Belki de yaşadıklarından ötürü tek başınalığı kendine uygun görmüş insandır, bir kaç kişinin getirdiği mutsuzluktansa tek başınalığın verdiği mutluluğu yaşamak istiyordur.
edit: tek başınalığın getirdiği mutluluk filan yokmuş sözlük.
kendine kendine güzel vakit geçiriyordur. kendiyle uzun yıllardır vakit geçirmesinden duyduğu hicapla "bu ilişkinin bir adı olmalı artık" demeye başlamıştır.
keyfimden değil ulan, hiç keyif meselesi değil.
öyle hoşuma gittiği için, öyle eğlendiğim için değil. başkalarının beni yeterince değerli görmemesinden olabilirdi ama bu da değil, sol kulağıma "yalnız değilsin" diyerek küpe takmam kesinlikle keyif değildir. zorunluluk meselesidir.
birçok insan tarafından arkadaşı olmayan, asosyal insanlar olarak algılanırlar. ama bilmezler ki hepsi öyle değildir. içlerinden bazıları gerçekten yalnız dolaşmayı, tek başına takılmayı, sessizliği seviyordur. hatta bazen ortak olmak isteyenleri çeşitli bahanelerle atlatıyorlardır.
evde temizlik dekorasyon, zaman buldukça da anne yemekleri veya değişik tarifler dener-yaparım.
iş haricinde ise genelde atlar motora rüzgar nereye eserse oraya basarım.. basarım.. basarım.. benzin biter fuller, yine basarım. yorulur, son gücümle eve gider uyurum "tek başıma"
"tek başıma" kalkar , "tek başıma" kahvaltı yaparım, işe gider çıkarım. boşa düşünce tekrar "tek başıma" basar basar.. basarım..
insanlar.. zor be kafa dengi bi arkadaş bi sevgili bi dost bulmak.. şart da değil gerçi.