oynayanlarına sosyete-ekstrem insanlar olarak bakılan spor. normal bir insan olarak tenis oynadığınızı söylediğiniz neredeyse herkesin ortak tepkisi ' neden???? kızlar mı var?' cümlesidir.
oynaması izlemesinden kesinlikle daha zevkli olan spor, neden sıkıcı denmiş anlayabilmiş değilim.
sadece öğrenmesi çok zor
şu aşamalardan geçilebilir
1. raketi tutmanın da bir adabı vardır. bilek dirseğe kadar bir kaç gün ağrır.
2. duvara 1 metre mesafede vuruş tekniği öğrenilir. 1 hafta böyle çalışılır. kol hissedilmez. ağrıdan hiç bahsetmiyorum. son derece sıkıcı bi aşama.
3. duvardan birkaç adım daha uzaklaşılır, daha zevkli bir hal almaya başlar. yavaş yavaş raket tutmak nedir öğrenilmiş olur.
4. dirsek ve bilek hiç kırılmadan vurulurmuş. başından beri böyle öğrenmiştik. ama gelin görün ki işin aslı hiç de öyle değilmiş. dirsek kırılabilirmiş. dizler bükülürmüş. bel sağa sola hareket etmeliymiş.
5. ilk günlerde öğrendiğimiz teknikler unutulmalıymış. aslında öyle değil de böyle vurulmalıymış. *
6. filede kısa mesafe çalışılır. raketin ucunda bir file * varmış da topu içine sokmaya çalışıyormuş gibi vurulmalıymış sakince.
7. backhand denen lanet şeye geçilir. burayı atlıyorum. o zor günler ve rezil durumlar anlatılmaz yaşanır.
8. şu unutulmamalı. teniste esas yoran şey * kesinlkle yere eğilip top toplamaktır ki, kalça ağrıları bundandır. kalçayı neden dikleştirir bunu da öğrenmiş olduk.
9. her gün deliler gibi çalışmaya devam edilmelidir.
10. kollar yavaş yavaş kaslanmaya, bilek dirsek arası damarlar belli olmaya, eller kabalaşmaya başlar.
11. sahada oynanmaya başlanır. yeni yeni arkadaşlar edinilir. kimilerine sinir olunur bi türlü oynayamadıkları için, kimileri delicesine kıskanılır.
12. iştee, forehand, backhand, smaç, servis *
hepsi yerine oturmuştur. *
13. işte tenis bu kadaaar
14. dur ya... tenis bu değilmiş. tenisin tek olmazsa olmazı neymiş işte insanoğlu şimdi bunu anlıyor:
tek basına oldugunuz ve insanlar sizi izledigi icin sosyete ve kendini gostermek isteyen -ozellikle bayan- kisilerin tercih ettigi spor dalı. ama bunu bir yana bırakırsak gercekten guzel ve zevkli bir oyun. cocuk yasta baslanması cok daha faydalıdır. bacak kaslarının gelisimine de yardımcı olur.
oynaması izlemekten daha sıkıcı olan aktivite.
dünyanın en sikko ve salakça kuralları olan tenis denen bu aktivite nasıl oluyorda spor haberlerinde yer ayırıyorlar hala merak konusu.
ilkokulda tenis öğretmeni komşumuza "abiii,bu nasıl oynanıyor?"diye sorduktan ve onun da"bak bu raket.bu da top. raketle topa vuruyosun."tarzı muhteşem cevabından sonra ısındığım en karizma spor. andre agassi ilk gıcık olduğum tenisçi olmakla beraber nedenini halen anlayamadığım şekilde henin-hardenne ye aşık olmuştum.son yıllarda roger federer denen herif yüzünden soğumakla beraber,dün akşam djokoviç i izledikten sonra dinsizin hakkından imansız gelir diyerek, imansız adayı olarak djokoviç i göstermiş bulunuyorum.
dünya üzerinde [g(yer çekimi ivmesi)=10 Newton] en süper spordur.hem oynaması hem izlemesi ultra zevkli spordur.amma velakin izlemeyi zevklendirmek için önce oyunun kurallarını ve oynamasını bilmek gerekir.bugün us open olsun wimbledon olsun masters series olsun , buralarda oynayan oyuncuları görüp de "nolcak hacı ben de vururum" diyen dombilidir tenezdir renkli tenis topudur.o yüzdendir ki izlemesi süperdir*.velhasıl-ı kelam : türkiye'de de oldukça yaygın bir spordur.daha da yaygınlaşması gereken,önem verilmesi gereken bir zevktir.özel kortlarda oynamak dışında pahalı bir spor değildir.bugün büyük şehirlerde olsun orta büyüklükte yerlerde olsun onlarca kort bulunur *.büyük küçük herkesin oynaması gerekendir.
bilgilenmek için türkçe bir çok websitesi bulabilirsiniz.
tahmin edilenin aksine pahalı olmayan bir spor. 50 ytl civarına raket alınabilmekte ve kort kiraları 20 ytl civarında, yani kişi başı 10 ytl. en dandik halı sahalarda bile kişi başına 10 ytl'den fazla düşmektedir.
özel ders alıp bir hevesle öğrendim zamanında, arkadaşın başka bir partner bulup beni satmasıyla duvara karşı evde oynamak zorunda kaldım balam. halbuki daha yeni yeni sharapova sesi çıkartmaya başlamıştım, yazık oldu bana. bu ülke bir sharapova'sını harcıyor ama haberi yok, rusyaya transfer olmayı düşünüyorum, bende bu ses varken. ses mi, neyse.
tek geçtiğim güzide spor dalı.. tenis öncesi heyecan , tenis sırasındaki mükemmel duygu ve tenis sonrası pıtırcık neşeli hissiyat..evet kesinlikle çok iyi..
12. Yüzyıl
Kökeni Fransızların Paume(Avuç içi) dedikleri oyuna dayanır.
Oyuncular ufak bir topa, elleriyle vurarak filenin üzerinden geçirirlerdi.
16. Yüzyıl
Raket 1583 yılında italyada keşfedildi.
Paume(avuç içi), Jeu de Paume(Avuç içi oyunu) olarak evrim geçirdi
ve el yerine raket kullanılmaya başlandı.
1873
Major Walter Wingfield, Sphairistike(Yunancada topla oynamak demek)
isimli oyunu keşfetti ve bunu ilk kez Galler'de tanıttı.
Varlıklı ingilizler tarafından, malikanelerinin çim alanlarındaki
kum saati şeklindeki kortlarda oynandı.
işte bu modern tenisin evrimleştiği esas yerdir.
Ve bu oyun kısa zamanda bilinen tenis halini aldı.
Köken olarak, Fransızca tenir(yakala), tendere(tut bunu), veya tenez(yakalamak)
kelimeleri gösterilse de tam olarak nereden geldiği bilinmemektedir.
Bayanlara çok yakışan elit spor. Yalnız topa vuran bayanların sesleri yüzünden tartışma konusu olup bu konuda ses desibeliyle ilgili belli bir yasak getirilmiştir. Saatte 200km/saat hızı olan toplara vurmak kolay olmadığı için normal karşılanabilir.
şahane bir spor. sırt ağrılarının en iyi ilacı. güneşli havalar çekimez olur bu nedenle yağmurlu havalarda oynanması şiddetle tavsiye edilir. top ıslanır ve iyice ağırlaşır. topa vurmak için yerlerde sürünmek gerekir ve bu daha zevklidir.
aslında seneler önce asillerin birbirlerine topu atarken tenez yani fransızca tutunuz diye oynarak başladıkları ama sonra bu asillerden birinin topu tutmadan karşıya atması sonucu bugün izlediğimiz tenisin esas şekli yavaş yavaş beliren, günümüzde ise insanların çığlık çığlığa oynadıkları bir spor türü...
televizyondan izlenince ne var bende öyle atarım, bak salağa sağ taraf bomboştu oraya niye atamadı lafları edilmesine karşın, korta geçip ele raket alınca, hakkaten zormuş bu yaf denilen spor...
en meşhur lafları ise:
-güzel bir sayı alındıktan sonra sol eli(eğer sağlak olduğumuzu düşünürsek ) yumruk yapıp yesss demek
turkiye'de pek ilgi görmeyen spordur. sadece zevk için yapılabildiği ve maddi destek gerektirdiği için hem yeteneği hemde maddi desteği kendinde doğal olarak bulamayan türk vatandaşlarımızın ilerleyemediği spordur. buna örnek olarak formula 1 , golf gibi sporları verebiliriz. imkansızlıklarla efsane oldum diyen şumayer'in babasının bile bir carting pistinin olduğunu bilmekte bu işlerde paranın ne kadar konuştuğunun göstergesidir. yolda tenis eğitmenleri gezmiyor fakir bir çocuk bulup eğitelim yüksek seviyeye getirelim diye futbolda bu gibi sporlar yüzünden yüceliyor herkeze açık sadece yetenek sahiplerinin koşturduğu bir dal maddi bir altyapıya gerek duyulmayan bir spordur.
düzenli izleyicisi olunması halinde boyun kireçlenmesinin imkansız olduğu spor dalıdır. bayan maçları daha zevkli olur *. erkekler çok kuvvetli olduklarından spekteküler hareket görmek çok zordur.
