williem dafoe kadın kılığına girdiği sahnede oyunculuk sınırlarını zorlamıştır. filmin kanımca en etkileyici sahnesi williem defoe'nin bir çatışma sahnesini senfonik müzik eşliğinde geçmiş ile eş zamanlı olarak kan ter içinde canlandırmasıdır. ağır çekimdir, koltuğa kilitler.
sinema tarihinde barınan nice gömülü hazineden biridir bu film. değer yargılarını, adalet sistemini ve hatta adalet kavramını sorgulatır insana. willem defoe' nin olağanüstü performansı ise bu filmi elzem kılan bir başka faktör.
bu kadar başarılı olmasına rağmen, böyle kıyıda köşede kalmış olması üzücü bir film. gerek konuyu işleyiş tarzı olsun, gerek senaryosunun akıcılığı olsun alkışı hak ediyor. willem dafoe'nun olduğu kısımlar zaten çok eğlenceli.
değerler ve normlar hakkında izleyiciyi siygaya çekiyor.
baş karakterlerin irlandalı olmaları da enteresan bir ayrıntıdır.
[birçok sinemada gösterime girmemiş olmasından ötürü izleyemeyeni çoktur. izlemek isteyenlerin saçma sapan türkçe dublajlısı yerine, adamakıllı altyazılısını izlemeleri menfaatlerinedir. müdüriyet.]
1999 yılında troy duffy tarafından senaristliği ve yönetmenliği yapılan, aslında aşırı dindar ikiz kardeşlerin, kötü insanların cezalarını kendi başlarına kesmelerinden bahsediyor. Action sahneleri yaratıcı, başarılı ve sürükleyici. Hikaye çizgi romanları anımsatıyor sanki, bu dünyanın dışında. izlenmesi gereken bir film, ama şiddet de var bayağı ona göre
gerek konusu gerek te kugusu ile izlenmeye değer mükemmel bir film.willem dafoe, norman reedus, david della rocco ve billy connolly nin başrollerde olduğu, neredeyse hiç kadıb oyuncu bulunmayan bir eser. iki kardeşin yaptığı dua da film kadar güzeldir ve filmi de özetlemektedir;
Birer çoban olacağız.Senin için, Tanrım, senin için.
Gücümüzü senin elinden alıyoruz.
Ayaklarımız emirlerini rüzgar gibi yerine getirsin.
Akıtacağız sana doğru ruhlarla dolu olan nehirleri.
Sen kullarımın içinde en kutsanmış olanısın.
Ve cenetteki tüm meleklerin koruması altındasın.
In nomine Patris
Et Filii
Et Spiritus Sancti.