Garip bir çizgi filmin başrol kahramanı çizgi filmin adıyla Kahraman'ın adı aynı.
Mükemmel ötesi bir çizgi filmdi. Özellikle Kaptan her gördüğümde beni benden alırdı. Başıbozuklarrrrrrr! diye girerdi sahneye. BBir heyecan yaratırdı. Seneler geçti üzerinden ama onun gibisi asla gelmedi.
bir köpeği canlandıran milu aslında başrolü hakeden bir kahraman *
japon ingilizcesinde 20 dir.
http://youtu.be/4DgUtE31CT0
küçüklüğümden beri çizgi romanlarını okuduğum ve fiziksel olarak (saçtan dolayı) benzetildiğim karakter.
tenten den farklı olarak narutodaki bir karakterdir, kendisinin en büyük olayı silah fırlatmadır, çağımızda yaşıyor olsaydı muhtemelen en azılı silah kaçakçılarından biri olurdu zira bu ablanın bir dövüşte kullandığı silahla bir ordu donatılır, nejiyi sürekli över ve zannımca lee ye aşıktır.
(bkz: ali atay)
küçükken izlediğimiz saçına imrendiğim çizgi film kahramanı.
görsel
Mendebur midyeler repliğini duymak için bile olsa ısrarla tekrar tekrar izlediğim, gelmiş geçmiş en başarılı çizgi dizidir.
(bkz: tenten)
20. yüzyılın ilk yarısında gerçekleştirdiği dünya çapındaki maceralarıyla ünlü genç muhabir Tenten (Tintin) 92 yaşında!
Tenten karakteri, Herge olarak bilinen Belçikalı karikatürist tarafından yaratıldı ve ilk olarak 10 Ocak 1929'da Le Petit Vingtieme'nin sayfalarında küçük bölümler halinde yayınlandı.
1930'larda Tenten Kongo'da adlı macerasında Belçikalı kahraman ülkesinin eski kolonisine gitmiş, dönemin Avrupalı efendi algısına uygun olarak burada yerlileri uygarlaştırmış(!) ve büyük bir avcı olarak hayvanları katletmiştir ki bu macerası on yıllar sonra kahramanın ırkçı olarak suçlanmasına sebep olacaktır. Kongo macerasındaki bir karede bir Afrikalı kabile Tenten'e tapınmaktadır. Bir başkasında, hasır şapka konusundaki bir anlaşmazlığı çözerek kabilenin bir üyesinin “Beyaz efendi çok adil. Her birine yarım şapka veriyor. O çok iyi beyaz." demektedir. Neticede, Tenten gibi çocuksu, hiç yaşlanmayan kahramanlar bile ne kadar çocukluk anılarımızın bir parçası olarak sevilse ve keyifle hatırlansa da kusursuz olmayıp, kendi döneminin ve ait olduğu kültürün ideallerinin cisimleştirilmiş haliydiler.