ilk olarak Mersin'de,Sayın Başbakanımızın bir çiftçiye hitaben yaptığı konuşmada ortaya attığı dahiyane kampanyadır.
Bu kampanyaya hem fikir sahibi ve de hem de Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak öncülük edip koluna validesini takarak gitmesi kampanyayı daha da gerçekçi kılacaktır.
Sayın Başbakanımızın inanmadığı bir düşünceyi halkının yapmasını istemeyeceğine olan derin inancımızı, kendisinin, 'ananı da al git' kampanyasına öncülük ederek pekiştireceğinden şüphemiz yoktur.
bazılarının ısrarla yanlış anladığı daha doğrusu yardakçılık peşinden koştukları için anlamadıklar slogan.
"tayyip anani al ve git"; hemen savunmalar başlıyor. annelerin kutsallığı, recep tayyip erdoğan ın annesine saygısızlık falan... ama kardeşim bi bak bi, bak bi, burada sair burada bayraga seslenmis* ve diyor ki:
ey tayyip sen halkına nasıl davranırsan o da sana öyle davranır.
anlayanlar anlamayanlar anlatsın.
-Ne ekersen onu biçersin
-Etme bulma dünyası
-Say beni sayayım seni
-Ne kadar ekmek o kadar köfte..
Kabadayı özentisinden Başbakan olursa bu O'nun düşeceği en iyi durumdur.
-Almanya'da bir toplantıda...Holdingzedelerden bir vatandaş itiraz ediyor,mikrofonu unutan RTE 'git sor şu şerefsize ne istiyormuş'..
-Mersin'de halkın içinde..Köylünün sıkıntısı var,Başbakanından yardım istiyor,RTE:'Ananı da al git' diyor...
-Ana muhalefet partisine hitabe 'cibiliyetsiz'...
-'Askerlik yan gelip yatma yeri değildir' ve şehit annesi için 'ne konuşacağım onunla'...
ve bunların yanında,'maaşım yetmiyor'..gibi saçmalıklar da bizzat kendi ağzından çıkmamaış mıdır?
Size bunları arkadaşınız söylese bir daha görüşürmüydünüz onunla...
Cumhuriyete,Mustafa Kemal Atatürk devrimlerine 'özde' bağlı olmasının yanında ayrıca terbiyeden de nasibini almış Cumhurbaşkanı istiyoruz...
Bu adama hala 'değişti','gelişti' deniliyor ya, işte ben bunu anlayamıyorum.Biri bana anlatsın...