en küçük ayrıntısına kadar yani her karesine akira kurosawa'nın dahiyane yönetmenliğinin sindiği; Toshiro Mifune'in her zamanki gibi harikalar yarattığı; iş hayatı, hırs, aile ve kapital sahiplerinin insani ve etik değerlerden uzak kapital ve kazanç sevdası üstüne; cennet ile cehennemin iç içe geçtiği; ritmi yüksek, görsel estetiği doyurucu, oyunculukları üst düzeyde; iz bırakıcı bir sanat eseri. Takashi Shimura'nın az repliği olmasına rağmen, en manalı gülüşlerini bize yolladığı da aşikar. *
--spoiler--
uyuşturucu değiş tokuş sahnesi ve tabii ki gece klübü sahneleri; evsiz uyuşturucu müptelalarının zombilere fark atan sahneleri; fuji dağı'nın bulunduğu her sahne; elvis müziği fonda okyanusa karşı rüzgarın dans ettirdiği perdelerle, aşırı dozdan uçuşa geçmiş suç ortaklarının evinin dıştan cennet gibi görünen sahnesi ve tabii ki harikaötesi final sahnesi ile filme kapılmamak; akira kurosawa'ya hasta olmamak elde değil...
--spoiler-- kingo gondo:defol! yeni patronuna benim adıma şunu de:''sırlarınızı saklamam için beni kullanamazsınız. yetkisiz bir müdür olmayacağım. ben kuklanız değilim.!''
karaktersiz eski sağ kolu: bunları söylemeye paran yeter mi? çok ileri gittin. eğer şimdi işten ayrılırsan, borçlarınla başbaşa kalırsın. makamına dönersen saygınlığın devam eder.
gondo: defol! ben şahsiyeti olan bir adamım. ama sen hiçbir şey değilsin, adam bile değilsin.
--spoiler--
akira kurosawa eseri. en iyi eserlerinden birisi belki de. cennet ve cehennem diye dilimize çevrilen filmde, yanlışlıklar üzerine çevrilmiş bir fidye hikayesi ancak yine de amaca ulaşıması işlenmiş.. izlenmesi gerek..