bugün

tristan prettyman hatununun seslendirdiği çalışma......

Well I can
See you on the horizon like a
Storm thats soon to be and is it
So bad to be in love with a memory
Of you, smiling back at me
And it was subtle but it was, yeah it was subtle
But it was sexy
And I suppose I could tell you how I feel
But even I can't tell if its really real
And one day I will tell you what's on my mind
But for now I just leave it as mystery
Soon 2 unwind, and in time, its like this
I kinda just want that kiss
Just for the thrill or just maybe to miss
You when you go, just so I know
That It can and it does get better than this,
and really love is just a hit and miss
you walk and you jump and you sink
It happens more than youd think
And I suppose I could tell you how I feel
But Id rather play it cool and keep it real
And maybe I could show you just so you could see
the secret behind the mystery
And its another one of those days
when youd wish it rain already
and the skys no ordinary shade of gray
But you make it ok...
Ohh yes, yes I do have a crush on you
cuz see your trap you know I fell right through
with me its always something new
To see..

I should probably tell you how I feel
But the moment was magic, it was so surreal
and i swear one day i will let you know
but for now, im gonna let you go...
Trevor jones'a ait The Last Of The Mohicans soundtrack'ında bulunan, aşk şarkılarından çok çok öte, müziğiyle ruha nakış atan eşsiz parça.
http://www.youtube.com/watch?v=Xy7WSIufQrc
Gustave Klimt'in en ünlü eserlerinden biri olan eser. (Öpücük)
Tabloda zamanın önemsizliği ve sonsuzluk duygusunun yoğunluğu ön plandadır.
Erkeğin gerçek aşkı bularak kendini unutuşu, tutkuyla sevdiği kadına sarılmasıyla tasvir edilmiştir.
Eser günümüzde Viyana'daki Belvedere Sarayı'nda sergilenmektedir.
görsel
Gustav Klimt tablosu. Uyuyamadım yorumlayalım bakalım. Sanat tarihçisi falan değilim gördüklerimi yorumlayacağım sadece. Biraz da ressamı araştırınca oturdu açıkcası gördüklerim kafamda. Bence bir ressamı bilmeden tablolarında neyi anlatmış olabileceği konusunda tam bir fikir sahibi olmak çok kolay olmuyor kesinlikle. Tabloda gördüklerim onun hakkında öğrendiklerimle de şekillendi biraz. Nasıl bir adam olduğunu okuduktan sonra, nasıl biri olduğunu, ne anlatmaya çalışmış olabileceğini tahmin ederken şekillendi. Evet, başlayalım. Etken bir erkek edilgen bir kadın görürsünüz. Arka fon ve bazı figürler altın varaklıdır kiliselerdeki dini tablolarda sıkca göreceğiniz şekilde. Bu cennet olarak düşünüldü muhtemelen. Çiçekli bir uçurumun kenarındadır çift. Bir çiçek doğurganlığı simgeliyor orda özel bir ismi vardı fakat unuttum. Yine aynı çiçekleri kadının vücudunda da kullanmış. Doğurganlık simgesi. Erkekte keskin formlar(dikdörtgen kare) kadında oval(yuvarlak) formlar kullanılmış. Lakin tüm buna rağmen keskin bir şekilde ayrışma yok erkek ve kadın figür arasında. Bir bütünlük var aksine. Kadınla erkek arasında çok yumuşak bir geçiş var. Erkek kadını yanağından öpüyor. Bu arada kadının ayakları uçurumun tam ucunda ve başta bahsettiğim altın arka fona uzanıyor. Ve altın sarmaşıklarla sarılmış şekilde ayakları. O sarmaşıklar da kadının ve erkeğin birleşiminden çıkıyor kadının ayaklarını sarıyor. ikisinin birleşimi de bize bir şey anlatmış aslında şeklen. Yani bu tablo sanıldığı kadar düz bir tablo değil. Birleşmeyi anlatıyor muhtemelen bir öpücükten ziyade. Gustav Klimtin hayatına zaten epey kadın girip çıkmış böyle bir yaşamı seçmiş. Bu tabloda anlattığı şey göründüğünden çok fazlası.