
2-) kraliçenin soytarısı 3-) bakirenin aşığı 4-) mahkum prenses 5-)boleyn mirası ve 6-) oteki kraliçe 'dir.
kitaptan uyarlama bir film. filmin içine çeken etkenlerden biri sağlam olan oyuncu kadrosu.. eric bana herhalde fazla nazlanmamıştır filmde oynama fikri için.. scarlett ve natalie var daha ne olsun. hele ki natalie portman rolünün hakkını o kadar iyi vermiş ki, bir an nefret ettim kendisinden. ilk ve son kez tabii..
kibirli ve vicdansız bir kardeşle, masum ve alçakgönüllü bir kardeşim o yıllarında içine çektiği derin bir hikayesi var. en azından güzel anlatılmış. ama bazen aklıma gelir ''kardeşim bu kralların başka işi yok mu hep fitne ile uğraşıyorlar'' diye. kendimi fazla kaptırmamdan oluyor bu, yapımın güzelliğinden geliyor aslında.. the duchess havası var filmde ancak bu filmin senaryosu biraz daha akılda kalıcı işlenmiş.
iktidar hırsının ve intikam duygusunun insana neler yaşatabileceğini, nasıl acımasızlaştırabileceğinin ve hırsın en iyi anlatıldığı filmlerdendir. kitap uyarlamasıdır. justin chadwick yönetmenidir. görüntü yönetmeni iyi iş çıkarmıştır.
