aşk pazartesi saat 7 ile 9 arasında ümraniyeden mecidiyeköye kadar olan kesintisiz trafiği çekerek sevdiğine ulaşmaktır. Mesela mikroişlemciler dersi bir aşktır benim için.
(bkz: ben bu aşkın ızdırabını sikeyim)
ben geçen sene böyle bir şiir yazmıştım bütün dizelerde tek tek aşkı tanımlayan, herneyse fazla içerikli değildi ama dün günlüğüme (bkz: kıymetlim) bolca yadığım şey "aşk boktur" ile ilgiliydi. Şu aralar aşk acısı çektiğimden falan değil, bana aşık olduğunu yıllar sonra delice haykıran ve onun karşısında bir şey yapamadığım bir insan yüzünden. Aşk gerçekten var mı bilmiyorum ama kendisine de söyledim aşk falan değil o takıntı takıntı!
aşk; onun için hep daha iyisini istemektir, yanlışı doğru görmektir, suyuna gitmektir, tutmayacak duaya amin demektir, hayallerle avunmaktır, şizofreni nehrinde balık tutmaktır, onunda seni sevebilme ihtimaline tutunmaktır, kesinlikle senin olmayacağını anlasanda net bir şekilde reddedilsen bile birgün gelecek diye yolunu gözlemektir, ondan nefret etmektir, unutmaktır, bitti demektir, ancak yıllar sonra seninleyim dese gene onu kabul etmektir.